9 entry daha
  • puccini'nin ihtiraslı, kıskanç ve acımasız kadınları ele aldığı operalarından sonuncusu. yer yer wagnerian tarzlar taşısa da italyan operasının en güçlü etkilerini, yine italyan romantizmi ile ele aldığı bir eseridir. tosca'dan sonra, uzak doğu kültürü ile ilgilenmeye başlamış ve madame butterfly ve turandot doğmuştur.
    ilk kez 1926'da milano'daki la scala operasında sahnelenen turandot'u puccini kendisi seyredememiştir (1924'de ölmüştür)
    operadaki "nessun dorma" aryası 1990'daki dünya kupasında sıkça söylenmiştir ve turnuvanın resmi parçası olmuştur.

    en iyi performansa gelince: aslında turandot'un (liu rolünde) renata tebaldi'nin sesi için bestelendiğini söylebiliriz. tabi bu sadece bir fikir. la scala'nın 3 divasından biri olan renata tebaldi'nin en güzel yorumları turandot performanslarına aittir. tıpkı maria callas'ın tosca için, leyla gencer'in de norma (bellini) için en iyi yorumcu olarak kabul edildiği gibi.

    1955 kayıtlı decca'dan basılan renata tebaldi yorumu turandot için de oldukça iyidir. hala basılıyor mu bilmiyorum ama benim elimdeki baskı cd formatında dijital olarak yeniden temizlenmiş kaydıdır. şef alberto erede'nin yönettiği orchestra dell'accademia di santa cecilia roma orkestrasına, renata tebalti'nin (liu rolünde) yanısıra, daha sonra elektra performansları ile yıldızı parlayacak olan mezzosoprano inge borkh (turandot rolünde) ve aynı zamanda hem leyla gencer'le hem de maria callas'la da bir çok rol paylaşan 50'lilerin ünlü tenörlerinden mario del monaco (calaf rolünde) harika bir yorum kabiliyeti ile eşlik etmektedir.

    elimdeki kaydın, orijinal halini şurdan dinleyebilirsiniz

    (liu'nin aşkı için işkenceyi göze aldığı ve sonunda işkencelere dayanamayıp öldüğü sahne). burda borkh ve tebaldi harika bir şekilde düet yaparlar. şiirin akışı içersinde iki kadının aşk ve gurur için mücadelerinin yansıması sesleri ile gösterilmeye çalışılır. bu sahne mutlaka ama mutlaka görülmelidir. çünkü standart bir opera izleyicisi haricinde, opera kültürüne sahip olmayan bir izleyiciyi dahi gözyaşlarına boğabilir. düetin sonunda "tu che di gel sei cinta" aryası'nı tebaldi'den başkası bu kadar güzel yorumlayamamıştır. liu'nun ölümü ile turandot'un son umutlarının da tükenişi ve bunun halkına da yansıması ile çaresizce aşka teslim oluşu, nefretin aşka dönüşeceğinin belirtisidir.

    (bkz: http://www.youtube.com/watch?v=umtz_cjjkga)
33 entry daha
hesabın var mı? giriş yap