• türkiye uyarlaması bir bölümlük olacaktır.

    --- spoiler ---

    dr. görkem (ev)* hastasıyla ukala ukala konuşunca hastanın yakınları tarafından linç edildi*

    --- spoiler ---
  • sadece diyalogları için izleyenler varmış. ben en çok savaş sahnelerini seviyorum.
  • 3 kere baştan sona bitirdiğim, dünyada en çok kıskandığım karakterin dizisi.

    "kim ne der korkusu sıfır bir insan olmak
    mesleğinde en iyisi olmak
    kimseye ileride işime yarar mı diye yalakalık yapmamak"
    bütün bunlar house'un çizilen karakteri ama bunun dışında bir özelliği ise ayrı bir hayranlık konusu

    ilk olarak cameron, "beni neden işe aldın" diye sorar. uzun süre kızı süründürür ve sonunda açıkça söyler "çünkü güzelsin". cameron hemen triplere girse de baktı ki saçmalıyor daha da açıklar. "güzelsin, istesen zengin bir koca bulurdun, vücudunu sergiler dünya para kazanırdın, hayat boyu insanlar peşinde koşabilirdi ama sen bu güzelliğine rağmen okuyup doktor oldun" bu repliği ezberden öyle yazdım ama ana fikir bu.

    bu açıdan bakınca foreman ve chase için de mutlaka benzer bir fikri olduğu açık.

    foreman siyahi, sabıkası olan, okulunu dereceyle bitirmiş bir adam. house, ırkçı değil ancak karşısındaki insanın bir şeyleri başarmış olmasına saygı duymuyor, başarmaması için bir sürü olumlu olumsuz sebep arıyor ve bu sebeplerin onu tatmin etmesi gerekiyor.

    chase, babası çok zengin ve yakışıklı bir doktor. yine onun da doktor olması için bir neden yok. ömür boyu kız peşinde ferrari binecek bir adam. bunun yerine doktor olmayı tercih etmiş ve house, bu sebepleri tatmin edici buluyor.

    bütün insanlık olarak hep şunu hayal ediyoruz "ay inşallah ihtiyacı olana gider". house ise ihtiyacı olana değil ihtiyacı olmadığı halde onu isteyene imkan veriyor. bu fikir kimin fikriyse büyük hayranlık duyuyorum.
  • ben küçükken duymuş muydum neydi? coca cola'nın asiti kaçmasın diye şişenin içinde hava bırakmamak lazım, şişedeki havayı böyle hüüüp diye içine çekip kapağı hemencecik kapatmak lazım diye. bundan sebep, yıllardır yaparım bu eylemi. geçenlerde aklıma geldi, içime çektiğim bu cola havası beni hasta etse, kan kussam, ciğerlerim ağzıma gelse, götümden geğirsem, hastanelere düşsem, cümle doktorlar sittin sene anlayamaz cola havası yüzünden hasta olduğumu. anlasa anlasa house anlar. o yüzden bir kez daha diledim ki ssk okmeydanı'nda işe başlasın house. amin.
  • tipik bir bolumu su sekilde ilerleyen dizidir:

    - giris kismisinda tanimadigimiz bir kisim insanlari tanimadigimiz bir takim ortamlarda goruruz. birilerine bir seyler olacagi asikardir. bu noktada cakal senartisler bazen kandirik yaparlar: misal biz “aman da 30 hamburgerin ustune bi tekerlik epil payi yemiycektim con, gozlerim donuyo migdem bulaniyo” seklinde konusan dumbuge bir seyler olacak sanirken karsisinda turrup gibi duran con birdenbire hik der bayilir. ya da bir yerlerinden kan fiskirmaya baslar. olmadi seizure gecirir.

    - bir sonraki sahnede, hastamizi butun bu basina gelenlere ragmen tabii ki cizlami cekmemis, dort bir yani camlarla kapli odasinda “doktor soyleyin bana iyilesebilecek miyim” bakislari atarken goruruz.

    - bu sirada cuddy, house’i hastayla ilgilenmesi icin tesvik etmeye calismakta, karsiliginda klinik saatlerini dusurmek dahil bir takim rusvetler teklif etmektedir. house ise anca cuddy seksi kiyafetler giymeyi birakirsa hastaya bakacagini soyler. bazen de house sadece sagdaki soldaki konusmalara kulak misafiri olmak suretiyle hastaya ozel ilgi gosterir, hastayi kendine vermesi icin cuddy’e rusvet teklif eder, sokmezse wilson’i devreye sokar.

    - nihayetinde hastamiza bakmayi kabul eden house, takimini cevresine toplar, konusmalar esnasinda seksen turlu hastalik adi gecer ama hastada hic biri yoktur, cunku zaten hastanede gecirdigi sekiz saat icinde hastamiza cat-scan’den tutun kuduz testine kadar bin turlu test yapilmistir (bi tek lumbar puncture yapilmamistir, ama onun da yeri elbet gelecek, sabirli olun) bu arada bol bol auto-immune, wilson’s ve lupus kelimeleri gecer ama hasta asla bunlardan herhangi biri degildir.

    - hastaya herhangi bir teshis konur ve tedaviye baslanir.

    (bu arada hastanin tas gibi saglik sigortasi vardir, herhangi bir sekilde ulen sonradan kicima kacmasin bu kadar test, ilac, tedavi masrafi seklinde bir derdi kesinlikle yoktur)

    - bir sonraki sahnede house’i ya wilson’la ya cuddy’le ya da ikisiyle birlikte karsilikli laf sokarken, sidik yaristirirken goruruz. konu genelde house’in asosyelligi, abazaligi, ya da vicadin bagimliligidir.

    (bu arada bir onceki bolumlerde tedavi edilen herhangi bir hasta ulen bagirsak kurdunu teshis etmek icin beynimi deldiniz durzuler diyerek malpractice davasi filan acmaz.)

    - hasta biraz iyilesir gibi olur.

    - house ve wilson kafeteryadadir. house ya aldigi yemeklerin parasini wilson’a kakalar, ya yemek almaz direk wilson’inkini yer, ya da wilson’in salatasina afrodizyak filan katar.

    - hasta fenalasir. eger bolumun basinda seizure gecirdiyse orasindan burasindan kanlar fiskirir, eger ki basta kan fiskirdiysa seizure ya da enfarktus gecirir. yok eger daha agir bir durumsa gozunden cis ya da cinsel organindan fuloresan mavisi bir sivi gelir.

    - hasta bir sekilde hala yasamaktadir. bizim ekuri house’in odasinda toplanmis hastanin rontgenlerine, scan’lerine bakmaktadir. chase o caaanim avusturalya aksaniyla “kidneys are shutting down” der. house da zaten dediydim ben hasta yalan soyluyor, gidin evini arayin der.

    - hasta iyiden iyiye essekler cenneti yolundadir. gene de birakin lan her yerimi destiniz, her turlu aletin icine soktunuz, eytere be, birakin da evime gidem, cilingir soframi kuram, rakimi yudumluyam, atin olumu arpadan olsun demez. zaten ya hic kimsesi yoktur ya da yanindaki yakini her kimse aralarinda cok karmasik bir iliskiler agi vardir (ki house er gec bu sir perdesini aralaacaktir.)

    (hala daha bir onceki bolumlerde tedavi edilen herhangi bir hasta ulan hayvan evlatlari kicima kurdan kactigini teshis etmek icin bana kalp nakli yaptiniz diyerek malpractice davasi acmaz.)

    - comezlerden herhangi ikili kombinasyonu hastanin evinde arastirma yaparken goruruz, “amina koduumun house’i o kadar okudul ettik doktor ciktik su bizi kostugu angaryalara bak” seklinde sikayet etmektedirler. ikili cameron ve chase ise arada erotik-romantik bir gerilim olur,yok eger foreman ve bir baskasiysa sadece gerilim olur.

    - house ve wilson ya da cuddy ya da her ikisi birden sidik yarisina devam eder.

    (hastamizin tas gibi sigortasi islemeye devam etmekte, hic kimse bu kadar da test gerekli miydi seklinde kimsenin basina eksimemeye devam etmektedir.)

    - house’in comezleri laboratuarda o gune kadar yapilan butun tetkikleri yani bastan yapmaktadirlar. bu esnada ya kendi aralarindaki zivirik problemlerden ya da house’in abazaligi, asosyelligini ya da vicadin bagimliligindan konusmaktadirlar.

    - hasta daha da beter olur, gozu burnundan gelir, korluk baslar.

    - su cicegi ya da ayak tirnagi mantari olabilecegi suphesiyle hastaya lumbar puncture yapilir.

    - house yok anam yok bu durzu kesin bize yalan soyluyor der. cameron sacmalama insanlara guvensiz, sevgisiz gotoglani seklinde house’i azarlar.

    - hasta evet artik ben kesin olucem tadindadir ama gene de birakin da evime gidem, cilingir soframi kuram, rakimi yudumluyam, atin olumu arpadan olsun demez.

    - cuddy house’i odasina cagirir ve yaptigi herhangi bir sey yuzunden house’i azarlar. house siklemez. bugun de gogus dekoltesi yapmisin kartoloz diyerek cuddy’yi cileden cikarir.

    - wilson ama cuddy de haksiz degil sen de pustun tekisin diye house’a ayar verir. house wilson’in salatasina afrodizyak koyar.

    - house klinikte kil oldugu bir hastayla sidik yaristirmaktadir. hasta bir bir bir bir birseyler anlatir. house’in suratinda “neden olmasin” seklinde bir ifade belirir, akabinde klinigi terk eder.

    - hasta henuz olmemisse house teshisi koyar, tedaviye baslanir. cameron haksizdir, hasta bal gibi de yalan soylemistir.

    - eger hasta olduyse house hastanin buyuk annesinin evinin bahcesinden alinan salyangoza otopsi yapar ve koydugu teshisin dogru oldugunu gorur.

    - sidik yarisini house kazanir.

    - cameron got olur.

    - foreman amina koyiim house senin tadinda evine gider.

    - wilson evine gitmek uzere cikar, asansorde house’la karsilasir. house hakli ciktigi icin mutludur ve yuzundeki her zamanki cok bilmis gulumsemesi vardir.

    - seyirci yurru be kocum, hassstayim huleeeyn house sana diye bagirir.

    - cameron got got evine gider.

    - seyirci helal olsun der.
  • adının history of use ile uzaktan yakından alakasının olmadığı dizi.

    kim sıkmışsa iyi sıkmış da, sağda solda her duyulanı, her okunanı gelip buraya yazmamak lazım.

    diziye de adını veren baş karakterin adı sherlock holmes'tan gelmektedir. holmes'ü ingilizler "homes" gibi telaffuz ettiği, daha doğrusu dizinin amerika yazarı david shore'un kulağına öyle geldiği için yazar home-house çağrışımdan yola çıkarak house ismini koymuştur.

    yani holmes-watson dizide house-wilson olmuştur.

    kaynak: https://www.theglobeandmail.com/…ty/article4330671/

    kaynak 2: https://house.fandom.com/…erlock_holmes_connections (burada linkler ölmüş ama google'dan aranırsa bulunabilir.)

    sherlock holmes esinlenmesi dizinin her yerinde mevcuttur.

    sherlock holmes gibi house da 221b baker sokağı'nda oturmaktadır.

    holmes kokain, house hidrokodon (vicodin) bağımlısıdır.

    pilot bölümdeki hastanın adı rebecca adler (irene adler), house'u vuran adamın adı moriarty (james moriarty)'dir.

    böyle gider bu. gerisi burada var: https://house.fandom.com/…erlock_holmes_connections

    asıl manidar olan kısmı, sir arthur conan doyle'un da sherlock holmes karakterini yaratırken harika bir çıkarım yapma üstadı olan, adli tıpta ve tıbbi tanıda uzman olan dr. joseph bell'den esinlenmiş olmasıdır.

    yani doktor joseph bell sherlock holmes'e, sherlock holmes ise doktor gregory house'a esin kaynağı olmuştur.
  • beni mutlu ederek insanların kesilip biçilmesine sahne olmadan gayet güzel, heyecanlı bir şekilde bir hastanenin işleyişini sunan süper kahraman dizisi. yok hayır bir adam arkasına batgirl ve robin yerine iki tane doktoru alarak kararlı bir şekilde ve hem de topallayarak nasıl batman'den daha karizmatik yürüyebilir gerçekten ilginç.

    4. bölümünden bir diyalog:

    hasta: son günlerde eklemlerim ağrıyor ve çoğu zaman hastayım. belki çok fazla çalışıyorum. günde 16km maraton yapıyorum fakat zayıflayamıyorum.
    gregory house: kollarını kaldır..(bakar).....sende parazit var.
    hasta: tenya ya da başka bir şey gibi mi? bir şey yapabilir misiniz?
    gh: sadece ilk birkaç ay. sonraları bir kaç eyalet dışında almak yasa dışı oluyor.
    hasta: yasadışı?
    gh: üzülme bir çok kadın bu paraziti sevmeyi öğrenir.ona isim verirler, küçük giysiler giydirip diğer parazitlerle oyun günleri ayarlarlar.
    hasta: oyun günleri...
    gh: (kadına ultrason ekranını gösterir) gözlerini senden almış..
    hasta: ama... bu imkansız!
  • olivia wilde'ın son tweet'i: "house lovers, it's the end of an era. shows like that don't happen, well, ever. i'm honored to have been a part of such a brilliant story."

    jesse spencer'ın son tweet'i: "fare thee well, house"

    omar epps'in son tweet'i: "when you look thru the eyes of your heart you see things clearly.." (bu daha duymamış olabilir)
  • türkiye uyarlamasında house'ı slaven bilic'in oynayacağı dedikosu yayılan dizi.
  • şu yaşıma kadar onlarca dizi izledim ama hiçbiri şu dizi kadar hayatıma yön verip insanları tanıma konusunda aşama kat etmemi sağlamadı. zamanında 5 sezonu izleyip bitireceğim diye yaklaşık 1 hafta evden çıkmayıp okulu falan komple asmıştım da arkadaşlar merak edip iyi misin diye aramışlardı. bittiği günü de hala hatırlarım, öyle büyük bir boşluğa düşmüştüm ki günlerce sevdiğim biri ölmüş gibi üzülmüştüm.

    ayrıca house's head ve wilson's heart adlı 2 bölümü vardır ki hem kurgu hem sinematografi açısından hala her izleyişimde orgazmik anlar yaşatır. bu 40'ar dakikalık dizi bölümleri nice milyon dolarlık holywood yapımlarına taş çıkartır.

    büyüksün reyiz, özledik.
hesabın var mı? giriş yap