• simdi efendim bu filmde iki temel sorun vardir. birincisi günlük günesli mekanlarda cinayet islenmesi (pek beklenmez sinemada böyle isikta cinayet) buna tezat olarak basrol hatunumuzun * güvende olmak için sigindigi evim tam bir noir * evi olmasi sebebiyle illaki cinayet beklememizdir. bilinçlidir. beklentilerin ve sinirlarin sonunun geldigi, artik heryerde herseyin olabileceginin söylenmesi içindir. filmde cinayetler özgün degildir,kopyalamadir. yani birer pastichetir. zaten katil de helene yazdigi notta aslinda sanat yaptigini,bunu anlayacagini söyler. postmodernizmin estetik anlayisiyla yani kopyalama yapistirmayla cinayet islemektedir katil. her sey bir seyin kopyasidir artik. ayni postmodernizmin söyledigi gibi.
  • dost bağlardan bi şişe üzüm şırası..
    .....
    uzak değil aramız harita iki parmak çeker
    benim sırtım göl dağına dayalı
    onun sağ yanı gam, sol yanı yama dağı
    yani
    her daim g(öz) g(öze)
    .....

    ..
    onun sevgili(ye) öyküler yazdığı zamanlarda
    pelit okul sıralarında
    ben her daim koynunda rakı şişesi düzene ters adam
    ve ne zaman diyarbekir kalesinden notlar beklesek o sıralarda
    hep kalışımız ders-i martavalda
    ...

    ve hala hayat bitmez bir okulmuşcasına
    şimdi o nöbetçi
    saçları yana yatık,
    elleri cebinde dudaklarında inceden bir ıslık
    ölü bir kenti bekler..
    kent nöbet değiştirmek için beni...
  • baskalarini taklit etme hastaligi olan insan.
  • 1995 yapımı başrollerinde sigourney weaver ve holly hunter'ın oynadığı film.
    http://www.imdb.com/title/tt0112722
    zamanında izlemiş ve pek beğenmiştim. izlediğim günden beri tekrar izlemek için yanıp tutuşurken imdadıma digiturk yetişti.
    tekrar izleyene dek hep bu film neden ünlü olmadı diye merak ederdim, dediğim gibi pek beğenmiştim zamanında.
    çekildikten (gösterime girdikten) 20 yıl sonra tekrar izleyince anladım neden ünlü olmadığını, o kadar da güzel bir film değilmiş. sadece holly hunter'ın sakin oyunculuğu iyiymiş, sigourney weaver'ın ve diğer erkek oyuncuların idare ettiğini düşünüyorum. hele katil rolünde oynayan adam abarta abarta bir hal olmuş.
    klasikleşmese de olur bir filmmiş yani.
  • copycat insanları aynı zamanda iyi de birer casus olurlar ki, kimse farketmeden milletin envai çeşit ıdısını dıdısını araştırıp bulurlar böylece. sonra da "aa zevkler benzemiş" derler çaktırmadıklarını sanarak. insanların eşyalarının aynısını alarak, arkadaşının odasının bir imitasyonunu kendi evlerinde yapabilirler mesela, ya da bir arkadaşının zevkini/hobisini edinerek bu olayı senelerdir yaparmış gibi konuşabilirler. hatta ve hatta başka bir arkadaşının tikini veya bir takınıtısını bile çalabilirler. ama sanırım bunların içinde en kötüsü; insanların düşüncelerini, fikirlerini, tasarılarını, bilgi birikimlerini çalmalarıdır.

    hep nefret edilirler bu yüzden de. ama tabii bu düşüncelerin, zevklerin çalıntı olduğunu bilmeyen insanlar neden nefret etsinler ki onlardan? dimi ama?
  • sağır çocuklara çeşit oyunlarla dil becerilerini geliştirme imkanı sunan bilgisayar uygulamasıdır. çocuğun bileklerine bağlanan iki ivmeölçer ve ellerine giydirilen farklı renkte iki eldiven ile sistem çocuğun işaret dili ile yaptığı hareketi algılar, bu sayede çocuk işaret diliyle yapacağı basit komutlarla oyunun kahramanı iris’e yardım eder. komutu yapamazsa, sistemden yardım alır ve işaretin doğrusunu öğrenir. üstelik oyunun iris adındaki kahramanı da olsa da sevsek cinsinden bembeyaz bir tüy yumağı.
  • enteresan bir sigourney weaver filmi, bu sefer değişik bir tür korku denemişler: agorafobi. ayrıca gerçek katillerin işlediği cinayetlerin aynılarını işleyen bir copycat mevcut. sırf 1995 yılı pc'lerini görmek için bile izlenebilir. güzel paint işleri dönmüş filmde.
  • saçları gibi her zaman karışık\dağınık, konuşurken bile sessiz\sedasız, çok şey bilen\her şeyi bilmek isteyen, küçüklüğünden beri yıldız haritalarıyla, evrenle ilgilenen, ama bu arada da miskinlikten ve uykudan vazgeçemeyen, içki içip oynamayı ve 'sevgi'yi sevmeyi seven ama okuduğu elektronik mühendisliğini pek sevmeyen, zekaca en büyüğümüz, yaşça en küçüğümüz. kardeşim. abiliğin güzel bir şey olmasının sebebi.
  • klonlanmis kedi. cc olarak adlandirilmistir ve bir diger açilimi da carbon clone'dur.
hesabın var mı? giriş yap