6 entry daha
  • arapça gaye(t), son hedef, uç noktası, limit , en son olma, uçta olma. gayya ise cehennemin en derin tabakasında bulunan kuyu (örn. meryem 59. sonra bunların arkasından bozuk bir güruh geldi, namazı ziyan ettiler ve şehvetlerinin ardına düştüler; bunlar da gayya kuyusunu boylayacaklardır. 63. "gayy" cehennemde öyle bir vadidir ki, cehennemin diğer bütün vadileri ondan allah'a sığınırlar.)

    gayya bazı kaynaklarda kuyu olarak bazı kaynaklarda vadi olarak anılmakta, kimi yerlerde dipsiz bir kuyu olarak, kimi yerde de en dipteki cehennem kuyusu olarak bahsedilmekte. üstünden sırat köprüsü geçerken, altta kalan gayyadır. içi ateş ile doludur;
    "sırat kıldan incedir
    kılıçtan keskincedir
    varıp anın üstüne
    evler yapasım gelir

    altında gayya vardır
    içi nâr ile pürdür
    varıp ol gölgelikte
    biraz yatasım gelir..." * (bkz: #8992341)

    incilde de ;
    "all that i have shall go down into the deepest pit: thinkest thou that there at least i shall have rest? deepest pit" olarak gayya örneği verilebilir.

    ama kuyu , fonksiyoneldir. en azından bir zamanlar işlevi olan bir yapıdır. kuytuya benzemez bu yüzden. çukura benzemez . aslında çukur kadar kötüyü anlatmaz. kuytu kadar insana ait de değildir. kuyudan sular çekilir. kuyudan sular içilir. kuyuya ip sarkıtılır, kuyuya kova indirilir. oysa kuytuyu ben yaparım. çukuru ben kurarım. kuyu zaten vardır.

    aslında her kuyunun dibi vardır. kuyu vardır.

    (bkz: kuyu)
    (bkz: kuytu)
    (bkz: çukur)
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap