5 entry daha
  • abbas kiarostami filmi.

    1997 tarihli bu film, cannes film festivali'nde altın palmiye'yi imamura'nın unagi adlı filmiyle paylaşmış. filmin orjinal adı olarak le gout de la cerise (taste of cherry) görünüyor.

    ben de cnbc-e'de izleme fırsatı buldum. filmde kirazla ilgili bir şey yok aslında. filmin ortasında yaşlı bir adamın anlattığı hikayenin içinde dut ağacı ve dut meyvesi önemli bir yer kaplıyor. filmin farsça adının dutla ilgili olduğunu sanıyorum. belki batıda dut pek bilinmedeği için kiraz olarak çevirmişlerdir.

    mr. badii kendini öldürmek istemektedir. cesedinin ortada kalmaması için kendisine yardım edecek birini aramaktadır. arabasıyla şehrin dış bölgelerinde dolaşarak insanları alır. onları şehir dışında bir ağacın altına kazdığı çukura götürür. ertesi gün gelip de kendisini burada ölü bulacak olurlarsa üstüne toprak atıp, oradaki parayı da alıp gitmelerini ister. birçok kişi öneriyi kabul etmez. kaçarlar.

    bilgi bulamadım ama tahminlerimi yazıyorum. atlanmaması gereken şeyler var. film, büyük oranda gizli kamerayla çekilmiş sanıyorum. arabaya binen kişiler oyuncu değil, gerçekten sıradan insanlar. sürücü koltuğunun olduğu yere gizli bir kamera yerleştirilmiş olabilir. böylece çekimler yapılmış ve sonradan bir oyuncu, arabayı kullanarak aynı yerlerde gezmiş ve bu görüntüler montajlanmış.

    final sahnesi de buna işaret eder gibidir.

    ölümle yaşam arasında, hafiflikle ağırlık arasında sallanıp duran imgeler bombardımanı bu filmin sonunda, herşeyin oyun olduğu açıklanıyor sanki. yönetmen, gerçekle kurguyu birarada yürütüp ardından yine henüz bahar gelmiş doğanın, gerçeğin kucağına çeviriyor kamerasını.
173 entry daha
hesabın var mı? giriş yap