maskeli beşler

• okkalı bir spoiler vererek başlamak gerekirse eğer, bu tip vurdulu kırdılı, fantastik, western türk filmlerinin aksine, filmin sonunda maskeli beşlerin dördü fena halde harcanıp dört kolluya binerler. beşinci ve sonuncusu ise sidik zoruyla ramon'u haklar ve red kit misali kasabayı terkeder.
  
  entrye kıçından başladım, başa döneyim bari. filmimiz amerika'nın meksika sınırına yakın bir güney kasabasında geçer. film boyunca iyi kötü ve çirkin'in ünlü nırı nırı nııı giriş müziği çalınır durur. yukarıdaki bazı hatalı bilgilere bakmayınız siz, maskeli beşler: yılmaz köksal, yıldırım gencer, süleyman turan, tamer yiğit, yusuf sezgin ilk beşiyle sahaya çıkarken, kötü adamlarımız: ramon (bkz: erol taş) ve pancho'dur (bkz: danyal topatan). ayrıca selma güneri ve suzan avcı da yan rollerde karşımıza çıkarlar.
  
  ramon beş tane adamına maske taktırıp, bir posta arabasını soydurur. sahte beşler postacıları öldürüp bir tanesini sağ bırakırlar ki, halk kahramanı oldukları bilinen maskeli beşler'in adı kötüye çıksın. böylece maskeli beşler'in dördü hapse tıkılır. beşinci ise komşu kasabalardan birinde kızılderili kankası ile birlikte birinci cigarası eee... barış çubuğu tüttürmektedir. ramon halkı maskeli beşler aleyhine kışkırtır, kasabanın pinti şerifini iter kakar, baskı yapar ve mahkemesiz, yargısız asılmalarına önayak olur. filmin en sağlam iki sahnesinden biri de burada vuku bulur. başka yabancı bir filmden apartılmış olma ihtimali olsa da güzel bir shot'tır. bir ağacın dalına yan yana asılmış ip halkalarının içinden, ufukta yaklaşmakta olan güruhu ve önlerindeki dörtlüyü görürüz.
  
  dörtlü tam asılacakken arkadaşları yetişir. silahlar patlar ve boyunlara geçmiş ipler kopar. bundan sonra ramon ve beşli arasında filmin sonuna kadar sürecek bir kapışma, kovalamaca başlar. özellikle son surat giden bir trenin üstündeki kapışma dikkate değer bir sahnedir.
  
  bunu seven bunu da sever: (bkz: ölüm fermanı)