• bulaşma denmesin bulaşı denmesin tamam transmisyon olsun, hatta isterseniz sunny side up deyin ama bulaş demeyin gözünüzü seveyim. sikerler öyle tıbbi terminolojiyi. dilbilimsel açıdan yanlış, kulağa kötü geliyor, iğrenç bir şey. ne güzel virülans, patojen, damlacık yoluyla, immün falan derken varoş gibi araya “bulaş” sıkıştırıvermek? literatüre kim soktuysa kendisine kırgınım.
  • corona virüsünün gündem olmasıyla bugünlerde daha sık duyulmaya başlanan bir kelime. hatta ttb'nin konu ile ilgili bilgilendirme yazısında da bulaşmanın yerine kullanılmış.
    ancak bulaşın isim olarak kullanımı türkçe dilbilgisi kurallarına uymuyor.
    bulaş, bulaşmak fiilinin mastarsız hali. isim olarak kullanılacaksa -ma veya -ım eki getirilerek bulaşma veya bulaşım olaral kullanılmalı. ya da -ı ekiyle bulaşı da denilebilir. tıpkı koş-ma, koş-um, koş-u kelimelerinde olduğu gibi.
    yeni kelime türetmek güzel birşey. türkçe zaten buna müsait. ama madem dilimiz matematik gibi diyoruz, o zaman kuralına da uyduruverelim.
  • sayesinde ekşi sözlük'te seviyenin ne kadar düştüğünü gördüğüm kelime.

    ---okuduğumuzu anladık mı---

    1- (bkz: #106314282) entry'siyle örnekler veriyorum. bu örneklerle bir kelimenin hem fiil kökü hem de isim olmasının mümkün olduğunu gösteriyorum: savaşmak-savaş, güreşmek-güreş vs. dolayısıyla bulaş sadece fiil kökü değildir, isim olarak da kullanılabilir diyorum.

    2- (bkz: #107176024) eleman verdiğim örneklerin nişanyan sözlükten kopyalanmış etimolojik analizini yazınca benim iddiamı çürüttüğünü sanıyor. oysa yazdıklarında iddiamı yani fiil-ad sesteşliğini çürüten hiçbir şey yok. tam aksine sava- (savaş) örneği ve küre- (güreş) örneği iddiamı bire bir destekliyor çünkü bulaş ismiyle bulaşmak fiili aynen böyle türemiş.

    esas ilginç olanı bu entry'nin çok tutması. "şimdi kendisini kırbaçlayacağım" diye başlayan bu entry'yi okuyan, bir zamanların kutsal bilgi kaynağında neden böyle seviyesizlik yapıldığını sorgulamayan ergen sözlük yazarlar elbet bu entry'nin üstteki entry'deki hiçbir şeyi çürüttüğünü idrak edecek kapasitede de değil.

    3- (bkz: #107440406) üslubuna uygun bir üslupla karşılık vererek entry'sinin ofsayta düştüğünü gösteriyorum. yukarıdaki kırbaçlı entry'ye hayran olan ergenlerin buradaki inceliği kavradığını zannetmiyorum çünkü o analojiye kafa yormak gerekir. kendi önyargısını besleyen uzun entry'yi okuyup anlamadan şükelalamaya benzemez.

    4- (bkz: #107512184) neyse ki elemanımız, kuyruğundaki ergenler kadar kötü durumda değil. ofsayta düştüğünü anlamış:

    - öyle bir kelime türetilemez demedim, türetilirse o anlama gelemez dedim

    diye kıvırmış. onu da tartışacağız. esas problem şu: benim entry'm kelimenin hangi anlama geleceğine dair değil türetilip türetilemeyeceğine dairdi. eleman ise o entry'ye seviyesizce nazire yapıp başka bir şey anlatıyor. onu tekrar not düşelim.

    entry'sindeki "matarasına su koyduğumun cahilleri" hitabı ise 2012 sonrası ekşi sözlük yazarları açısından çok süper bir laf oturtma. müthiş yaratıcılık örneği. kanzuk açısından hiçbir problem yok; zaten sözlüğü bu hale getiren de kendisi.

    5- (bkz: #107551048) bu entry'mde lafım yazarın kendisine değil onu ve onun gibileri bir zamanların kutsal bilgi kaynağına doluşturanlaraydı. eleman genç ve heyecanlı olduğu için bunu da dil tartışmasının bir argümanı sanmış.

    görüleceği üzere bulamakla hastalık bulaşması arasındaki bağlantıyı kuramaması dışında kendisine yönelik bir iddiam yok. zaten elemanın son kıvırmasından sonra mesele böyle bir kelimenin türetilebilip türetilemeyeceği meselesi olmaktan çıktı. bunun bir isim olarak türetilebileceğini kabul etti. mecburen kendisini, bu anlamda türetilip türetilemeyeceğine kilitledi.

    sözlük eleştirim ise aynen geçerli: kanzuk allah seni bildiği gibi yapsın.

    6- (bkz: #107565897) sözlüğe yönelik eleştiriyi kendi üstüne alarak kahramanlık tasladıktan sonra uzun uzun açıkladığı mesele şu: bula- fiilinden bulaş kelimesi türetilebilir ama o kelimenin hastalıkların yayılmasını ifade etmemesi lazım. başka anlamlara gelmesi lazım.

    genç sözlükçüler de kendi önyargılarını (bulaş diye bir kelime olmaması gerektiğini) uzun uzun savunduğunu algısıyla yazarı şükelaya boğmuşlar. o kadar boğmuşlar ki entry debe'ye girmiş.

    debe listeleri bir ara çok aşağılık entry'ler prim yaptığı için iptal edilmişti. ana avrat küfredenler, başlığı açan entry'ye laf sokan ikinci entry'ler debe'ye girip duruyordu. kusuru, sözlük yazar ortalama profili yerine debe algortimasında arayıp güya düzeltmiştiler ama işte sonuç ortada.

    "şimdi kendisi kırbaçlayacağım", "matarasına su koyduğumun cahili" gibi ifadeler kullanan eleman bu defa "bak bilimsel tartışma böyle yapılır" diye aklısıra edep öğreterek benim iddiama temas etmeyen paragraflarca yazı yazıyor. mantık biliminde buna korkuluk safsatası denir. sözlüğe rastgele doluşturulmuş elemanların kavrayabileceği bir şey değil. ciddi okuryazarlık gerektirir.

    zira benim iddiam bulaş'ın fiil kökü olmayacağı, isim de olabileceği idi. verilen örnekler de buna dairdi. bulamak fiiliyle virüsün bir kişiden öbürüne geçmesi arasındaki irtibatı bulamamak ayrı bir tartışma konusu. ona aşağıda değineceğim.

    bu eleman ise bana karşı argüman olarak bulaş şeklinde türeyen ismin hastalık bulaştırma anlamına gelemeyeceğini savunmuş. yani konu saptırmaca.

    7- (bkz: #107551048) daha fazla uzatmamak adına yazdığım son cevap.

    bulaş diye bir fiil de isim de olabileceği konusunda mutabık olduğumuza göre tartışma çoktan kapanmıştır. gerisi demagojidir, korkuluk safsatasıdır.

    bulamak fiiliyle virüslerin bir kişiden başkasına geçmesi arasında bağlantı olduğunu anlatmak zorunda olmak bir yandan komik bir yandan da zul... bulamak fiili bugün "bulgaristan" dediğimiz devleti kuranların bile sıfatı (bulğar=bular) olmuş, 1300 yıllık son derece geniş anlamlı bir fiil ve "virüs" gibi modern çağ kavramını bu kelimenin etimolojisinde bire bir örnekle aramanın ne kadar mantıklı olduğu da eleştirilebilir. fakat neyse ki öyle bir yükümlülüğüm yok çünkü bu konuda karar makamı o dili konuşanlardır.

    bulaş kelimesi türetilebilir bir kelime olduktan sonra hangi anlamda kullanılacağına ne ben karar verebilirim, ne bu eleman karar verebilir ne de türk dil kurumu profesörleri karar verebilir. dil toplumun malıdır. mesleki terminoloji o mesleğe sahip çıkanların malıdır. hangi kelimenin zamanla hangi anlama geleceği zaman içinde belli olur.

    bu konuda pek çok örnek vermek mümkün: örneğin balıkla beslenen kuşa balıkçıl, etle beslenenlere etçil, otla beslenenlere otçul denir yani -çil eki beslenme odaklıdır ama insancıl kelimesi de tutmuştur ama -çil eki o anlamda kullanılmamıştır.

    türkçe konuşan insanların da bulamak fiiliyle kişiden kişiye virüs geçmesi arasındaki bağlantıyı kuramayacak durumda olduğunu sanmıyorum ama illa kuracaklarını kimse iddia edemez. asla kuramayacaklarını hiç kimse iddia edemez.

    dediğim gibi örnekler çoğaltılabilir. buna itiraz edilse bile apayrı bir tartışma konusu olur. esas "bilgi meselesi" olan mesele bulaş'ın sadece fiil kökü olmadığı meselesidir. gerisi toplumsal anlamda konvansiyonel bir meseledir ve bu konudaki tartışma elemanın tribünlere oynamasından ibarettir. ve tabii daha fenası, tribünlere oynamanın ve seviyesizliğin sözlükte epey prim yapmasıdır.

    muhtemelen popülizmden uzak bu entry de çok tutmayacaktır hatta belki elemanın entry'si debe'yi de aşıp haftanın en beğenilenleri'ne girecektir. hiç şaşırmam ve hiç sıkıntı yok.

    sözlük, en iyi entry tasdik makamı değildir. en "beğenilen" entry'leri kaydetmektedir. ve bu işlevi de, 21 yıl öncesinden günümüze kadar muhafaza entry'ler de esas şunu göstermektedir: toplum nereden gelmiş nereye gitmiş. sözlük ne imiş ne olmuş.

    bu vesileyle çok ilgimi çeken bir hususu da not düşeyim: "sabit fikirli gençlik"... bunun aslında bir oksimoron olması gerekir. hemen hemen her çağda, her toplumda yaşlılar daha sabit fikirli gençler ise daha açık görüşlü olur, yeniliklere yaklaşımları esnek olur. fakat ekşi sözlük üzerinden de gözlemlendiği üzere, ön yargısına sıkı sıkı sarılan "sabit fikirli" bir gençlik yetişiyor ve bu toplumun geleceği için en büyük tehlike. ne tür toplumlardan bilim çıkmaz derseniz işte tam da böyle bir toplumun geleceğinden bilim çıkmaz.

    son söz nasrettin hoca'dan gelsin: (bkz: #25931025)

    debe editi: sözlükte küfürbazlığa, seviyesizliğe prim verilmediği için teşekkür ederim. bu vesileyle özetin özetini geçeyim ki millet "bulaş" taraftarları kazandı zannetmesin:

    bulaş kelimesi önerilen anlamı bulmayabilir. iticidir, kulağı tırmalamaktadır vs... benim bunlara itirazım yok. sadece böyle bir türemeye dil elverir diyorum. olay bu. gerisi toplumsal kabul meselesi. hiç tutmayabilir. başka bir anlamda tutabilir. o başka bir mesele ve ben ona girmedim. girmek de istemiyorum. o konuda fikri olanlarla yani bulaş kelimesi sevmeyenlerle problemim yok.
  • kırk yıllık bulaşma son zamanlarda "bulaş" oldu.farklı olmak için mi dikkat çekmek için mi kullanıyorlar anlamış değilim ama "bulaştı" demek yerine "bulaş oldu" demenin mantığı nedir anlamadım.tuhaf
  • saldırı altındaki dilimiz: " türkçe "

    günümüzde yaşadığımız virüs salgını ile birlikte özellikle medyada kullanılan bir tabir görüyoruz: bulaş!
    bulaşıcı hastalık demek imiş.

    kelimeye bakalım önce;

    bula= kelime kökü'dür.

    eski türkçede bulga şeklinde var olan bir kelimedir.

    daha sonra ise fiilden fiil yapım eki olan " ş " ile birleşerek " bulaş " hâlini almıştır.
    görüldüğü üzere kelime hâlâ daha bir fiildir ve ismin yerine kullanılamaz!

    lâkin türk dil kurumu geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama ile bu kelimeyi " yadırgatıcı " olarak nitelendirmiş ve üzerinde fazla kalmadan geçiştirmiştir.

    üstelik açıklamanın devamında " bulaşı ya da bulaşım kullanılması daha uygun olurdu " şeklinde de şaşkınlıkla okuduğum bir cümle daha vardır.
    peki ama bu kullanımlara karar verecek olan kimlerdir?

    türkiye futbol federasyonu mu?

    evet, bulaş yerine bulaşı çok daha uygun olurdu.
    ( bula - ş - ı )

    burada en sondaki " ı " sesi hâlihazırda fiil olan kelimeyi isimleştirecekti ve enfeksiyon yerine kullanılan çok daha güzel bir kelimemiz var olacaktı!

    evet ama bu yapıyı kurmak ve bildirmek ekşi sözlük yazarlarının değil türk dil kurumu'nun sorumluluğundadır.

    görüldüğü üzere her kafadan bir ses çıkmakta ve bazı kesimler tarafından verilen tutarsız örneklerle " bulaş " kelimesi savunulmaktadır.
    meselâ bir örnek:

    gir - iş: buradaki " iş " eki fiilden isim yapar ve bulaş kelimesi ile bir alakası yoktur.

    örnek cümle: " metnin giriş kısmı çok iyiydi. "

    gelelim bulaş kelimesine:

    bula - ş: buradaki " ş " eki işteşlik bildiren fiilden fiil yapım ekidir.

    eklerde sadece görüntü olarak benzerlik olabileceğine dair yukarıdaki örneği devam ettireyim:

    gir - i - ş : fiil kökü + yardımcı ses + fiilden fiil yapım eki.

    örnek cümle: " erkenden gitmek için hemen işe giriştiler! "

    görüldüğü üzere iki kelime de " giriş " şeklinde yazılmasına rağmen ilki isim ikincisi fiil olmuştur. çünkü aldıkları ekler yapı itibariyle farklıdır.
    işte bulaş kelimesi de fiil hâlde kalmıştır ve ismin yerine kullanılamaz.

    oysa bulaş kelimesinin, 1800'lü yıllardan itibaren şemsettin sami ve namık kemal gibi isimlerin başlatıp mustafa kemal'in kesin bir emirle sürdürdüğü " dilde sadeleşme hareketleri " bağlamında günümüzde dönüm noktalarından birisi olmasını beklerdim ben.

    kurum, sert bir dille gerekli açıklamayı yapmalı ve gerekirse tüm siyasî partilere ve medya organlarına bu konu hakkında yazılmış bir makale göndererek " bulaş " kelimesinin kullanılmaması yönünde bir dilekte bulunmalıydı.

    bu kelime belki de bir milat olmalı ve günümüzde gittikçe bozulan türkçeyi kurtarma çabaları yeniden alevlenmeli idi.

    türk dil kurumu, " yaygın kullanım " unsurunu gerekçe göstererek kelimeleri sürekli değiştirir iken " bulaş " kelimesinde sınıfta kalmıştır.

    şöyle bir örnek cümle vereceğim;

    " yarınki gazetede çok güzel bir söyleş yayımlanacak. "

    olmadı değil mi?

    lâkin bugün bulaş kelimesini kullananların yarın da söyleşi yerine söyleş tabirini kullanmayacaklarının garantisi yoktur!
  • meslek mensubu tarafından kullanılıyorsa doğrudur denilemeyecek kelime. bu memlekette 30 yıllık hukukçu olup "yönetmenlik" diyen adam var.
  • bir konu hakkında çok bilgi paylaşmak iyidir ama bir tartışma sırasında karşısındakinkn argumanıyla ilgisiz olan argümanlar sürerek havaya girmek ergenlik belirtisidir ve bu tavır tartışmada gayet net bir eksiklik olarak vurgulanır. nitekim sürekli devam etmektedir. bir sonraki tartışmada bulaş kelimesinin geçtiği makalelerin bibliyografyasını çıkarıp tekrar "fikir değil bilgi sahibi olmak" diye havalara girmesi mümkündür ama atladığı husus şudur ki ilk entry'sinden son entry'sine kadar anlattıklarının hiçbiri bulas diye ad olamayacağını göstermemekte, tam aksine kanıtlamaktadır.

    daha da içler acısı olan, bu kelimeye tüm gücüyle karşı koyan bu tipin heyecanla aksi görüştekilerk "kırbaçladığı" iddiasıyla entry girip başı sıkışınca "bilimsel konular şöyle konuşulur, böyle danışılır" diye yetişkin taklidi yapması.

    karşısındakine cahil diyen, idrak yolları kapalı diyen ve daha bir çok seviyesizliği ifade eden bir tip "benim seviyem böyle tamam mı" dese anlarım ama olgun insan taklidi yapması çok sakil durmuş.

    velhasıl benim izahtan vareste sayarak açıklamadığım sava(ş)-bula(ş) analojisiyle bulaş isminin türetilebildiğini kanıtlayan, son entry'sinde de bunu açıkça ikrat eden küçük dostumuza teşekkür ederim.

    tek problemi bulaş şeklinde türetilen bu kelimeye virüs transferi anlamını yakıştıramaması.

    sen kullanma zaten yavrucuğum. kelimenin morfolojik doğruluğunu kanıtladın. ben örnekle yetinmiştim, sen tüm safahatini yazarak türetmenin doğruluğunu kanıtlamışsın.

    meselenin semantik yönüne o dili konuşanlar ve o jargonu kullananlar karar verecek zaten. sen ikna olmasan da olur.
  • uyduruk kelime.

    infection > bulaşma: virüsün başka bir insana geçmesi
    infectivity > bulaşım: virüsün başka bir insana geçme kapasitesi
  • bu kelimeyi kullananların allah belasını versin. birisi götünden bir element uydurdu, bir süre sonra da herkes kullanmaya başladı. bulaş ne ya?

    artık cümle içinde "bulaş" kullananlarla ben de böyle konuşacağım:

    bulaş devam ederse acil servisler dolabilir diyorsunuz, doğru. ama bulaş kelimesini kullan devam ederse aciller dol da olabilir, olaya bu açıdan baktınız mı? mesela ben birazdan yemeğe çıkacağım, yeterince yersem doy olabilir. sonra da bir kitap alırım çünkü oku da önemli. günün sonunda da ağzınıza dikkat edin çünkü benden o bölgenize doğru ciddi sıç riski var.
  • doğrusu olan "bulaşma riski" yerine, "bulaş riski" deyince bir anda tıp akademisyeni rozeti takıyorlar.
    tanım: uyduruk kelimedir.
hesabın var mı? giriş yap