12 entry daha
  • veraset sistemini değiştirmeye çalışmıştır kendileri. zamanında veliaht olan kardeşi abdülaziz (bkz: sultan abdülaziz) yerine oğlu murat ı (bkz: beşinci murat) veliaht yapmak istemiş, bunun içinde baya bi uğraşmıştır. hatta belki de zamanın ingiltere büyükelçisi stratford canningin ikazları olmasa aklına koyduğu bu işi yapacaktı da. sultan abdülaziz i de libya da prens yapmayı düşünüyordu. zira kendisi kardeşini pek çekememekteydi ve zamanın şartları da abdülaziz den yanaydı. şöyle ki abdülmecit o zaman kadar görülmemiş yenilikler yapmıştı ve bu şekilde de gericilerin düşmanlığını kazanmıştı. azımsanamayacak büyük bir topluluk onun yerine daha muhafazakar olan kardeşi abdülaziz i tahta geçirmeyi düşünüyorlardı. (bkz: kuleli vakası) aynı zamanda kendisi çok çelimsiz biri olduğundan, sultanlarının görünüşüne ve ne kadar heybetli olursa düşman karşısında o kadar güçlü olacağını düşünen tebaasının gözünde de iki metre boyu ile abdülaziz bir adım öndeydi. lakin veraset sistemi başta ingiltere ve mantıklı birkaç vezirin etkisiyle değişmemiştir.. ama hayat birbirinin içinden çıkan etkilerin sonucudur. ölüm döşeğinde abdülaziz i yanına çağırmış olan abdülmecit ona 'birader ben gidiyorum. hakkını helal et. bu lanet olası adamlar ve kadınlarımız bizi biribirimizden koparıp aramıza fesat soktular. her şey için özür dilerim' gibisinden konuşmuş, abdülaziz de 'heybetine rağmen' hüngür hüngür ağlamıştır; ama yılların veliahtlıktan olma korkusunu da asla unutamamış ve annesinin telkinleriyle padişah olunca, gördüğü muameleyi abisinin oğlu murat a göstermekten de geri kalmamıştır. onun zamanında da veraset sisteminin değişmesi yine gündeme gelmiş, murat yerine kendi oğlu yusuf izzettin i veliaht yapmak istemiştir. o yusuf izzettin ki sultan abdülmecit zamanında doğmuş; bir sultan yaşarken şehzadelerden birinin çocuk sahibi olması yasak olmasına rağmen, sultan abdülmecit hem kardeşini affetmiş hem de yusuf izzettin in öldürülmesine karşı çıkmıştır. sonuç olarak murat, abdülaziz in saltanatı boyunca tıpkı amcasının yaşadığı gibi öldürülme ya da veliahtlıktan olma korkusuyla yaşamış, abdülaziz kendisinden habersiz tahttan apar topar indirilip, onu tahta çıkarmaya gelen devlet ricalini kendisini öldürmeye geldiklerini sanıp korkudan hafif sıyırmış, amcası yine kendisinden habersiz öldürülünce de 'bunu benden bilecekler' diye endişelenip iyice kafayı çizmiştir. velhasıl zamanında babası tarafından hemen padişah yapılmak istenen murat, deliliğinden ötürü sadece üç ay tahtta kalabilmiştir. babası tarafından yine hemen tahtta geçirilmek istenen yusuf izzettin ise, tüm bu olayların etkisini asla üzerinden atamamış ve hep öldürülme korkusuyla yaşayarak ve en sonunda bu korkuyla başa çıkamayarak intihar etmiştir. tüm bu gidişat ise, usta satranç oyuncumuz abdülhamit in işine yaramış ve ona 33 yıllık bir padişahlığın önünü açmıştır. ne demişler alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste...

    gökten üç elma düşmüş. biri hikayeyi anlatana, ikincisi okuyanlardan birine, üçüncüsü ise bana.... hımm migros elması mübarek. mis gibi.
90 entry daha
hesabın var mı? giriş yap