• bu mafya dizilerinin en önemli sorunu, mafya babalarının bir süre sonra dış güçlerle mücadele etmeye başlaması. daha ilginci polis, istihbarat, bürokrasi hepsi hainler ile iş birliği yaparken bu mafya ülkesini tek başına savunuyor.
    öncelikle böyle bir mafya gerçek hayatta yok, mafya dediginiz oluşumlar insanları çoluğu çocuğu ile tehdit eden üç kuruş para için onu bunu öldürüp oraya buraya çöken tiplerdir. ama niyeyse gerek kurtlar vadisi gerek bu dizide ısrarla mafya aklaması yapılmış insanlar suça ve suçluya özendirilmistir.
  • gözlerin memati, şahin ağa, hazır arka sokaklar bitmişken baron*, kılıç ve tabi ki aslan akbey'i aradığı kurtlar vadisi'nin yeni veliahtı. ne yazık ki tutmayacaktır çünkü kurtlar vadisi'nin şu anki hali bile efsane ilk sezonların yerini tutmuyor, taklidi hiç tutmaz. keşke bu dizi yerine aynı karakterlerle kurtlar vadisi'nin öncesini çekselerdi, star wars gibi. ali candan'ın sefirlik yıllarını, duran emmi'nin kabadayılık zamanlarını, baron ve aslan akbey'in kıbrıs'taki ortaklıklarını, iran-ırak savaşında baron oluşunu, süleyman çakır'ın mahpusluk yıllarını veya pala'nın abdülhey ile dağda terörist kovalamasını görseydik, şansı daha fazla olurdu.
  • alter egosu sürekli burun çekerek, işemem lazım lafını bile aforizmaya çevirerek, dolma parmaklarıyla tespih çekerek, onu bunu "namusuyla" tehdit ederek, posta koyarak, racon keserek, çok eşliliği "e naabıyım da, kariler peşimi bırakmay" a indirgeyerek, reklamlarında boy gösterdiği takım elbiseleri giyerek yaşayan ucuz bir kabadayıdan başka bir şey olmayan oktay efendinin mide tahammül sınırlarını zorlayan dizisidir.
    yazık tiyatro eğitimine, oyunculuğu varoş kabadayılığına adanmış bir eksende ilerliyor, bıkmadan yirmi yıldır çakır ve türevi olmaya çalışıyor, oynamalara doyamadı. bu dizide de adı değişmiş, koftilik aynı.

    *kofti: argo, sıfat
    1.beş para etmez, işe yaramaz, değersiz, uyduruk, anlamsız (şey, haber, söz vb.)
    2.beceriksiz, yalancı, yeteneksiz (kimse).

    yukarıdaki tanıma göre özellikle odaklanman gereken tanım sözcüğü ise: "uyduruk"

    okuyorsan beni de tehdit edebilirsin oktay efendi. bir kaç konuşmanı görmüştüm tv de, normal hayatında oktay kaynarca öleli çok olmuş, rabbim taksiratını affetsin, süleyman çakır ve şimdilerde hızır mı neyse onun gibi konuşuyorsun. ellilerindesin sanırım, altmışlardan sonra da aile yöneten akça pakça boncuk gözlü laz mayfa dedesi oynatırlar, karın ölmüş ya da diri farketmez, maşalı saçlı dolgun dudaklı bir çıtırı da sana yangın yapıverirler, çünkü sen mafya rollerinin değişmez, tek kadınla doyamayan alfa kralısın, kurguda da olsa olabildiğince çok kadınla çiftleşmeli, döllemeli, benzerlerini dünyaya saçmalısın. onlar da senin tarafından seçilmiş dişi oldukları için gerim gerim gerilmeli, kıskançlık falan yapmamalılar.
    "senin işin de zor biliyon mu" demek istiyor içimdeki ankaralı. çok ekmek çıkar bu tekneden daha sana.
  • türküde "mevsime uydum" kısmı aslında "nefsime uydum" şeklindedir. bir nevi "şeytana uydum" gibi ama tam aynı şey değil.

    "katil defteri" dediği de "kâtil defteri" değil "katl defteri" yani "cinayet defteri". failin adı cinayet kayıtlarına işlenmiştir zira.

    sonra olarak: türkü rize'den çıkan bir eşkiyanın trabzon valisine verdiği, yenilgiyle sonuçlanan mücadeleyi anlatır.

    şive içermediği için karadeniz türküsü olduğu pek akla gelmez, bilinmez.

    bir de tarih notu düşmek istiyorum:

    yanlış önermedir.

    mesela nadir şah tarih sahnesine hırsız olarak çıkmış, sonra eşkiya olmuş, hükümdar muhafızı olmuş, iran hükümdarı olmuş, hızını alamayıp hindistan'ı bile almıştır. öylesi de var yani. tabii sanayi devriminden sonra karşımıza bu tür örnek pek çıkmıyor.
  • bir kadin dusunun ki kocasinin metresini biliyor ve buna ragmen seviyorum sevmesem giderim ezikligini yasiyor. ve bir erkek dusunun ki delikanliliktan sundan bundan dizi boyunca bahsediyor fakat karisini aldatip bir de metresinden cocuk peydahliyor. bu da yetmezmis gibi karisinin yanina gidince aglamakli seni seviyorum demeler metresinin yanina gidince seni seviyorum demeler. godos delikanlilik bu heralde.
  • silah kaçakçılarını vatansever gibi gösteren dizi. oktay kaynarca biz terör örgütlerine silah satmayız diyor. yavrum silah kaçakçısı kime silah satar?
  • virgülün yeri açısından yanlış anlaşılabilen edip akbayram şarkısı.
    doğrusu -hep sanıldığı gibi-
    "eşkiya, dünyaya hükümdar olmaz" değil;
    "eşkiya dünyaya, hükümdar olmaz" şeklindedir.
  • --- spoiler ---
    çakır ölüyor, necati şaşmaz yapımcının kardeşi kontenjanından çakırın yerine geliyor.
    --- spoiler ---
  • hızır ne zaman iki kadin arasinda kalsa hemen felsefeye bagliyo. pismanmis gibi bi tripler, dertli dertli bakislar.. bi siktir git be hızır.
  • (bkz: racon pornosu) dizi son sezonu ile resmen bu formata dönmüştür.

    algoritma:
    1- bizimkilerle çok alakası olmayan bir düşman çıkar. (fetocu, cıa, amerikan iş adamı, ya da kötü* mafya)
    2- sudan sebepten karşılaşırlar.
    3- karşılıklı tehdit, restleşme, güç gösterisi
    4- düşman vurkaç yapar
    5- hızırlar karşılık verir
    6- mümkünse düşmanın içerde haini vardır ya da hain ayarlar.
    7- hızırlar darbe alır, biri kaçırılır, ya da vurulur, belki karakterlerden biri ölür.
    8- bıçak kemiğe dayandı şeklinde ağlanır, sinirlenir.
    9- hızır plan yapar: genelde kendini hedefe koyar, ya da yem atar. yani mafyalar için (bkz: turan taktiği).
    10- düşman da hah şimdi belledik der, tuzağa düşer.
    11- baskın vb yapılır, hızırlar racon keser:
    - bana bulaşma demiştim
    - aileme kimse dokunamaz
    - kahrolsun yanki’ler, vatan millet sakarya
    - sen değil, topunuz gelin
    - vatan hainlerine ölümm

    12- sonra düşman infaz edilir ve hızırlar ağır çekimde, hımma hınna heyya müziği eşliğinde çıkış yapar.

    ve bu döngü sürekli tekrar eder.

    bunun üzerine hiç bir yere varmayan, pek mantığı ve amacı olmayan konseptler, kişiler, örgütler eklenir, yine çoğunlukla saçma şekilde hikayeden birden kaybolur. (kimsesiz yaşar hariç)

    bir de düşman komik ve sempatik ise reyting alır, hızırlarla barışır, onlara dahil olur.

    bunlara ek fedailer, istihbaratçılar, kimsesizler 2.0, kendi yazıhanesi, ünalın avukatları ve parası gibi absürt şeyler de vardır.

    aslında bir amaç vardır. o da gerçek ana kahraman alparslan’ı yetiştirmek, köpürtmektir ama 5 sezondur başrol olduramadılar.
    her ne kadar youtube yorumlarında fanları olsa da yeterli değil demekki.

    aslında çok merkezi bi karakterdi,
    bi yanda kayın babası ünal kaplan,
    bi yanda dayısı istihbarat başkanı davut,
    bi yanda amcası hızır çakırbeyli.
    üstüne bi de fedai ve kimsesizleri ekleyince çook op(güçlü) bir karakter.

    yeni sezonda hızır’ı emekli edip ilyas’ın yanında 2 numaraya yükselmesini izleriz heralde.

    umarım artık daha mantıklı bir senaryo yazabilir hala gelirler tatil sonrasında.

    edit:
    hani nerede uluslar arası güç dengesi?
    hani nerede silah ticareti?
    hani nerede karakterlerin yolculuğu?

    aslında dizi çoktaan bitmiştir. eğer bu dizi oyun olsaydı, single player hikaye modu çoktan bitmiş, şu son sezonlar multiplayer ya da survival mode gibi sadece adam vurma üzerine olan modlar olurdu.

    son olarak da belirtmek isterim ki senaristin bi kadın düşmanlığı var gibi, kadınlar sürekli hemen ölüyor, çocuğunu kaybediyor vb.

    diyecem ki işte bu alem zordur, bir bedeli var ama yok kalan erkekler mutlu mesut devam ediyor bi şekilde. sorsan dava uğruna feda ettik, olur öyle minvalinde kendilerini avutuyorlar.
hesabın var mı? giriş yap