1 entry daha
  • eski roma 'da aisopos tan etkilenerek fabllar yazan değerli edebiyat kişisi.

    aisopos 'tan farkı; - birçok romalı büyük edebiyatçı gibi- eski yunan 'dan aldığı biçimi; romalı anlayış ve yorum sanatıyla bambaşka birşey ortaya çıkarmasıdır.

    beyefendi, misal; "eşek ile it" diye bir hikaye yazdıysa;

    bir gün eşolueşek nehirde su içiyormuş..
    ne görsün: yanı başında bir it.
    "ne arıyorsun?" demiş..
    "benim suyumda.."
    "seni ilgilendirmez en işine bak" diye cevap vermiş it.

    it işte anlamaz ne nehirden, ne de eşekten..
    tepivermiş eşek onu bir hışımla.
    itin hayalarında bir ağrı bir ağrı..

    "ne ettin eşek kardeş?" demiş bizimki
    "ya" demiş eşek "bir daha başkasının su yolunu kaparsan,
    senin de su yolunu kaparlar.."

    (bu masalı az evvel kıçımdan uydurdum. nasıl ezop, phaedrus veya la fontaine gibi oldu mu? *)

    işbu hikayede; it, tembel romalı memuru. eşek ise onun bir üst kademesindeki memuru niteler. yani phaedrus; fabllara, romalı iç eleştirisini katar, kısacası romalılaştırır edebiyatını..

    bilmemne bahsiydi; sözlükte yine bahsetmiştim; eski yunan biçimi; romalının elinde, romalılaşır. ve çok ilginçtir; rönesans avrupası, romalılaşmış bir eski yunan mirasına sırtını dayamıştır.

    -tam bu noktada belirtmeli; romalı yönetim anlayışının arkasında etrüskler vardır. etrüskler=türk ise; gerisini siz düşünün..
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap