8 entry daha
  • gectigimiz yil sundance film festivalinin en buyuk surprizlerinden biri olan film. film boyunca filmin seyircide hissettirdigi tek bir duygu var, ruhsal bir rahatsizlik, ki film bunu basariyla yapiyor. rahatsizliktan kastim kesinlikle filmi elestirmek degil bilhakis, donuk gri renklerin ve beyaz neon isiklarin hakim oldugu filmde yonetmenin amacida buyuk bir ihtimalle seyircide film boyunca bir rahatsizlik hissi uyandirmak ki, bunu da yonetmen mukkemmel bir basariyla yapmis.

    taki, filmin son 15 dakkikasina gelene kadar. film boyunca gozunu kirpmadan ekrana yapismis olan seyirci, filmin sonundaki aciklamalar ile buyuk bir husrana ugruyor. bunun en buyuk nedeni ise yonetmen zorlama bir sekilde seyirciye mesaj verme kaygisindan baska bir sey deil.sanki filmin sonu ile yonetmen amerika gibi insan hayatinin hice sayildigi bir ulkede seyircilere "karsidan karsiya gecerken once sole sonra saga sonra tekrar sola bakip gecin,trafik canavarina kurban olmayin" gibi bir mesaj vermeye calisiyormus duruyor. filmin son bes dakkikasi kesilip atilsa belkide yilin en basarili filmi olabilecekken sirf filmin sonundan dolayi ne yazikki film bir fight club ozentisi olmakdan oteye gidemiyor.
212 entry daha
hesabın var mı? giriş yap