6 entry daha
  • türkçede 'kozmopolitizm' olarak geçiyor ve tartışılıyor. bunun uygunluğu konusunda pek de emin olamasam da, fransızcadaki kullanım ile paralelliğini düşündüğümde biraz ikna oluyorum.

    türkiye'de hiçbir zaman doğru dürüst tartışılmaması ise başlı başına bir problem. özellikle de 1990 sonrasında tüm dünyada giderek artan popülerliği düşünüldüğünde...
    türkiye'deki yansımalarına ilişkin en ilginç yanlardan biri ise (halil turhanlı'nın 2009'da radikal'de, murat belge'nin de 2010'da taraf'ta yayımladığı köşe yazılarını bir kenara bırakırsak) son yıllarda milliyetçi ve muhafazakar çevrelerde değerlendirmeye alınmış olması. 2010 yılında türk ocakları "kimlikten kopuş ve kozmopolitizm" çalıştayı yaptı mesela. 1999, 2012, 2013 tarihli çeşitli köşe yazılarında da islam ile kozmopolitanizm arasında nasıl bir bağlantı kurulabileceği veya kozmopolitanizmin islam'ın düşünce kaynaklarıyla nasıl eleştirilebileceği konu ediliyor. kısacası, memleket entelektüelleri kendi çekişmeleriyle ve televizyonlarda yer kap(at)makla uğraşırken, dünyanın tartıştığı meselelerden bir diğeri daha muhafazakar ufuklarda şöyle bir arz-ı endam edip "tehlikenin farkına varılıyor".

    kozmopolitanizm ve insanlık fikriyle ilişkileri nasıl olursa olsun, peyami safa ve cemil meriç gibi entelektüellere bugün de sahip olmayı isterdim açıkçası. en azından kanılarından bir şeyler öğreneceğimiz ve dolu bir içerikle tartışabileceğimiz muarızlarımız olurdu.
15 entry daha
hesabın var mı? giriş yap