• ingiliz yer isimlerinin sonuna gelir. "home" (ev) anlamındadır.

    (bkz: birmingham)
    (bkz: tottenham)
  • kelt dilinde farm* anlamina gelir. ingiltere'ki yerlesim birimlerinin bir kaci buna ornektir.

    tottenham, cheltenham, grantham gibi.
  • ibranilere göre dusmanlarinin geldiği soyun babası. hami ırkların bu soydan geldiğine inanırlar.

    kardeşi sam de kendilerinin sami ırkların babasiymiş.
  • kendisinin lanetlenmesinin nedeni uzerine degisik yorumlar mevcuttur.bunlardan bazilari ;

    "nuh peygamber, gemisi ağrı dağında karaya vardığında ilk asma çubuğunu dikip ona özenle bakmış ve elde ettiği üzümlerden yaptığı şarabı içince sarhoş olmuştu. sarhoş haliyle çadırda çırılçıplak dolaşırken oğlu ham, çıplak babasına bakmış, dışarıya çıktığında anlatmış ve kardeşleri sam ve yafet örtüyü geri geri yürüyerek babalarının omuzlarına bırakıp çıplaklığı görmemeyi tercih etmişlerdi. babaları ayıldığında ham'ı bu hareketinden dolayı şiddetle cezalandırmış "lanetli ol ham ! oğlun kenan kardeşlerinin sonuncu kölesi olsun !" demişti."

    "nuh (as) bir gün yattığında rüzgar üstünü açar,avret yeri görülür. ham geldiğinde babasını o durumda gördü,güldü,geçti,gitti,örtmedi. sam geldiğinde örttü ve nuh (as) uyandı. durumdan sâm’ın kendisini haberdar edip,kardeşinin örtmeyip güldüğünü söyleyince nuh;
    -hâm’a beddua ederek” allah taala senden gelen zürriyetin şeklini döndürsün.”dediği rivayet edilir."

    sonucta bunlarin ortak noktasi nuh'un ciplak gorulmesidir.insanlarin pek de giysiyle dolasmadigi ve mahrem kavraminin pek olmadiginin varsayildigi bir donemde bunun lanetlenmeye sebep olabilecek bir sey olmasinin garipligi bir yana olan garibim zencilere olmus,tanri hem i lanetleyip siyaha boyamis ve zencilerin atasi yapmistir.(bkz: zenci düsmanligi)
  • tolkien'in masal kahramanı çiftçi giles'ın memleketi *
  • olmamış, olamamış, vakti henüz erişmemiş..

    her yerde, en beklenmeyen yerlerde bile karşınıza çıkabilir böyleleri.. meyve örneğindeki gibi acı ve kekrektir davranışları.. "senden daha xim" tavırları alameti farikalarıdır..

    daneleri dolu başağın boynunun eğik olacağını henüz kavrayamadıklarından dimdik gezerler ortamda.. bu "dik"likten kasıt dik yürümek değil "ben neymişim" duruşu ve hareketleridir..

    bu ham başaklar en olmadık yerde sizi ittirip kaktırmaya, akıllarınca sizi "oldurmaya" kalkarlar ki işte buna sabretmek sanıyorum en zor işlerden biri..

    "ol"gunluk öyle herkese verilen bir haleti ruhiye değil.. ama en azından olgunmuş gibi yaparsak, bildiklerimizle bağırmaya değil, bilginin verdiği rahatlık ve kendine güvenle sükuna doğru ilerlersek belki oldururlar bizi de..

    tevazu lazım.. çünkü hamlık kolay iş değil ham için bile..
  • ispanya’nın ham’ı ünlüdür, hele hele madrid merkez yöresindeki bir restorana girdiğinizde sizi ağır bir tütsülenmiş domuz budu kokusu karşılar.. her ne kadar siz o kokuyu başka bir yerde duysanız “evet bu tütsülenmiş domuz budu kokusu” demeseniz de o öyledir hınzır*.. ispanya’nın bu ünlü ham’ına “jamon serrano” denmektedir. jamon serrano, dağda yapılan ham anlamındadır çünki soğuk kışların ve sıcak yazların yapılmasına katkıda bulunduğu dağlık bölgelerde yapılır.. bu ham’lar tütsülenmez, tuzlanarak yapılır.. serrano ham’i eğer doğal mekanında yetişen, semiren iberya domuzundan yapılırsa “jamon iberico” veya “papa negra” olarak adlandırılır.. hastası olanlar için dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir..
  • domuz jambonuna verilen addır.
  • beşinci çakra olan vishuddha çakranın tedavisinde kullanılan mantra.
hesabın var mı? giriş yap