• altyazı çevirmenine bayram ettirmiş bir film. bilsem ben bile çevirirdim.
  • 80 dakikalık başarılı bir gerilim filmi. yorumlara aldırmadan izleyin.

    bu yorumum bu film özelinde değil de ekşi sözlük genelinde olacak. bir filmi izlemeden önce asla film hakkında bir şey okumam ama izledikten sonra ekşi sözlük yorumlarını okuyayım dediğim anda moralim bozuluyor. yok o öyle olur mu, yok bu böyle mi yapılır bilmem ne. ulan her şey olması gerektiği gibi olsa film olmaz zaten sdfsdff bu nasıl bi mantık ben anlamıyorum. size kim her filmin sinema tarihinde çığır açmak için çekileceğini söyledi lan. cidden kafayı yicem siktiğimin yerinde. filmleri beğenmeyene saygım tabii ki sonsuz ama ekşi sözlük'teki yanıltıcı yorumlar çok sinir bozucu. neymiş yarrak gibi filmmiş. sensin yarrak. açtığınız her film için nasıl bi beklentiye giriyorsunuz anlamıyorum ki. dediğim gibi bir insanın filmi sevmemesi ve bunu belirtmesi ayrı bir şey, bir de yanıltıcı yorum yaparak koca filmi çöp ilan etmesi apayrı bir şey. ekşi sözlük'te bu ikincisi maalesef çok yapılıyor.

    kate siegel konuşamayan ve duyamayan bi karakterin duygusunu yeterince başarılı bir şekilde vermiş. film zaten temel seviyede aradığınız ve beklediğiniz o klasik gerilim filmi atmosferini veriyor. bu tarz filmleri sevenler gayet keyif alarak izleyebilirler.
  • dorduncu sezondan bir buffy the vampire slayer bolumunun adi. bolumun 42 dakikasinin cogu sessizlik icinde gecer, bir takim demonlar insanlarin seslerini calmistir cunku. sessizlik uzerine yapilmis en etkileyici calismalardan biridir.
  • izlerken yay gibi gerildigim basarili buldugum film. 'bahceli evde kedisiyle yalniz yasayan korkak tavuklar dikkatli olsun' uyarisi olsaydi daha hazirlikli olabilirdim.

    --- spoiler ---
    benim korktugum zaman sesim kisiliyor, cikmiyor. ruyalarimda bile korktugumda bagiramam. belki de o yuzden gerilimi daha da derinden hissettim. kendi cikardiginiz sese bile yabanciyken, bir yabanciyi hissedebilmenin caresizligini izlemek cok sarsiciydi. ayrica adamin tam bir psikopat olmasi sadece cama vurma sahnesinde degil, bence maskeyi erken cikarma detayinda da belliydi. karsisindakinin engelinden o kadar zevk aldi ki, saklanma geregi duymadi.
    --- spoiler ---
  • buffy the vampire slayer ın 4. sezonundan, buna emmy vermeyen zihniyet top olsun dedirten bölümü.
    bu arada bölümden belleklerimize kazınan bir kupleyi* hatırlatmak yerinde olur:

    can't even shout; can't even cry; the gentlemen are coming by.
    looking in windows; knocking on doors; they need to take seven and they might take yours.
    can't call to mom, can't say a word; you're gonna die a-screaming but you won't be heard.
  • bizim yörelerin pışş pışş'ına ingilizcede* karşılık gelen bir bebek yatıştırma kelimesidir. yanısımadır. tarih içinde akla karayı karıştırıp* dumura uğratan pek çok kullanımı görülmüştür (örneğin mother'dan alıntı "hush now baby, baby, dont you cry. mother's gonna make all your nightmares come true...."). bu tip fışıltılı, hırıltılı seslerin, antropolojik süreçler incelendiğinde, bebeğin ana rahminde duyduğu seslerle benzer olması nedeniyle sakinleşmesini, güvenli ortam hissine kapılıp uykuya dalmasını sağladığı söylenmektedir.
  • yo yo ma'nin cellosuyla bobby mcferrin'in agiz orkestrasinin duet yaptiklari albüm...
  • shades of deep purple'dan

    naa na na naa na na naa na na naa
    naa na na naa na na naa na na naa

    i got a certain little girl, she's on my mind
    no doubt about it, she looks so fine
    she's the best girl that i ever had
    sometimes she's gonna make me feel so bad

    naa na na naa na na naa na na naa
    naa na na naa na na naa na na naa

    hush hush - i thought i heard her calling my name now
    hush hush - she broke my heart but i love her just the same now
    hush hush - i thought i heard her calling my name now
    hush hush - i need your love and i'm not to blame now

    love love - they got it early in the morning
    love love - they got it late in the evening
    love love - well i want that needing
    love love - oh i gotta get ahead of it

    she's got a love like quicksand
    only took one touch of her hand
    blow my mind and i'm in so deep
    that i can't eat and i can't sleep

    naa na na naa na na naa na na naa
    naa na na naa na na naa na na naa

    listen...

    hush hush - i thought i heard her calling my name now
    hush hush - she broke my heart but i love her just the same now
    hush hush - thought i heard her calling my name now
    hush hush - i need that love and i'm not to blame now

    love love - they got it early in the morning
    love love - they got it late in the evening
    love love - ooh i want that needing
    love love - hey i gotta get ahead of it

    naa na na naa na na naa na na naa
    naa na na naa na na naa na na naa
    naa na na naa na na naa na na naa
  • btvs*'nin, bizzat joss whedon tarafından yazılmış her bölüm gibi, gayet fevkalâde olan bölümü..
    teması, saint-saëns*'in danse macabre'sidir; o denli sessiz ve ölgün bir dans avantürüdür vesselam..
  • deep purple in hush i esliginde 1970 civari cekilen bir cok turk filmindeki hippi gencler cilginlar gibi saclairni saga sola atarak dans etmis ve bir cok genc kiz votklarina ilac atilmak sureti ile igfal edilmistir..o yuzdendir ki bu sarki ve ozellikle sonundaki pyschedelic ritimler turk sinema tarihinin belli bir donemine yol vermistir..hatta rahatlikla soyleyebilirim ki nuri alco ve tecavuzcu coskun dan onceki adini hatirlayamadim peruklu amcadan sonraki arada dogan kotu adam boslugunun ferhan sensoy ile doldurulmaya calisildigi donemlerde bu sarki sayesinde ferhan sensoy tutunabilmistit sanat camiasinda..ayrica konuyla alakali olarak (bkz: progresiv rockun turk filmlerindeki yeri)
hesabın var mı? giriş yap