• brüksel-paris arasinda ilerlerken enstrumantal olarak calan coskun sabah sarkilari yüregimi isitmisti. yabanci arkadasima sarkilarin türkce oldugunu söylerken bir gurur, bir hava. ben yazdim sanki. molada gittim soförün yanina, adamda orta dogulu tipi de var, diyalog ayne söyle:
    b- türk müsünüz?
    s- hayir
    b- caldiginiz sarkilar türk sarkisida ondan sordum
    s- bi arkadas verdi, yolcular uyusunlar diye caliyorum
    sirittim, essek olusu gibi, 500 kisinin onunda pantolunun fermuarini acik kaldigini farketmis bi adam gibi sirittim.
    arkadasim da siritti...
  • yaklaşık 2 hafta önce eşimle birlikte paris-amsterdam arası kullanıp, pek de memnun kaldığım firma.
    tecrübelerimi sıralayayım:

    - bi eşeklik edip, thalys biletimizi önceden almadık ve paris'e vardığımızda bilet bakınca, 2 kişi tek yön 358 (yazıyla: üç yüz elli sekiz!) euro fiyat görünce feleğimiz şaştı haliyle...

    - airbnb.com'dan odasını kiraladığımız kadına alternatif sorduğumuzda, yanındaki arkadaşı eurolines'ı önerdi.

    - tabii ki önce netten yorumlara baktık; of anam ki ne off!!! vazgeçmek istedik, "deli misiniz, biz hep kullanıyoruz" dediler, yerini tarif ettiler, bizi, eni-konu uğraşarak ikna ettiler...

    - problemsiz bir şekilde netten biletlerimizi aldık, 2 kişi tek yön 90 euro! (not: biletlerinizi yolculuktan önce yazdırmayı unutmayın!)

    - eurolines paris coach station, 3. metro hattı ile ulaşabileceğiniz, gallieni istasyonunda. istasyonda inince tabelalarını göreceksiniz, bulması çok kolay, sade ve işlevsel yapılmış ve temiz bir terminal.

    - kolayca check-in yaptık, peronumuzu bulduk ve son model bir otobüs geldi.

    - otobüs çok kalabalık değildi (günlerden çarşambaydı) ve rahatça bir koltuğa kurulduk.

    - internetteki yorumlarda hiç mola vermediğini ve ikram da olmadığını okuyunca, bayağı bir nevale almıştık yanımıza ama otobüs fransa'dan çıkmadan (takiben 2-2,5 saat sonra) 15 dk. mola verdi. mola yeri gayet güzeldi, ucuzdu ve temizdi.

    - otobüs brüksel'de 2 adet tren garında durdu, 1.sinde hiç beklemedi ama 2.sinde yaklaşık 1/2 saat bekledi, o arada şöför değişti, vs.

    - yolculuk rahattı, hatta otobüste beleş (ve gaayet güçlü) bir wi-fi bağlantısı bile vardı.

    - velhasıl, 11:00'da bindik, 15 dk.lık bir gecikmeyle,18:30 gibi (o kadar rötar kadı kızında bile olur) amsterdam'a vardık.

    çok da memnun kaldık, biz mi şanslıydıık, ya da kullandığımız hat mı bu şekildeydiii bilmiyorum.
    ben paris-amsterdam arası herkese tavsiye ederim.
  • otobüslerinde tek bir kişinin 14 saat boyunca hem şöförlük, hem de muavinlik yaptığı, koltuk numarası belli olmadığından bazı yolcuların 4 saat boyunca ayakta yolculuk edebildiği, ülkemizin en kötü otobüs firmasından bile daha kötü, gayet hoş internet sitesine aldanılmaması gereken ömür törpüsü firma.
  • avrupanin onemli kentlerini birbirine baglayan otobus sirketi. ucuzdur, ogrenci dostudur.
    http://www.eurolines.com/
  • yolcuları 72 milletten olduğundan dil problemini aşmak için sessiz film gösterimi yapan firma.
    şahsen bir yolculuğumda 'modern times'a denk gelmiştim de, sulu sepken yolculuğuma renk gelmişti.
  • amsterdam şubesinde ciddi anlamda öküz barıdırdığını düşündüğüm şirket. sorduğunuz soruya hayvan muamelesi yaparcasına cevap verebilirler. sonra da dersiniz ki madem böyle olacaktı, hayvan gibi bağırıp çağırıp sorsaydım. ama olan olmuştur.

    bunlar bir yana, otobüsleri eğer ucuz yolculuklar planlıyorsanız uygundur ama ucuz etin yahnisi olayı gibi bazı şeylerle karşılaşmanız mümkün. dünyada en iyi otobüs taşımacılığını türkler (neden acaba? demiryolu yatırımı yapmayıp menderes'ten beri abedeli dostlarımız sayesinde otomobil medeniyettir dediğimizden olabilir mi?) yaptığı için oradaki sistemi görmek sizi dumur edebilir.

    bir kere bilette koltuk no yoktur unutun. ikincisi bagajınız fişlenmez, göz alıcı bir bagaj ise pek güzel olmaz. yanınıza alın. bir diğer üçüncüsü ise ikramı unutun. yani türk sistemi gibi düşünmeyin. o otobüslerin tek fonksiyonu sizi sadece götürmektir, o kadar. kaç saat olduğu da önemsiz. ve sonuncusu, bazı ülkelerde (şaka gibi) bazı şehir/kasabalarda adeta dolmuş gibi bir noktaya gelip öylece 20 dk bekleyebilirler. neden? çünkü bir yolcu gelir de belki biner diye. (bilet alanları beklemiyor otobüs, öylesine bekliyor!)

    ayrıca otobüs kültürü avrupada gelişmediğinden bazı yolcuları bazen sizi çıldırtabilir. otobüste bağırarak konuşabilir, yanındaki boş koltuğu vermeyebilir ve mükemmel ölü taklidi yaparlar. kokabilir, sizi durduk yere rahatsız edebilir vs.

    yine de, diyorum, eğer turizmden adeta geberen şehirler arasında yolculuklar yapıyorsanız ve süresi de azsa (8 saatten az mesela) bu otobüsler velinimettir. çünkü amsterdam-paris yolculuğunu sittin sene 40 € dan ucuza gidemezken bu otobüsler sizi 19 € ya götürür. yolların da bizimkiler gibi yamalarla dolu olmadığını da katarsanız, yol olarak hırpalamaz.

    son tavsiyem ise eğer fransa-belçika-hollanda bölgesinde olacaksanız ve 3 ay önceden bilet alabilme şansınız varsa, eurolines i hiç kullanmayın; thalys'i araştırın. o trenlerde keko fiyatlarla (örn: ams-par 29 €) şehirler arasında eurolines daki gibi hırpalanmadan gidebilirsiniz. sonra alırım deyip yatmayın o bilet en az 55 € olur. bir gün bile geçmesin.
  • türkiyedeki otobüs sirketlerini pek bilemiyorum ama ben avrupa icinde cok fazla tren kullanmis biri olarak gayet memnun kaldim otobüslerden,wifi,elektrik prizi,cok rahat koltuklar,zamaninda hareket ve varis,sehrin merkezinde noktalar ve cok rahat bir yolculuk sunuyolar.

    muhtemelen hatlar arasi otobüs farklari var,benim bindiklerim business line diye geciyolardu belki ondan daha rahat olmus olabilir.

    ama tecrübemle diyebilirim ki trenden daha kullanilasidirlar,almanyada trenle 2. sinif koltuga 90€ verilecek yere 1. sinif kalitede 40€ ya ulastirir.
  • 3.dünya ülke vatandaşlarının otobüsü.derler ki,ay yıldız pasaportlular firmanın en prestijli müşterileridir.o derece.
  • binmeden önce acayip hikayeler duyacaksınız, baştan söyleyeyim hepsi doğru değildir.

    amsterdan'dan brüj'e gitmek için kullandım bu servisi ve açıkça belirtmem gerekirse gayet memnun kaldım. amstel station'da kendi garajları var, oradan biniliyor, bulunması oldukça kolay bir yerde. otobüs zamanında geldi, eksi veya bok kokan bir tarafı yoktu hatta bizim ve diğer otobüsleri bekleyenler de gayet normal, düzgün görünen insanlardı. açıkçası bir at hırsızı tipli birisine rastlamadım.

    fiyatına göre rahat bir yolculuktu, sürücü kötü değildi, duraklara zamanında gitmeye çalıştığını farkettim. ücretsiz wireless bile vardı otobüste, hoş yavaş ve arada bir kopuyor olsa da beklemediğim bir hizmetti sonuçta.

    sadede gelmek gerekirse, kısa yolculuklar (5 saat altı) için oldukça ideal ve ucuz bir firma. ha, olur da yarın öbür gün ters bir durum yaşarsam, tekrar buraya gelip nacizane tecrübelerimi yaratıcı küfürlerimle süsleyerek aktarmak boynumun borcudur, bilesiniz.
  • uzun mesafelerden ziyade 300-400 km maksimum yolculuk edilmesi gerekendir.

    otobüsler cok abarti kötü degildir, iyide degildir business class otobüsler haric. onlar candir.

    en güzel özelliklerinden biri cogu hatta gecerli olan ayni gün geri dönüs yapilirsa bilete para verilmemesidir.
hesabın var mı? giriş yap