aktör

• insanlarin birbirleriyle gun boyu etkilesim halinde bulunmasi imkansiz. yani insanlari sadece bizle kesistikleri zaman parcalarinda gozleyebiliyoruz, taniyabiliyoruz. o kisinin hayatinin geri kalani bizim gozlem alanimizin disinda kaldigindan veri olarak degeri olmuyor. bu toplumlarin bireyleri konumlandirmasi icin de gecerli. mesela bu sayede sadece sokakta hanimefendi olmak suretiyle toplum tarafindan genel gecer hanimefendi bilinmek mumkun olabiliyor.
  
  bu dogrultuda diyebiliriz ki aktor, toplumla kesisim zamaninin tamamini rolu icinde gecirirse aktor artik roludur, kendisi degildir. o noktada toplumu da "icimdeki gercek insani gormediler, onun maske oldugunu anlamadilar" diye yermek de yersizdir cunku toplum onyuzun otesiyle ilgilenmez. ne bireyin ne de toplumun elindeki orneklem cogunlugunu cope atip korlemesine tahmini ampirik veriye yeglemesi beklenebilir.
  
  yani "anlasilmadim" diye zirlayan aktor aslinda tam tersine gayet iyi anlasilmistir. onun bilakis "iyi oynayamadim, seyirciyi iyi analiz etmedim" diye aglamasi gerekir. eger bir telafi yolu goremiyorsa da rolunu benimseyip en azindan o rolun hakkini vermeyi, rolden cikar elde etmeyi de deneyebilir tecavuzcu coskun gibi, reha muhtar gibi.
  
  o yuzden yarin oburgun aktorluge soyunacak olursaniz kiyafetlerinizi biraktiginiz yerde bulamayacaginizi da hatirlayiniz.