• - abi golü gördün mü, nasil çakti ronaldo öyle be...
    - futbol asla sadece futbol degildir.
    - lafa bak, sen atsaydin mina koyayim o zaman...
    - geldim gordüm yendim.
    - ne diyon abi sen?
    - köylü milletin efendisidir!!
    - abi terkeder misin su kahveyi lütfen, çok rica ediyorum...
  • -futbol asla sadece futbol degildir
    - e nedir o zaman soyle bakalım?
    -futbol asla sadece futbol degildir
    -e nedir işte söylesene
    -futbol asla sadece futbol degildir
    -len gene haşmet babaoğlundan alıp gazı geldin di mi kahveye..
    -soru neydi?*
  • 1973...

    şili`de seçimlerle iş başına gelen marksist lider salvador allende, abd destekli general augusto pinochet tarafından askeri bir darbeyle devrilir. allende ve korumaları öldürüldü ve allende taraftarları başkent santiago`daki stadyumda toplanarak idam edildi.

    bu sıralarda, 1974 dünya kupasına katılmak için elemeler yapılıyordu. baraj maçlarında iki maçlı eleminasyon sistemine göre şili ile sscb eşleşmişti. ilk maç moskova`da yapılmış ve 0-0 berabere bitmişti. ve bu maçın rövanşı 1-2 hafta sonra şili`de allende taraftarlarının öldürüldüğü eski toplama kampında yapılacaktı. sscb hükümeti maçın tarafsız sahada oynanmasını aksi takdirde sahaya çıkmayacağını söyledi. ancak fifa, bunu redederek maçın şili`de oynanmasına hükmetti ve beklendiği gibi sscb futbol takımı sahaya çıkmadı ve hükmen mağlup sayıldı.

    ve 1974 almanya dünya kupası finallerine şili katıldı.

    sivil sözlük alıntısı
  • 1994 abd dünya kupası sırasında dört bir taraf bu sloganla donatılarak turnuvaya ilgi çekmeye çalışılmıştır. kendi kalesine gol atan kolombiyalı futbolcu andres escobar'ın öldürülmesi üzerine bir gecede tüm ülkedeki afişler kaldırılmıştır.
  • "herkes eşittir ama bazıları daha eşittir" ile benzeşen bir cümle..
    "futbolda etkisiz eleman sadece futboldur" diyerek bir tanede ben söyliyim, şekil olsun, tarz yapayım..
  • şu golün hazırlanışı bana futbolun aslında ne olduğunu bir kez daha hatırlattı.buyrun http://video.milliyet.com.tr/…su--jgcywk8ds386.html
  • belki spor kültürüne katkı olur diye:

    dünya tarihinde, politik mana taşıyan, yine bu anlamda simge olmuş, kahramanlaşmış yahut toplumsal olaylara yön vermiş onlarca spor olayı vardır. ilk akla gelen, 1968 mexico city olimpiyatlarında, 200 metrede birinci ve üçüncü olan abd’li siyahi atletler tommie smith ile john carlos’un, seremonide siyah eldiven taktıkları birer yumruklarını havaya kaldırdıkları fotoğraf karesidir. bu protesto ve fotoğraf karesi, neredeyse tüm dünya’da haklı olarak ırkçılık karşıtlığının bayrağı haline gelmiştir.

    tommie-smith-john-carlos

    veya, 1974’te batı almanya’da oynanacak dünya kupası ön eleme (play off) maçında birbiriyle eşleşen şili ve sovyetler birliği maçı gelir yine aklımıza. sovyetler birliği’nde oynanan ve 0-0 biten ilk maçın ardından rövanş maçı, henüz birkaç ay öncesine kadar pinochet’in faşist darbesi sonrası toplama kampı olarak “hizmet vermiş”, binlerce insanın işkenceden geçirildiği ve katledildiği, her bir santimetrekaresi kan kokan estadio nacional’e alınmış, sovyetler birliği ise bu kanlı sahaya adım atmayacağını söyleyerek maça çıkmamış ve o dönemin kuralları gereği şili, rakibin olmadığı boş sahaya çıkıp orta sahada pas yapa yapa, güle oynaya karşı kaleye giderek, dünya futbol tarihinin en onursuz golünü atmış ve dünya kupası vizesini almıştır. gerek sovyetler birliği futbol federasyonu’nun ilkeli duruşu, gerekse maça çıkmayı reddettiği halde zorla çıkarılan, ancak arkadaşları boş sahada cirit atarken sahanın bir kenarında dikilip onları izleyen şili’li güzel futbolcu carlos caszely’nin vicdanı ve insanlığı, kırk yıldır unutulmamıştır.chileurss

    bu hafta, böyle bir spor olayının 25. yıl dönümüydü. halen birçok kişi tarafından yugoslavya iç savaşı’nın fitilini ateşlediği düşünülen, zagreb’in maksimir stadı’nda 13 mayıs 1990 günü oynanan dinamo zagreb – kızılyıldız maçı.

    yugoslav halklarının önderi tito’nun 1980 yılında ölümünden sonra, ülkeyi meydana getiren ve yıllardır barış içerisinde yaşam süren halklar arasında sürtüşmeler başlamış ve 1990 yılına gelindiğinde gerilim son raddesine varmıştır. 11 mayıs 1990 yılında, batı destekli milliyetçi siyasetçi franjo tudjman “ne pahasına olursa olsun bağımsızlık” şiarıyla hırvatistan’ın yeni başkanı seçilmiştir. seçimden 2 gün sonra, bu gergin atmosfer içinde, yugoslav ligi’nde şampiyonluk mücadelesi veren iki takımın maçı oynanacaktır. uluslararası bir savaş suçlusu olan ve arkan namıyla anılan zeljko raznatovic’in lideri olduğu, aynı zamanda iş savaş’ta milis güç olarak ön cephelerde onlarca katliama imza atan kızılyıldız taraftar grubu delije, 3000 kişi ile belgrad’tan zagreb’e gelmiştir. henüz maç başlamadan kendilerini ayıran bölümdeki tel örgüleri asitle eriten delije’liler karşı tribüne geçerek burada bulunan zagreb taraftar grubu bad blue boys’a (bbb) saldırmış, zagreb’in ‘kötü çocukları’ da delije’ye karşılık verince, daha maçın başında taraftarlar sahaya inerek çatışmaya başlamışlardır. sahada çoğunluk teşkil eden sırp polislerin de hırvat taraftarları tartaklamaya başlamasıyla olaylar çığ gibi büyümüş ve maksimir stadı bir meydan muharebesi alanına dönüvermiştir.

    bu esnada yakalanan bir kare, o dönem hırvatistan’ın sembolü haline gelmiş ve olayın baş aktörünü de bir milli kahraman haline dönüştürmüştür. tribünler aşağı inince kızılyıldız’lı futbolcular apar topar soyunma odasına kaçmışlar, ancak zagreb’li oyuncular olayları yatıştırmak amacıyla sahada kalmışlardır. o anda, sonraki yıllarda bir dünya yıldızı haline gelecek olan zagreb takımının 10 numarası zvonomir boban, sahada bir zagreb taraftarının polis tarafından dövülmekte olduğunu görmüş ve olaya derhal müdahale ederek, dünya tarihine geçen o “uçan tekme”sini atmıştır. bu tekme, sonrasında hırvatistan’ın bağımsızlık mücadelesinin simgesi haline getirilecek ve tekme sebebiyle yugoslavya futbol federasyonu’ndan hatrı sayılır bir ceza alan boban hırvatistan’da bir kahraman olarak anılacak, 150 kişinin yaralandığı maksimir meydan muharebesi ise, iç savaş’ın ateşini yakan olay olarak tarihe geçecektir. nitekim, maçtan 1 ay sonra hırvatistan ve slovenya, 3 ay sonra ise makedonya bağımsızlıklarını ilan etmişler, özellikle 1990 – 1992 yılları arası yugoslav halkları birbirini boğazlar hale gelmişlerdir.

    yugoslavya iç savaşı’nda taraftarların aldıkları role, yine bu sayfalarda yazdığımız partizan – kızılyıldız derbisi yazısında değinmiştik. nitekim, milliyetçi hezeyanlarıyla, zagreb’in çılgın taraftar topluluğu bbb de iç savaşta hırvatistan adına önemli bir role sahip oldu. bugün hala, hırvatistan’ın bağımsızlığını kazanmasında payları olduğu, ülkelerinde söylenegelir ve bununla sıkça övünülür. kızılyıldız’lı delije ve liderleri arkan ise bambaşka bir yazının konusunu oluşturuyor. zira, iç savaş’ın en önemli figürlerinden olan arkan, kızılyıldız taraftarlarından oluşan çekirdek ekibiyle bir paramiliter güç oluşturarak savaş boyunca onlarca toplu kıyımlara imza attı, savaş sonrasında ise kumarhane ve disko kralı olarak bir yandan zenginleşti, bir yandan ise kendi sonunu hazırladı.

    yugoslavya savaş sonrası parçalana parçalana 7 ayrı devlete bölündü. tito’nun güzel ve güçlü ülkesinden geriye, yıllarca yan yana yaşadığı komşusunu boğazlamış insanlar, kan akan nehirler, katliamlar, tecavüzler, savaş suçları, yıkık dökük şehirler ve mitleştirilmiş lokal kahramanlıklardan başka hiçbir şey kalmadı. zvonomir boban sonrasında tekmesini milan için savurmaya devam etti; balkan halkları ise o tekmeyle, cesaret öyküleri ve acı senfonileriyle kendini avutarak, korkunç bir yalnızlık içinde yaralarını sarmaya…

    bir yanda üzerinden ateş ve duman eksik olmayan, milliyetçiliğin cinneti ve hıncı içerisinde parçalanmış bir coğrafya, bir yanda kendi özgül ağırlığında, barış içindeki yugoslavya. bir yanda 1990’lı yıllara gelindiğinde futbol sahalarının iç savaş provasına ve muharebe meydanlarına döndüğü, sonrasında bölüne bölüne tükenen balkan futbolu; öte yanda, sırp, hırvat, boşnak futbolcularıyla avrupa’da ekol yaratan, dünya ve avrupa kupalarında yarı finaller, finaller oynayan, nihayet perdelerini 1991’de kızılyıldız’ın avrupa şampiyon kulüpler kupası şampiyonu olmasıyla kapatan yugoslav futbolu. sevincin ve gözyaşının birbirine karıştığı, yapılabilecek onlarca, yüzlerce mukayese. bugün dünya kupası oynanırken, “acaba yugoslavya bölünmeseydi” diye hayal kurup hırvat, sırp, boşnak milli takım oyuncularından karma takımlar kurmamızın sebebi budur. barışa hasretimizin ve hasletimizin, futbolu içinde kardeşlik varsa sevmemizin, savaşa ve kana lanet okumamızın, bu yüzden de yugoslavya’yı hüzünle anmamızın sebebi de budur.

    gürkan özocak
  • nedir abi futbol biri bunu açıklasın... herkes ezberlemiş "futbol sadece futbol değildir" ama nedir dersen cevabı yok... bu kadar abartmayın, futbol dediğin de diğer sporlar gibi bir oyun işte. çok para dönüyor, çok kişi takip ediyor, o kadar.

    bu lafı duyduğumda aklıma leyla ile mecnun'da hırsız yavuz ile arif'in konuşması geliyor

    arif: "bunu yapınca paraya para demeyeceğiz abi."

    yavuz: "ya bi git arif, boş boş konuşma. paraya para demeyeceğiz ne diyeceğiz? para, paradır işte!"

    dünyada hiçbir şey sadece söylenen ilk şey değil ki, o zaman su topu da sadece su topu değildir. ne oldu, futbol asla sadece futbol değildir deyince çok mu zeki, entelektüel oluyorsunuz?
  • bence yanlış bir çeviridir bu.. ne aslında sadece o'dur ki? aşk asla sadece aşk değildir, sözlük asla sadece sözlük değildir, yani john malkovich'in the sheltering sky filminde dediği gibi: "nothing can just be what it is" (burada bir filmden alıntı yaptım ki kimse bana bişey diyemesin)

    yani "x sadece x değildir" kalıbı için "futbol" çok özel bir kelime diil.

    ayrıca sözde entelektüellerin futbol sevgisini edebi bir platforma oturtup yüceltme çabalarının sonucu piyasaya kakalanmış son dönem fışkıran yüzlerce futbol kitabının ruhunu temsil eden bir kalıptır da bu.

    "futbol asla sadece bir oyun değildir" olmalıydı. (aslında foot-ball yani ayak oyunu daha iyi olurdu ancak bizde ayak oyunu, ayak sporu filan kulağa hoş gelmiyür)
    böyle çevirince çok şaşalı bi kitapmış gibi olmuyo di mi sevgili kendini birikimli sanan amcık arkadaşım.. olmuyo di mi?

    futbol sadece futboldur lan.. top benim kimseyi oynatmıyorum.
hesabın var mı? giriş yap