4 entry daha
  • sabri bey düşünür: "elimi nereye koysam? baldırlardan yukarıya mı çıksam? belden aşağı doğru mu insem? elin hızı ne olmalı?" bu sırada diğer eli hala saç-boyun okşama seansındadır?

    sabri bey, partnerin suskunluğundan cesaretlenip, bilinçaltında kalmış eylemleri gerçekleştirmenin zevkini yaşamaya hazırlanırken, adeta realitenin kalın duvarlarına çarpmıştır bu cümleyi duyunca: "sabri bey ne yapıyorsunuz?" sabri beyin bilinçaltı fantezileri bu kez de mi sekteye uğrayacak?

    halbuki sabri bey bu cümleyi duymayı, işin celallendiği, aletin hedefi bulmasına yakın bir zamanda duymayı bekliyordu. derin bir hayal kırıklığı içinde kendini gerçekleştirmeyi uman sabri'nin dünyası yıkıldı. aynı zamanda bir düşünceler içine dalan sadri beyin aleti de ister istemez sönümlendi ve işlevsiz hale geldi. bir kere düşünme süreci başlayınca, düşünce bir girdap gibi kendine çeker adamı ve pratik uzaklarda kalır; alet de pratik bir şeydir. düşünceden bağımsız iner kalkar, ne de olsa.

    sabri'nin beyni "hemen çıkıp gitsem" gibi durumu idealleştirme, onur meselesi yapma fikirleri üzerinde çalıştı. "yenildik bari, kişiliğimiz koruyalım, bundan sonraki durumlara karşı tek vücut olalım" diyor alttan alta. halbuki tamamen bir yanlış yolda. sadri bey "durun! ne yapıyorsunuz" cümlesini filtrelemeydi ve durumu beyin yerine diğer uzuvlarına bırakmalıydı. ondan sonra iş artık orada kopar mı? sabri uçar mı çakılır mı belli olurdu. sabri bunu yapabilecek medeni cesarete sahip olmadığını kanıtladı hepimize. sabri'ye daha fazla pratik diliyorum.

    not: bu yorum her olayın seks belirlenimli olduğunu iddia freudyan paradigmanın ürünüdür. ben böyle okudum olayı kardeşim.
21 entry daha
hesabın var mı? giriş yap