• yaşam ağacı, büyük yaşam ağacı. türklerin ve tüm pagan toplumların yaşamında kutsal olduğu gibi misal hıristiyanların din ve mistisizminde de kendine yer bulur. isa'nın ölümünde, katlinde kullanılan çarmıh aynı zamanda bir ağaç simgesidir, haç zaten öyledir. türklerin mezar taşlarında yaptırdıkları basit simgesel çam ağacı aslında göğün katlarını da işaret eden yaşam ağacıdır. orijinali çam değil galiba ama çamın dal düzeylerinin oluşturduğu kertikler göğün katlarını güzel anlatıyor.

    denizli'de çıtlık ağacından yapılmış şamanik korunma totemciğine çetele deniyormuş. çocuğa veya beşiğine nazarlık niyetine asılı deniz kabuğuna fethiye'de "deniz boncuğu" veya "deve boncuğu" diyormuşuz. öbürüne gelince, ben nesneyi bildiğim halde adını duymamışım, bizde de çetele diyorlarmış. bir tür totem-biblo avatar sayılmalı. aklıma bunun minyatür bir yaşam ağacı olabileceği geliyor. kertikler muhtemelen evrenin ve göğün katlarını simgeliyor. hani şamanın trans halindeyken çıkıp indiği, ruhlarla konuşup savaştığı katlar. çıtlık bilgilerine dağan üstünden gidersek; yakut ve altay türklerinde yaşam ağacına dünya ağacı da denir. bu, dünyayı ortasından (göbeğinden) öte aleme ve demirkazık yıldızı’na bağlayan, dalları aracılığıyla şamanlara yeryüzünden yüksek gök katlarına yolculuk yapma olanağı sağlayan bir ağaç ve buna demir ağaç* da deniliyor. çıtlık/dağandan keser sapı yapılması, sağlam olması yanısıra demir ağaç benzetmesine uyup ayrıca uzun yıllar ayakta kalabilmesi açısından dünya/yaşam ağacı olma olasılığını getirir. (bkz: çetele/@ibisile)

    bir iran efsanesine göre, simurg o kadar yaşlıdır ki dünyanın yıkılışına üç kez tanık olmuştur. yaşam ağacı gaokerena’da tünediğine ve her türlü şeytani şeyi tedavi eden, düzelten kutsal haoma bitkisinin yöresinde yaşadığına inanılırdı. türklerin hüma/hüma kuşuyla özdeş olabilir. (bkz: simurg/@ibisile)

    "yalnız bilme ağacının meyvesinden yediğimizden değil, yaşam ağacının meyvesinden henüz yemediğimiz için de günahkar duruma düştük. günahkarlığımız, içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklanıyor, ilk günah'tan değil." franz kafka

    (bkz: ağaç/@ibisile)
    (bkz: huluppu ağacı)
    (bkz: çarmıha germek)
    (bkz: merkez sembolizmi)
    (bkz: akçam)
    (bkz: ficus religiosus), pipal tree, hint inciri
    (bkz: cümbez/@ibisile)
  • gönül tekin’in çalışmalarının ilk defa türkçe olarak toplandığı kitap.

    kitap icin
  • turkmax gurmede boyle bi program var. sunucu ablamiz oyle etegi belinde oyle usturuplu ki icime fenalik geldi. ah efendim ben kocama meftunum, dostlarimizi evimizde agirlamayi cok severiz, kayinvalidemle birbirimize bayiliyoruz havalarinda. ayar oluyorum boyle anac, geleneksel kadinlara.
  • gönül tekin'in kitabı olan hayat ağacı için, şöyle bir husus bulunmakta: birçoğumuz kendisini, malum teke tek özel ve tarihin arka odası yayınlarından tanıyor ve (haliyle) oradaki mitoloji temelli açıklamaları merak ediyor. bu kitapta o tip şeyler neredeyse hiç yok. yalnızca 1. bölümde yer alan (2003 tarihli) "eski türk edebiyatı metinlerinin bugünkü türkçeye açılamalarla çevrilmesinin gerekliliği üzerine" isimli makalede o konulara girilmiş. muhtemelen sonraki kitaplarda bu tip makaleler daha çok yer alacaktır.
  • her ne kadar kökenleri ezoterik olsa da, islam mistisizmi olan tasavvuf ile islam içerisine de girmiştir. hatta erzurum çift minareli medrese'de bile yer alır. gizli ajandası olan, sırlara vakıf bir sufi imzasını atıp geçmiş.

    [http://hayatagacidergisi.com/…loads/141-283x300.jpg http://hayatagacidergisi.com/…loads/141-283x300.jpg]
  • çinliler için sabrı, asla vazgeçmemek gerektiğini, ve her zaman inanmak ve geri dönmemek gerektiğini sembolize eden ağaç.

    çinliler, ‘hayat ağacı’ adını verdikleri bambu ağacını söyle yetiştirir:
    önce ağacın tohumu ekilir, sulanır ve gübrelenir. birinci sene tohumda herhangi bir değişiklik olmaz.
    tohum yeniden sulanıp gübrelenir. bambu ağacı ikinci sene de toprağın dışına filiz vermez. üçüncü ve dördüncü senelerde her sene yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir. fakat inatçı tohum bu sene de filiz vermez.
    çinliler büyük bir sabırla beşinci sene de de bambuya su ve gübre vermeye devam ederler. bambu tohumu bu süre içinde toprağın altındadır, herhangi bir hareket göstermez.
    ve nihayet beşinci senenin sonlarına doğru bambu yeşermeye başlar ve altı hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık 27 metre boyuna ulaşır.
    akla gelen ilk soru şudur: bambu ağacı 27 metre boyuna altı hafta da mı yoksa beş sene + altı haftada mı ulaşmıştır?
    bu sorunun cevabı tabii ki beş sene + altı haftadır.
    büyük bir sabır ve ısrarla tohum beş yıl süresince sulanıp gübrelenmeseydi ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edebilir miydik?…
  • sümer,babil,asur ve birçok antik medeniyette görülür. sanırım en belirgin şekilde sembolize edilen hali asur medeniyetine aittir.
    asur ağacı, hayat ağacının yeryüzündeki bir tecellisidir. aslında tamamen formülleşmiş bir ağaçtır, binlerce çizimi vardır. ben size genel olarak kabul görmüş halini anlatacağım. asur ağacının kökü yüksek bir dağdadır. dağ antik medeniyetlerde dünyayı sembol eder, asur ağacının dünyanın merkezinde bulunduğunu göstermek için yüksek bir dağ, tapınak(ziggurat) , şehir(tapınağın bulunduğu şehir kutsaldır ve dünyanın merkezi olarak kabul edilir) ve kürsü kullanılmıştır. asur ağacının uzun bir gövdesi vardır. o gövdenin üzerinde biri köke yakın, diğeri ortasında, sonuncusu ise ağacın tacına yakın olmak üzere üç çember bulunur. bu üç çember dünyanın, evrenin yapısını temsil eder. çünkü en eski şekliyle gökyüzü bildiğimiz gibi yedi seyyarenin ve kürsünün bulunduğu şekilde ayrılmamış, üç parça olarak ayrılmıştır. bu üç parça(çember); güney gök, kuzey gök ve orta gök olarak adlandırılır. güney gök; enki’ye, orta gök;enlil’e, kuzey gök; anu’ya aittir ve bu üç gök evrenin bütününü meydana getirir.
    asur ağacından yanlara doğru dallar çıkar ve her bir dalın ucunda birer çam kozası, nar görülür. bu ağacın dışında bir çerçeve vardır. antik medeniyetlerde ağaç ve su birlikte bulunduğundan dolayı ağacı kaplayan çerçeve; nehri, suyu temsil eder. böylelikle bu ve bunun gibi hayat ağacını gösteren ağaç motifleri; bereketi, kutsallığı, cenneti temsil eder.
  • bay kayın, ulu kayın, bay terek, temir kavak, tamir terek veya hayat ağacı denilen kutsal ağaç inanışına, sadece türk mitolojisinde değil tüm dünya mitolojilerinde rastlanır.

    türk mitolojisinde hayat ağacı, kökleri yeraltı aleminde , gövdesi yeryüzünde, dalları ve yapraklarıysa göğün en üst tabakalarında olan bir eksen gibi düşünülmüştür. kısacası yeri göğü birbirine bağlar. hatta bazen kutup yıldızı'na kadar uzandığı kabul edilir.
    mitolojilerde ağaç, dağ gibi olgulara kutsaliyet addedilmesinin nedeni; yerle gök, insanla tanrı arasında köprü olarak görüldüğü içindir...

    temeli eski türklerdeki orman kültüne dayanan bu ağaç dünyâ ile birlikte yaratılmış ve kayra han tarafından dikilmiştir.

    altay mitolojisine göre, tepesinde tanrı ülgen oturur. öksökö kuşu etrafında dönerek uçar ve bâzen de zirvesine konar. dokuz boy (türklerin dokuz kavmi veya yeryüzündeki dokuz büyük insan ırkı) bu ağacın dokuz dalından türemiştir.

    her dalı, yetmiş yapraklı olarak tanımlanır ve yaprakları altındandır.

    güney sibirya’daki abakan tatarlarının efsanelerinde bu görüş biraz daha değişmiştir. onlara göre dünyanın ortasında, göklere kadar yükselen büyük bir demir dağ vardı. bu dağın üzerinde de yedi dallı bir kayın ağacı bulunuyordu

    hayat ağacı'nın en başta gelen özelliklerinden biri göğün direği olmasıdır. o dünyanın dengede durmasını sağlayan bir direk gibidir ve aynı zamanda da bitmez tükenmez yaşamın ve sonsuzluğun simgesidir.

    sivas gök medrese taç kapısında sağlı sollu hayat ağacı kabartması mimarideki en güzel örneklerinden biridir. gene sivas divriği'deki ulu camii darüşşifası'nda hayat ağacının çok farklı bir örneği vardır.
    erzurum yakutiye medresesi kapısında da ağaç üzerinde kartal motifi dünya ağacını anımsatır. (gerçi buradaki hurma ağacıymış ama olsun ben benzettim)

    bir de bu hayat ağacının köklerinden bengisu çıkar hatta çıkmak ne kelime dere gibi akar ki içenlerin ölümsüz olduğu rivayet edilir .

    yerle göğü birbirine bağlayan dünya ağacı'nın zirvesinde, iki başlı bir kartal yuva kurmuştur. bu kartalın işi gökleri korumaktır.

    yakutların türeyiş efsanelerinden er sogotoh destanı'nda da bir hakan ağacı'ndan bahsedilir ki hemen hemen hayat ağacının aynısıdır.
    "bu ağaca hakan ağaç derlenmiş. bu ağaç öyle büyük öyle büyükmüş ki, ortadaki dalları bile gökte mavi bir duman gibi görünürmüş. zirvesi dokuz göğü bile delip geçermiş. onun dibinde de, insanlığa ölmezlik sırrını veren ebedi hayat suyu kaynarmış. ihtiyarlar kuvvetten düşmüş kimseler gelirler, bunun diplerinde gezerler bu sudan içtikten sonra yine gençleşip kuvvettlenerek dönerlermiş."

    okuma yapılan ve yararlanılan kaynaklar:
    yaşar çoruhlu - türk mitolojisinin ana hatları
    celal beydili - türk-mitolojisi-ansiklopedik sözlük
    bahattin uslu - türk mitolojisi
    deniz karakurt - türk mitoloji sözlüğü
    türk mitolojisi bahaeddin ögel
hesabın var mı? giriş yap