8 entry daha
  • cesaret işidir.

    çalıştığınız zamanlarda dolup dolup taşan sabır bardağınız sizin canınızı yakar artık. düşünürsünüz, sağlığım mı yoksa biriken emeğim mi diye... sağlığınızda sınıra dayanmışsınızdır artık .. sürekli stresli, sürekli sinirli ve asık suratlı bir insan olup çıkarsınız. asık suratlı olmaktan yüzünüz yorulur. çünkü çalışırken gülümseyecek birşey bulamaz duruma gelmişsinizdir. dışarıdan gören ve konuşan insan için her zaman kolaydır "aman, salla gitsin, hepsi ve her yer aynıdır" derler.

    cesaretinizi toplarsınız, ufukta da az biraz başka bir iş olanağının ışığı görünmektedir.

    "ben gidiyorum" dersiniz. önce yüzünüze garip garip bakarlar. kolay değildir. siz o işe girdiğiniz zaman doğan çocuk şimdi ikinci sınıfa başlayacaktır. işvereniniz önce şaka yaptığınızı zanneder ya da zam ihtiyacı için bir nevi gözdağı olduğunu zanneder. sakinliğinizi koruyarak dersiniz "ben gerçekten gidiyorum" "yasal sürem tamamlandıktan sonra ben burdan gideceğim"

    işvereniniz hala şaka olduğunu sanar. ya da öyle sanmak ister, neyse işin o kısmı sizin derdiniz değildir tabi. size der ki "şakanı anlamadım, pazartesine kadar düşün"

    aslında "odak" noktasındasınızdır. ama bunu size itiraf edemez. siz gidince çok şey yer değiştirecektir. sizin kurduğunuz sistemler, işleyişler yara alacaktır. ama bir kere kafanıza yerleştirmişsinizdir, gideceksiniz ve daha huzurlu olacaksınız.

    işten ayrılmak için yasal sürenizi tamamlarsınız. içinde buruk bir sevinç vardır. bir taraftan bu kadar sene aynı yerde çalışmak ve bunun getirdiği ilişkiler, arkadaşlıklar, diğer tarafta ise size açılan yeni kapılar ve umutlar.

    işten çıktığınız günün ertesini cumartesi zannedersiniz. evdekilere sürekli günün adını sorarsınız. işe gitmek sizin için bir alışkanlık olmuştur. hatta sabah erken kalkıp üstünüzü bile giyinebilirsiniz, sonradan aklınıza gelir "haa ben istifa etmiştim dimi"

    umutlarınıza doğru tebessümle ve emin adımlarla ilerlersiniz.
112 entry daha
hesabın var mı? giriş yap