çalıkuşu

• ilk kez 11, 12 yaşlarımda bir gecede okuyup bitirdiğim reşat nuri romanı. aynı zamanda tam metin olarak okuduğum ilk romandır.
  şu 24 yaşımda uzun yılların ardından tekrar okuma istediği duyup birkaç gün içinde bitirdim. her iki okuyuşumda da bana muazzam duygular yaşattı. evlat edinmeye karşı duyduğum o müthiş istek nerden dallanıp budaklandı bugün hatırladım. muhakkak ki bu kitap tohumlarını ekti ta onlu yaşlarımın başında.
  üniversitede rus edebiyatı üzerine eğitim almış özbek bir hocam vardı en sevdiği romanın çalıkuşu olduğunu hep dile getirirdi. onca dostoyevski, tolstoy, çehov, lermontov, gogol eserini elinin tersiyle iterdi. gorki'yi saymıyorum bile pek bir edebi değeri yoktur zaten gorki'nin.
  bence kitabın en etkileyici yanlarından biri reşat nuri'nin, romanın anlatıcısı olan kadın karakterin ruhuna bürünüp okuyucuya yazarın bir erkek olabileceğini hiç düşündürtmemesidir. çok acayiptir ki bütün o tasvirlerle romanı resmen bir film gibi izleyebilir, feride'nin duygularını ta derinden hissedebilir ve hatta onunla birlikte köy köy dolaşıp bütün bu deneyimleri siz de yaşayabilirsiniz. okuyun okutturun. daha ziyade kadınların ilgisini çeken bir kitap ama erkeklerin de mutlaka okumasını dilerim.