• konu...........................8/10
    senaryo........................9/10
    oynanabilirlik................10/10
    müzik.........................8/10
    grafik.........................8/10
    mekanlar......................6/10
    problemler....................8/10
    final...........................4/10
    piksel avı.....................hayır
    inventory bağımlılığı........hayır
    yaratıcılığa açık.............hayır
    genel..........................8/10

    firma : revolution software
    çıkış yılı : 1996
    platformlar : pc, playstation

    tam bir efsane. 1990 yılında arkadaşlarıyla yediği bir yemek esnasında, muhabbetin bir şekilde tapınak şovalyelerine gelmesi üzerine, bu efsanenin bir macera oyunu için çok zengin bir materyal barındırdığını düşünen charles cecil ve ekibi tarafından üretilmiş; monkey island, grim fandango ve syberia gibi efsanelerle birlikte anılan tarihin en çok oynanan oyunlarından biri.

    turistik bir gezi için paris'te bulunan yeni yetme kaliforniyalı avukat george stobbart ile la liberte gazetesi için fotomuhabirlik yapan fransız dilber nico collard'ın başından geçenleri hikaye edinen point-click tarzı br macera oyunu. macera, george bir kafede otururken akordeonlu bir palyaçonun bir müşterinin çantasını çalıp kafeyi havaya uçurmasıyla başlıyor; içerisinde suriye, irlanda, ispanya'nın olduğu bir çok ülkede devam ediyor.

    oyun genel olarak kolay oynanabilir bir önyüze sahip, ekranda piksel avı yapmak zorunda kalmıyorsunuz. inventory'e oldukça bağımlısınız ve çizgisel bir hikaye akışı üzerinden ilerliyorsunuz. bu kısıtlara rağmen karakterlerin başarılı çizilmiş, bulmacaları zevkli ve devrine göre devrimsel sayılabilecek bir oyun.

    2009 yılında oyunun nico ile oynanan bölümleri eklenen director's cut versiyonu da çıkmıştı.

    (bkz: george stobbart)
    (bkz: nico collard)
    (bkz: andre lobineau)
    (bkz: inspector russo)
    (bkz: khan)
    (bkz: flap & guido)
    (bkz: montfauçon)
    (bkz: jacques marquet)

    ---
    todryk: sen kimsin?
    george : diyelim ki gerçeğin ve adaletin hizmetinde çalışıyorum.
    todryk: çok şükür, ben de seni polis sanmıştım.
    ---
    george : bir fransız için çok iyi ingilizce konuşuyorsun
    nico : teşekkürler, sen de bir amerikalı için çok iyi ingilizce konuşuyorsun.
    ---
  • revolution software, 6. oyunda bizzat karakter olarak yer almak isteyenler için açık arttırma açmış [bu uygulama ilk olarak broken age'de denenmişti sanırım]. şu anda 1.100 gbp'de, bakalım ne kadar yükselecek?

    https://www.platinumandlight.com/…ion=showlot&id=25
    https://mailchi.mp/…or-android-6037103?e=ff82348281

    bu arada charles cecil; "sıradaki oyunumuz broken sword 6 olacak demiyoruz ama bu açık arttırma broken sword 6 için!" diyor. yani gizlemeyi hiç beremediklerinden de belli olduğu gibi sıradaki oyunları broken sword 6 olacak =)
  • pc tarihindeki en baba icon adventure'lardan biri, belki de en babasi. mukemmel animasyon kalitesi ve bir tablo edasiyla cizilmi$ backgroundlar, kurgu ve seslendirme olarak bugune kadar kendine en cok oha dedirten adventure oyunlarindan biri olmu$tur.
  • rovolution software adlı ingiliz manşeli firma tarafından 1996 yılında virgin interactive tarafından dağıtımını yaptığı şahsi kanaatimce adventure tarihinin en kaliteli oyunudur.

    oyun kahramanımız george stobbart'ın şu sözleri ile açılır: 'bu milenyumun sonu,paris'te sonbahar,aşk,hüzün ve ölüm'.
    sözlerin ardından kahramanımız ile ilk kez karşılaşırız bistro cafe'nin garsonu tarafından kendisine kahve servisi yapılırken.ardından şapkalı,gözlüklü elinde evrak çantası taşıyan yaşlı bir erkek peyda oluverir.garson ile çarpıştıktan sonra içeri girer.george kahvesini yudumlarken yanına bir palyaço yaklaşır elindeki akordeon ile. sokaktaki masaları (ve pek tabi george'u)geçerek hızla içeri dalar,yaşlı adamın çantasını kapar ve yerine kendi akordeon'unu koyarak cafeden uzaklaşır.birkaç saniye sonra şiddetli bir patlama gerçekleşir.cafe yerle bir olmuş,george kendini enkazında altında bulmuş,yaşlı adam ölmüş ve neo-templar'ların sırları gün ışığına kavuşmak üzeredir.

    bundan sonra zengin,hayat konusunda hiçbir kaygısı olmayan george stobbarto koca burnunu gereksiz işler 'e sokar,afet-i devran, la liberte gazetesi, free foto-journalist'i nicol collard ile tanışır,tapınak şövalyelerine kadar uzanan bir gizemi açığa çıkaracak,dünya'nın çeşitli yerlerinde kostümlü katillerce işlenmiş bir dizi cinayeti aydınlatacak,irlanda,suriye,ispanya,paris gibi pekçok ülkeyi gezecek,sizi kah güldürüp kah ağlatacak (villa de vosconcellos,yaşlı leydi,asırlardır kayıp olan iki küçük çocuğun bulunşu),derin devlet dini gruplar ilişkisine hafiften dokunacak, nihayetinde hayatınızın en güzel deneyimlerinden bir tanesini tattıracaktır.

    akıllıca yazılmış dialogları ,sağlam kurgusu,barrington pheloung tarafından hazırlanmış kusursuz müzikleri,kusursuza yakın seslendirmeleri (bkz: rolf saxon),sizi içine alan kendine has melankolik atmosferi ile adventure gibi adventure diyebileceğiniz klasik.
  • revolution software'in, twitter hesabında 6. oyunun yapımına başlayacağının sinyallerini verdiği, ve hatta hayranlara fikir danıştığı adventure serisi:

    https://twitter.com/…bot/status/1131511091425677312
    https://twitter.com/…bot/status/1136946917290795014
    https://twitter.com/…bot/status/1136537463369936897
  • revolution software tarafından 1996 yılında çıkan pc adventure oyunlarının lionel messi'si , mozart'ı , arşimet'i , ısaac newton'u diyebileceğim devrim niteliğinde ve zamanının çok ötesinde bir pc oyunu. içlerinde en iyi macera oyunu ödülü dahil 6 ödül almıştır.

    oynanış , diyaloglar , bulmacalar hepsi enfes. bahsettiğimiz yıl bundan tam 26 sene önce. türkiye 'de daha internet erişimi geleli 3 sene olmuş , ülkenin %99.9'unda internet daha yok.

    beşiktaşta bir cd oyunu satan ufak bir bilgisayarcıdan alıp oynayıp hayran kalmıştım. o zamanlar bitirememiştim ama bulmacaları çözmek diyalogları anlamak hem ingilizcemi geliştirmişti hemde bir oyunda kendin okuyarak konuşarak keşfetmenin verdiği haz inanılmazdı. şuan oyunun longplayinin 8 saatte bitirilebildiğini youtube'da gördüm . bu o yıllar için çok uzun bir süre zira oyun açıklaması olmayan ve oyunların kısa sürdüğü yıllar da bir oyunu bitirmek aylar alabiliyordu . google translate gibi birşey şansta yok tabi. tek tek bilmediklerimizi sözlükten bakıyoruz tam emek var emek durumu. sonra seri broken sword 5'e kadar devam etti. broken sword 2 'de en az ilki kadar iyiydi oynamyanlara tavsiye ederim steamde de indirimde.

    (bkz: broken sword 2)

    benim gözümde adventure oyunları tarihinde bu oyuna eş değer 5 tane adventure oyunu vardır sadece .

    (bkz: monkey island)
    (bkz: sanitarium)
    (bkz: full throttle)
    (bkz: the dig)
    (bkz: leisure suit larry 7)
  • her yaptigi oyunda tam kivaminda bir mizah orani tutturan revolution software in artik coktan efsane statusune erismis basarili oyunu.

    atmosfer acisindan esine zor rastlanir bir oyun olmasina ragmen daha onceki revolution yapimlarinda varolan "oynayandan bagimsiz dinamik sehir" tarzi yoktur pek. mesela lure of the temptress veya beneath a steel sky oyunlarinda npc ler surekli bir yerlere gider, alisveris yapar, birileriyle konusur vesaire ama broken sword da genelde npc ler sizin onlarla konusmanizi ve gerekli seyleri yapmanizi bekler durur. ayrica zorluk seviyesi ortalama bir adventure kadardir ozellikle insanin saclarini agartan beneath a steel sky daki link ornegini ele alirsak. turk filmlerini andiran bazi yanlari da mevcuttur, mesela ingilizce konusan ve fransizca anlamayan biri olarak kendimizi "fransiz polis sefi" olarak tanitabiliriz, kimse de "ulan sen nasil fransizsin?" demez.

    tum bunlarin yaninda gercekten devasa bir konusu vardir, tapinak sovalyeleri uzerine ortalama bir kitaptan alacaginiz butun bilgileri bu oyunu oynayarak alabilirsiniz. muzikleri (cd den alip wav dosyasi olarak dinliyorum su an) tam anlamiyla usta isidir (ozellikle install sirasinda calan muzik). el cizimi mekanlar da harika bir atmosfer olusmasina yardim eder. telefonda konusurken bile erotizmin dibine vuran sesiyle nicole karakteri cok basarilidir. tapinak sovalyeleri'nin tarihini adim adim ogrenirken oyunun nasil aktigini anlamaz bile insan.

    ve arto. bana gore oyunun acik ara en yarici karakteri bu sahisa anlamsiz bir sempati hissediyorum 10 kusur yil once ilk oynadigimdan beri. suriye'deki o muhtesem kebap saticisindan bahsediyorum. bu emekci ve gonullerin fast food trostu harika kisi uzerindeki tam boy ingiliz bayragiyla "buy kebaaab" "buy kebab?" "mmm kebab good" diye bagirir durur borazan gibi sesiyle (bu tarz size de yabanci gelmedi degil mi? hani turistik yorelerde... ehem neyse sosyolojik tespitin yeri degil bu parantez ici). hijyende avrupa standartini yakalamis arto'nun seslendirmesi ve genel olarak tavirlari son derece muthis, ikinci oyunda da yer verselerdi keske.

    genel olarak son derece kolay bir oyun, bulmacalar daha onceki revolution islerine gore daha basit tutulmus, oynayanlarin cidden takildiklari sadece iki yer oluyor, bunlardan biri kecili bolum (serrefsiz hayvan) digeri de tuvalet fircali bolum. tuvalet fircasini bulmak gereken bolumde takilmanin sebebi oyunun genel gidisatindan farkli olarak bulundugu yeri birkac defa incelemeniz gerekmesi, eger bir defa bakarda gecerseniz ("buy kebaaaab") bulamiyorsunuz. kecili bolumde gereksiz bir aksiyon isi, biraz daha genis dusunurseniz bulabilirsiniz.

    oyunda olmek mumkun ve hatta cok olasi oldugu icin bol bol save alin. ozellikle sonlara dogru. her halukarda ikincisinden cok cok daha iyi bir oyun, en iyi adventure olmaktan uzak olsa da (cunku gercekten basit bulmacalar var, zorlamiyor insani) "en iyi atmosfer butunlugu olan adventure lardan biri" olabilir rahatlikla. ha bir de bu oyundaki khan karakteri ikinci oyunda easter egg olarak karsimiza cikiyor huzunlu bir sekilde. detaylar icin;(bkz: #12844107)

    eger sonlara dogru olurseniz (tren bolumunde mesela) simdiye kadar gordugum en karamsar demo'lardan biri geliyor. en azidan bir kere olun bu noktada. bana hak vereceksiniz.

    gelelim bu saatten sonra oynamak isterseniz bunu nasil yapabileceginize, hic de sasirtici olmayan bir sekilde oyun windows altinda dogru duzgun calismiyor, calistirabilirseniz de surekli cokuyor. malum microsoft geriye donuk uyumlulukta asmis bir firma. isin kotu tarafi dosbox da eger butun duzenlemeleri yapmazsaniz size yeterince yardimci olmuyor. iyi taraf ise elinizde cd ler varsa (ne bileyim dedenizden miras kalmistir falan) scummvm ile cok guzel oynayabilirsiniz. yalniz bunun icin yapmaniz gereken birsey var. asagidaki adresten broken sword ara videolarini indirin (legal bir dosya, revolution software nin izni var bu konuda) ve cd deki videolarla degistirin. cunku eski video dosyalari calismiyor ve bunu yapmazsaniz hicbir onemli ara videoyu izleyemezsiniz. scummvm nin yuklu olmasi gerektigini soylememe gerek yok herhalde.

    http://scummvm.sourceforge.net/downloads.php
  • benim için ps1 zamanlarının vazgeçilmez oyunu. remastered versiyonlarında o klasik tadı bozmayarak harika iş çıkarmışlar. sakin sakin zaman geçirmek istiyorsanız bütün seriyi tekrar elden geçirmenizi tavsiye ederim.
  • 1996 yapımı, bence dünyanın gelmiş geçmiş en iyi adventure oyunudur. "director's cut" versiyonu da piyasa sürülmüşmüş olup; oyunun ilk versiyonundaki başlangıç sahnesine giden olayları da iyice görmemize sebep olmuştur. bu versiyonda yeni puzzle'lar eklenmiştir (ki zevkli puzzle'lardır bunlar), oyun daha da renklenmiştir.

    seri hakkında konuşmak gerekirse;

    ilk oyun broken sword (bkz: the shadow of the templars) ve broken sword 2 (bkz: the smoking mirror) en sevdiklerimdendir. broken sword 3 (bkz: the sleeping dragon) da gayet güzeldir ama geleneksel broken sword oyun yapısı değiştirilip daha çok 3d ön plana çıkartılmıştır, aslında ilk oyunda işlenen konunun devamıdır o yüzden hikaye olarak baldan tatlıdır.

    18 yıldır bağımı asla koprtamadığım ve hatta şu an cep telefonumda bile yüklü olan oyundur.

    dipnot: oyunumuzun kahramanlarından george stobbart 'ı seslendiren kişi için (bkz: rolf saxon) . ilk mission impossible filminde kahvesine ilaç koyulan ve dakika başı tuvalete kusmaya giden, bu sayede tom cruise' un "noc listesi"ni ofisinden çaldığı karakteri canlandıran aktör.
  • 2. d şöyle süper bir diyalog vardır

    -if he tries to escape, shoot him. but not in the heart
    his heart belongs to tescatlipoca
    -that's not true!!!! we only had dinner once
hesabın var mı? giriş yap