walter scott

• abd'deki polis vahşetinin son kurbanı.
  
  polis memuru michael thomas'ın ifadesine göre, arbede sırasında walter scott elektrik şok cihazını polisin elinden almış ve polis de ölüm korkusu ile walter'ı öldürmüş.
  
  ancak benim internete düşen görüntüde izlediğim durum hiç de öyle değil. görüntü şok cihazının yerde olduğu anda başlıyor ve bu anda walter arkasını dönerek polisden kaçmaya başlıyor. kendisinden kaçan şüpheliyi yakalamaya bile tenezzül etmeyen polis de, arkasından 8 kurşun sıkıp walter'ı öldürüyor. sonra da yerdeki şok cihazını alıp giderek walter'ın ölü bedeninin yanına koyuyor.
  
  kısaca durum hiç de polisin anlattığı gibi walter'ın şok cihazını polisin elinden alması ve polisin kendisini tehdit altında hissetmesi şeklinde cereyan etmiyor. çünkü, ortada kendisinden kaçmaya çalışan şüpheliyi tehdit oluşturmadığı hâlde yakalama ya da etkisiz hâle getirme amacı gütmeden yakın mesafeden 8 kurşun sıkarak öldüren bir polis var. walter hem ölüm anında polise karşı bir tehdit oluşturmuyor, hem de polis walter'ı yakalamaya ya da etkisiz hâle getirmeye bile tenezzül etmiyor.
  
  kameraların cep telefonlarına entegre olmadığı, her köşe başında güvenlik kameralarının bulunmadığı dönemlerde polis ve devlet vahşetlerinin üstü örtülüyordu ve biz sadece bize anlatılanı biliyorduk ama teknolojinin verimli yönde gelişmesi ve internet sayesinde bu durum değişmeye başladı. george orwell'ın tahmininin aksine, köşe başlarındaki kameralar sadece vatandaşın başına değil devletin de başına bela olmaya başladı. bir nevi devletin, polis devlet olmaması gerektiğinin ve polisin dizginlerinin çok sıkı tutulması gerektiğinin ispatı yine teknoloji oldu. eğer "benim polisim destan yazdı" çarpıtması yerine ali ismail korkmaz, sözde kabataş tacizi, eric garner ve walter scott gibi hadiselerden doğru sonuçlar çıkartılırsa ve gerçeğin anlatılandan ne kadar farklı olabileceği idrak edilirse dünya da daha iyi bir yer olma konusunda ilerler.