9 entry daha
  • vazgecemedigi seylerden biri sigara icmek. fotograflarinda da cogu zaman parmaklarinin arasina sikismis bir sigarayi gormek mumkun.
    bir defasinda rejim tarafindan aranan bircok insani evinde sakladigi, ulkeden kacmaya calisanlara yardim ettigi gerekcesiyle tutuklanip, gozaltina aliniyor. yolda, kendini tutuklayan polise sadece birkac sigarasinin kaldigini, sigara icmedigi surece sorularina cevap vermesinin mumkun olmadigini soyluyor. polis memuru arabayi durdurup birkac paket sigara aliyor, hatta digerlerine caktirmadan hucresine nasil goturebilecegi konusunda tavsiyelerde bulunuyor. arendt, malum, biraz elitist bir teyze (kuraminda da bunu goruyoruz)- tutuklanmissin, kampa gonderilmen an meselesi, biraz panikle, biraz alttan al, ama yok- birkac gun sonra da hapishanedeki kahvenin kotu oldugundan yakiniyor. bu defa da, daha iyi bir kahve ikrami emri geliyor yukardan. o kadar korkunc bir donem icinde dahi olsa, insanligin olmedigini gosteren bir nokta daha var bu oykude. yine arendt'i tutuklayan alman polisten geliyor bu insani yaklasim. polis memuru arendt'in avukat tutmasina karsi cikiyor, "su zor gunlerde yahudilerin parasinin olmadigi malum, siz de avukat ucreti ile zor duruma dusmeyin. sizi tutuklayan benim, buraya ben getirdim, ben cikaracagim" diyor ve sozunu de tutuyor. arendt birkac gune kadar serbest kaliyor. 1964 senesinde gunter gaus'la yaptigi soyleside aktariyor bu anisini. ha iste "elbette kirginim, ama almanlar arasinda boyle adamlar da vardi"ya getiriyor isi. mesele onlarin azinlikta kalmasi, cogalip direnememeleri...konusmanin basligi da cok anlamli, bunca acidan sonra geriye ne kaliyor? dil kaliyor. "what remains? language remains."
    sorsak bu topraklardan gitmek zorunda kalan insanlara da, onca aciya ragmen onlarin da verecegi cevap ayni olur gibime geliyor...
166 entry daha
hesabın var mı? giriş yap