9 entry daha
  • bu kelimenin çevirisiyle ilgili kafa yormanın, dilin kendisiyle kafa yormak olduğunu düşünüyorum . "dil varlığın evidir!" diye bizleri kendisiyle beraber bir taraflara çekmek isteyen heidegger'in bu kelimeyi bu denli şiirsel(metaforik) kurması da bundan kanımca. belirsizliğin ardına gizlediği varlık felsefesini tutarlı kılan yine bu kelimenin belirsiz kıldığı kavram karmaşasından sıyrılmaya çabalamasıyla ilgili bir şey. belki de olduğu yerde dönüyor "dasein" derken. olduğu yerde dönmeyi istediği için dönüyor da olabilir. bu dönüşün kendi kafasında kurduğu kelimelerle bir başka anlamı taşıdığı varsayılabilir. zira, her kelimenin anlamını deşerek ya da anlamları teker teker unutarak "buradalaşan", "zühur eden", "kelimelerin olmadığı bir yerde açan" bir felsefedir onunkisi. öyle bir muğlaklığın içinden a priori kavramlar kullanarak da dasein'i desteklemiyor. desteklemek kelimesini yok ederek bizleri inandırıyor kendine. inanmak ve tutarlı kelimelerini anlamsızlaştırarak. burada, olmak, var, martin, heidegger kelimelerini baş aşağı ederek ya da aşağı baş ederek... da, sein; çoklaşıp: "bu iki kelimenin yan yana konuşlanması nasıl net bir karşılık edinmez kendine!" dedirtiyor bizlere, "kelimeler anlamsız tuzaklarımız mı yoksa?"yı sordurtuyor bizlere, "e kelimelerle düşünüyoruz, o vakit...!"i yordurtuyor bizlere.
49 entry daha
hesabın var mı? giriş yap