• "entellektüel, başkalarından daha çok şey bilmediğini daha çok sözcükle anlatan kişidir." - dwight d eisenhower
  • amerikalılar seçim kampanyasında "i like ike" sloganı ile etkilenmeye çalışılırken, menderes hükümetince türkiye ziyaretinde "we like ike" pankartlarıyla karşılanan abd başkanı. habere göre adamı ankara'da yüzbinlerce ankaralı da karşılamış. http://www.gecmisgazete.com/…oster.php?kupurid=6151

    adam da demiş tabi "ikinci evimde gibiyim." o dönemden bugüne değişmeyen şeylerden biri oldu bu ülkede. patronu kendi evindeymiş gibi rahat ettirmek. belki bu güçlü kudretli abilerin yanında yer alır, her dediklerini eksiksiz yerine getirirsem bir gün bizim de küçük bir amerika olmamıza yardım ederler ezikliği. bu siyaset değil, dış politika da değil; teslimiyettir.

    "we like ike"tan "we like oba"ya bu ülke hiç değişmemiş. sadece kendini tekrar eden bir acınası ruh hali.
  • ikinci dünya savaşı'nın en önde gelen generallerinden biri olarak potsdam konferansı sırasında japonya'ya karşı atom bombasının kullanılmaması gerektiğini savunmuş; ikinci dünya savaşı sırasında sovyetlerin nazilere karşı verdiği mücadeleye yardımcı olmak için avrupa'da (abd ve ingiltere'nin açmakta uzun süre isteksiz olduğu) ikinci bir cephenin açılması için bastırmış; sovyet general georgi konstantinoviç jukov ile dostane ilişkiler geliştirmiş; josef stalin'in bile saygısını kazanmış; hatta asker kimliğine rağmen 1950'de başlayan kore savaşı'nın da gereksiz bir hamle olduğunu ve abd'nin müdahil olmaması gerektiğini düşünmüş; henüz üç aylık başkan iken stalin'in ölümünden 40 gün sonra 16 nisan 1953'te yaptığı amerikan tarihinde chance for peace speech ismiyle anılan konuşma ile sovyetlere barış umudu vermiş insanoğlu. fakat ne hikmetse** eisenhower'ın başkanlığı sırasında soğuk savaşı daha da kızıştıracak bir sürü hamleye imza atılmıştır. abd başkanı olarak 1953'te göreve geldiğinde amerika'nın sahip olduğu nükleer silah sayısı binin biraz üzerinde iken, 1961'de görevden ayrıldığında bu sayı 22 bini geçmiş, başkanlığı sırasında kendisinden sonra da 30 bin nükleer silah daha üretilmesini öngören imzalar atmıştır. başkanlığı sırasında cia* ya da ordu eliyle, gizli operasyonlarla iran*, guatemala*, vietnam, endonezya*, küba* ve kongo* gibi ülkelerde hükümetlerin değiştirilmesi için darbe veya ayaklanma yaratma girişiminde bulunulmuş, ikinci dünya savaşı öncesine dek ingiltere ve fransa gibi batılı devletlerin kolonyalizmini eleştiren özgürlükçü birleşik amerika artık dünyada istediği yere müdahale eden, gizli operasyonlar yürüten adeta yeni kolonici süper-güç kimliğini edinmiştir. amerikan emperyalizminin tek sorumlusu ya da kurucusu elbette kendisi değildir, fakat kendisinin döneminde amerika büyük bir emperyalist güç olma yolunda epey adım atmıştır ne yazık ki.

    yine kendisinin döneminde on binlerce amerikalı komünist olmakla suçlanmış, gizli takibe alınmış, fişlenmiş, kimileri işlerinden atılmıştır. 1955'teki bir röportajında nükleer silahların diğer silahlar kadar kullanıma uygun ve hazır olması gerektiğini belirtecek kadar ileri gitmiştir. yine başkanlık yaptığı dönemde, nükleer silah "tabusunun"* yıkılması, yani toplumu nükleer silah kullanmanın o kadar da kötü bir şey olmadığına ikna etmek için özellikle secretary of state john foster dulles'ın girişimleriyle kanalizasyon yataklarının açılması, daha büyük bir panama kanalı açılması ya da ulaşılamayan petrol rezervlerine giden yolu açmak için nükleer bomba kullanılması, hatta kutupları eritmek ya da hava durumunu değiştirmek için nükleer bomba kullanılması gibi akla hayale sığmayacak saçma sapan planlar ve fikirler öne atılmıştır. ağustos 1960'ta, olası bir savaşın ilk 24 saatinde komünist blokun öne çıkan iki gücü olan çin ve sovyetlere eş zamanlı nükleer saldırıyı öngören operasyonel bir planı onaylamıştır. saldırının sonuçlarına dair iyimser tahminler yapıldığında 600 milyon insanın ölümüne yol açabileceği görülmüştür. nükleer silah tehdidi ve insanlığın olası yokoluşu son derece gerçek bir hal almıştır başkanlığı döneminde.
  • general olduğu dönemde nazi kamplarında çalışmış birçok doktorun deneylerini amerika'da sürdürmelerine onay vermiş şahıs.

    bu doktorların savaş suçlusu olduğunu ve bu görev karşılığında ceza almadıklarını da hatırlatayım. doktorlardan birinin ismi hubertus strughold. dachau'da nam salmış bu doktor, deneylerini yahudiler, komünistler, sosyal demokratlar ve homoseksüeller vs üzerinde gerçekleştirmiş.

    yapılan çalışmaları yazmaya elim varmıyor. merak ediyorsanız araştırabilirsiniz.
  • "if all that americans want is security, they can go to prison. they’ll have enough to eat, a bed and a roof over their heads. but if an american wants to preserve his dignity and his equality as a human being, he must not bow his neck to any dictatorial government." (as president of columbia university, speech to luncheon clubs, galveston, texas, december 8, 1949) - dwight d. eisenhower, 34th president of the united states (1953-1961)
  • türkiye yi ziyaret eden ilk abd başkanı.
  • menderes hükümeti döneminde ülkemize gelmiş ve amerika nın kucağındaki yerimizi sağlamlaştırmış olan güzel isimli abd başkanı.

    http://img23.imageshack.us/img23/9229/ikebi7.jpg
  • 1961 yilinda yaptığı konuşmasında military industrial complexten bahsederek günümüzde yaşanmakta olan mücadelenin esas taraflarından birisine işaret etmiştir.

    taraflardan bir diğeri için; (bkz: global sermaye)
  • 4 milyon askeri komuta etmiş 5 yıldızlı bir generale göre ilginç pozları vardır.

    http://goo.gl/xznw0

    şimdi bizim kuvvet komutanlarının aynı pozu verdiğini bir düşünün... elde sigarayla şöyle eller leğen kemiklerinin üstünde... değil 4.000.000, 400 askere bakan tabur komutanını bile nedense düşünemedim bu pozda.

    not: işbu entrydeki ''bizim ordu'', gabon ordusudur.
  • tam adi unvanlari ile dwight d. eisenhower, u.s. army maj. gen. (retired), 34. president of the usa olan bir insandir. asil onemi, ba$kan olmasi degil de, ikinci dunya sava$i sirasinda muttefik ordulari komutani olmasidir. kisa adi "ike". general bradley ve ingiliz general monty* ile iyi dost olup da, emrindeki en onemli adam olan general patton'dan hazzetmemesi ise en buyuk denyolugudur.
hesabın var mı? giriş yap