9 entry daha
  • eski türklerin sadece göçerken değil savaşırken de kadınından çocuğuna birlikte hareket ettiği bilinir.
    yani türk orduları hareket eden bir toplumdur aynı zamanda.
    kadınlar ve çocuklar ordunun bir parçasıdır.
    tabi ki çocuklar ve onların başında kalan koca karılar savaşmazken,
    erkek kadın bir arada, omuz omuza çarpışırdı zamanında.

    örneğin 1000 küsürde, bizans ordusu kumanların yardımıyla türk boyu peçenek ordusunu enez yakınlarında sıkıştırdığında,
    peçenek ordusunun yanında kadınları ve çocukları da vardı. hazırlıksız yakalanıp baskın yedikleri için kadınlar ve çocuklar da öldürüldü savaşta.
    bu nedenle balkanlarda sadece peçenek savaşçıları değil tüm peçenek soyu kurudu büyük oranda. bizans tarihçisi anna komenos bu kadın-erkek birlikte savaşma geleneğinin bilgisini verir bize.

    o dönem türk orduları için bu normaldi.

    1430'larda bugünkü suriye toprakları üzerinden anadolu'ya giren ve bizlere gayet güzel bir kitap bırakan bertrandon de la broquiere,
    anadolu'nun sınırında (torosların güney etekleri gibi), türkmen beyliklerinin sınır askerleriyle karşılaşır.
    40 kadar atlının arasında 15 kadar kadın asker de vardır.
    bertrandon de la broquiere, anadolu'daki türkmen beyliklerinin on binlerce kadın askere sahip olduğu bilgisini verir.

    bacıyan-ı rum kelimesi, aslında türk boyları için normal olan ve ayrıca bir ismi ihtiyaç duyulmayan,
    hayatın tüm aşamalarında kadının var olması geleneğine isim verilmesidir.
    ki bu isim verme ve bunu adlandırma bile artık bir şeylerin değişeceğinin habercisidir.

    hacivat karagöz neden öldürüldü'de ezel akay'ın mükemmel bir şekilde anlattığı gibi,
    bacılara yavaş yavaş devlet yönetiminden ve askeri yetkilerinden el çektirilir,
    evde yemek yapmaya, çocuk doğurup bakmaya yönlendirilir.
    yani arap illerindeki gibi yaşamaya doğru dönmeye başlar kadının kaderi.
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap