5 entry daha
  • şu an sosyal medya bağımlılığının irdelendiği çalışmalarda örnek olarak gösterilen, ilginç, inanması zor ama gerçekten yaşanmış bir salgın. bu dans vebasında insanlar tam 2 ay boyunca dans etmiş. olayı gözünde canlandırmak isteyenler şu klibi izleyebilir: link sosyal medyayla ilişkisine en sonda değineceğim ama önce bu garip olayı öğrenelim:

    bu dans salgını ya da dans vebası, temmuz 1518'de bayan troffea isimli bir kadının strazburg'da bir sokakta dans etmesiyle başlamış. kadın tam bir hafta boyunca dans etmiş. daha sonra birkaç insan ona katılmaya başlamış. sonra müzisyenler de bu koca partiye katılmış ve yüzlerce insan eylül 1518'e kadar dans etmiş. bunun bu kadar kitlesel olması ve bu kadar yüksek fiziksel enerjiye dayanamayıp ölen yaklaşık 400 kişinin olması da bu olayın "dans vebası" olarak anılmasına neden olmuş. ölen kişilerin bazıları yorgunluktan, felçten ya da kalp krizinden hayatını kaybetmiş. hatta bazı kaynaklar bu dans salgını yüzünden günde 15 kişinin hayatını kaybettiğini yazmış.

    insanlar ölmeye başladıktan sonra bölge konseyi bu salgını durdurmak için müziği yasaklamış. sonra bir grup, bir dağ tapınağına gidip salgının bitmesi için dua etmeye başlamış. ölenlerin sayısı artmaya başladıktan sonra da salgın yavaş yavaş sona ermiş.

    bugün bile bu salgının nedeni bilinmiyor ama çeşitli teoriler ortaya atılmış. bir teori ergot mantarı tüketiminden dolayı ortaya çıkan bir gıda zehirlenmesi olduğunu söylüyor. fakat gıda zehirlenmesi yaşayan insanların dans edebilmesi ya da zehirlenmeye aynı tepkiyi vermesi mümkün olmadığı için bu teori biraz zayıf kalmış. başka bir teori, olayı dini nedenlere bağlamış ve o insanların lanetlendiğini iddia etmiş, bu zaten kendi kendini eliyor. ama en ünlü teori: john waller tarafından öne sürülen, strese bağlı kitlesel histeri. yani herkesin "ülkece kafayı yedik" dediği şey.

    kitlesel histeri, birdenbire birçok kişinin kontrol edilemeyen, dürtüsel, kasıtsız aynı tuhaf davranışları sergilemesi demekmiş. birden birçok insan aynı acayip davranışları sergiliyor ve böyle garip bir durum ilginç bir şekilde hızla ve geniş çapta yayılıyor. bu dans vebasının yaşandığı bölgedeki zorlu hayat şartlarının ve yüksek stresin böyle bir olaya yol açmış olduğu düşünülüyor çünkü bölge insanları sık sık açlık ve hastalıklarla boğuşmuş. bu yüzden batıl inançlar çok yaygınmış ve saçma olan her inanış gibi aynı sonucu vermiş: psikoz. yani: insanın gerçekle hayal arasındaki farkı ayırt edememesi ve gerçeklikten kopması. astrolojiye, çakraya, ruhlara inanan insanlarda olduğu gibi yani. akılla, mantıkla, bilimle ve etikle bağdaşmayan her inanışın sonu budur.

    ben bu olaya tamamen tesadüfen rastladım. sosyal medyanın zararları üzerine bir video izliyordum. videoda tourette sendromu olan çocukları tedavi eden almanya'daki bir doktora, tourette sendromuyla doğmamış olmalarına rağmen aynı touretteli kişiler gibi tikler geliştiren birçok genç hastanın 2019 yılında benzer tarihlerde başvurduğunu söylendi. bu gençler daha önce buna dair hiçbir semptom göstermemiş ama birdenbire gençler arasında bu tür davranışlar artmaya başlamış. durum biraz araştırıldıktan sonra, bu birdenbire patlayan "tourette pandemisi"nin bölgesel değil, global olduğu görülmüş. kaynağı da jan zimmerman isminde, 20 yaşında alman bir genç. bu şahıs kendinde tourette sendromu olduğunu iddia ediyor ve 2 milyon takipçisi bulunan youtube ve tiktok hesaplarında "tourette tiki" olduğunu iddia ettiği garip davranışlar sergiliyor. ama doktorlar zimmerman'da tourette sendromu varsa bile bunun düşük olduğunu, yaptığı garip davranışların çoğunun hastalıktan kaynaklanmadığı ve bunun aslında bir rol olduğunu iddia ediyor. tourette sendromlu kişiler tikleri yüzünden uzun cümle kuramazmış. söyledikleri şeyler de basit ve kısa olurmuş. bu yüzden zimmerman aslında bir sosyal medya fenomeni olmak adına böyle uydurulmuş şeyler yapmış ama çok ilginç bir insan deneyinin ortaya çıkmasına neden olmuş.

    araştırmalar sonucu bu birdenbire tourette sendromu olduğunu iddia eden gençlerin hepsinin bu zimmerman'ı takip ettiği ve bir süre sonra onun davranışlarını taklit ettiği ortaya çıkmış. bu hastaların çoğu sosyal medyayı çok aktif kullanan ve depresyona eğilimli genç kızlardan oluşuyormuş. doktorlar bu gençlerde tourette olmadığını hemen anlamışlar çünkü bunu gösteren semptomlar birdenbire değil, yavaş yavaş ortaya çıkarmış. zaten tedavisinin de birdenbire olması bunu kanıtlıyor çünkü doktorlar bu hastalara "sende tourette mourette yok canım benim" deyince bütün semptomlar yok olmuş ve hepsi bir anda düzelmiş. meğerse bunun nedeni, bu gençlerin sürekli bu videoları izledikten sonra aynı dans vebasındaki gibi taklit etme davranışı yüzünden kendilerinde de tourette sendromu olduğuna inanmalarından kaynaklanıyormuş. eğer bu davranışlara yol açacak bazı tetikleyicileri sürekli kişilere verirseniz bu da bu rahatsızlığın topluluğa yayılmasına yol açıyormuş. buna psikolojide mass psychogenic illness (mpi) deniyor. yani, kitlesel psikolojik hastalık. insanların topluca aynı dürtüsel ve kontrol edilemeyen fiziksel davranışlar sergilemesi.

    şimdi soru şu: sosyal medya, özellikle en tehlikeli sosyal medya uygulamaları olan tiktok, instagram ve snapchat gibi uygulamalar, kitlesel bir psikoza neden olabilir mi? cevap: oldu bile. insan çevresindeki 5 kişinin ortalamasıdır diye bir söz var ya, bu boşuna söylenmiyor. insan, taklit eden bir varlık. bir süre sonra en çok vakit geçirdiği insanlara dönüştüğü gibi, en çok vakit ayırdığı ya da ilgi gösterdiği kişilerin davranışlarını da benimsiyor. ama aynı zamanda sorgulayan da bir varlık. fakat sorgulama yeteneğine ya da doğru soruları sorma kabiliyetine ne yazık ki herkes sahip değil. bu taklit etme yeteneğini doğrudan en net şekilde görebileceğiniz canlılar çocuklardır. çocuklar hep ebeveynlerini taklit ederler. bu yüzden çocuğunuzun kitap okumasını istiyorsanız kitap okursunuz.

    internette bir takım ruhsal hastalıkların normalleştirildiği, buna sahip olmanın çok egzotik hatta "cool" görüldüğü diğer vakalara da sıkça rastlanıyor. internette kendi kendine çoklu kişilik bozukluğu, anksiyete, panik atak teşhisi koymuş, aslında insanlardan sadece ilgi bekleyen bir sürü insana rastlayabilirsiniz. bu hastalıklar gerçekten bazı kişilerde vardır ama muhtemelen sizde yoktur. bu hastalıklara sahip olmadığınız için kendinizi şanslı hissetmek yerine eğer mutsuzluğunuzu böyle hastalıklarla ilişkilendirip kendinizi bu hastalıklara sahip olduğunuza inandırırsanız, o hastalığa ait semptomları geliştirmeye başlayabilirsiniz ve bu çok tehlikeli bir şey. anoreksiya nervoza'nın tumblr üzerinden yayıldığını unutmayın. bu, plasebo etkisinin kötü bir versiyonu.

    internette şu an rastladığınız tüm saçmalıklara ya da gördüğünüz her challange videosuna eğer siz de katıldıysanız, bu toplu psikozun bir kurbanı olabilirsiniz. bir şey ne kadar saçma olursa olsun, fazlaca kişi tarafından yapıldığında birçok insanın gözünde normalleşir ama bazı şeylerin normalleşmemesi gerekiyor çünkü normalleştiğinde birçok kişinin hayatını kötü yönde etkilediği gibi, birçok suçlu için de açık bir kapı bırakabiliyor. özel hayatınızın gizliliği bu yüzden önemli. siz hayatınızın her anını ve özelinizi bütün internet kullanıcılarının ulaşımına açtığınızda bu ilgi arsızlığının oluşturduğu toplumsal psikoza bir katkıda bulunuyorsunuz. içinde olduğunuz sürece de böyle aylarca dans etmenin aslında ne kadar tehlikeli ve saçma olduğunu fark edemiyorsunuz. işte tüm bu saydığım nedenler yüzünden kişilerin benimsedikleri davranışlarla ilgili bilinçli olması gerekiyor. yetişkinler yaptıklarından ve söylediklerinden sorumludur ancak bazen siz de manipüle edilebilir ve kandırılabilirsiniz. bu yüzden hepinize tüm yaptığınız ve paylaştığınız şeylerin bilincinde olmanızı dilerim.

    izlediğim video: https://youtu.be/9oe1mbg9qzu
    jan zimmerman olayının bir analizi: https://youtu.be/3bd0_2ehfsc
hesabın var mı? giriş yap