• kimyasal yapısı normal camdan epey farklı olduğu için, geri dönüşüm konteynerine atıldığı takdirde, onlarca kilo camı kontamine edip geri dönüştürülmesini engelleyebiliyor.

    çok fazla tüketilip atılan bir madde olmadığı için bunu belirtmeye gerek duymuyorlar. ama ne bileyim, evinizde kırılmıştır filan... gidip geri dönüşüm kutusuna atmayın yani. (direkt çöpe atın.)

    (ve bunu tüm arkadaşlarınıza iletin 7 gün içinde sevdiğinize kavuşun 77 gün içinde zengin olun 777 gün içinde pipiniz kalkmasın)

    not: ilk kısmı ciddiydi
  • pasabahce urunu, isiya dayanikli cam. firinlarda felam kullanilir. gunnerde, ev ziaretlerinde felam kadinnar arasi deis tokus edilir. herkes kendisine gelen hediye borcami bi dahaki sefere baskasina hediye goturur. paketini bile acmazlar.
  • umut sarıkayanın da değindiği gibi yıllardır iş yapamadığı düşünülen cam ürünleri yapan şirket

    sekliyle:

    http://1.bp.blogspot.com/…uw8sk8/s1600-h/borcam.jpg
  • çok zaman önce umut sarıkaya karikatürlerine konu olmuştur.
    ona göre sadece 1 tane üretilmiş, ve o 1 taneyi bütün kadınlar hiç kullanmadan birbirlerine hediye etmektedir.
  • normal bir türk ailesinde borcamın konumu vitrinin en alt çekmecesidir.
  • dönem dönem bir şeyler moda oldu bu ülkede.. bir zamanlar da bu borcamlar çok modaydı.. kullanışlı bir şey lakin öyle cozutuldu ki bir yerden sonra, kim gelse bizim eve borcam getirir oldu..

    annem artık çoğunuzun anasının yaptığı gibi onları kutusundan çıkarmazdı..

    -anne ne bunlar?
    -biz de birine götürürüz..

    elden ele borcam geziyordu.. niye? kimse istemiyor.. birine borcam hediye ediyorsun mesela, eğer onda da borcam varsa ki muhtemelen oluyordu, suratından anlıyorsun..

    -hıı, çok teşekkür ederim..
    (ama sıfatından belli 'al müsait bulduğun bir yere koy' dediği..)
  • yukseklerin hakimidir aslinda turk evlerinde borcamlar. her zaman mutfak dolaplarinin en yuksek dolaplarina konulur. kucuk yastaki cocuklarin sandalye uzerlerinden duserek gecirdikleri kazalarin %16.3'unun borcamlar yuzunden oldugunu biliyor musunuz?
  • bir de bu borcamlarin kutulari acayip yipranmistir. cunku bir eve geldiginde mutlaka paket en az bir kez acilir ve akabinde evin hanimi su cumleyi mirildanir:

    - iyi bari, ben de ev gormeye baskasina gotururum...

    ben borcamin yerinde olmak istmezdim sahsen. dusunsenize, kutudan cikip, 3 saniye yuzunuze bakiliyor, sonra hoooop kutuya... elden ele dolasiyosunuz. merak ediyorum, bundan yuzyillar sonra arkeologlar falan bu borcamlari bulursa ne gibi bir teori uretecekler. yoksa o zamana kadar elden ele dolasarak varligini koruyacak mi borcam...
  • her evin olmazsa olmazı. evlenirken kendi kendime dedim ki tamam en az 20 parça borcam garanti. ne de olsa herkesin aklına ilk gelen hediye. gele gele 6 parça borcam geldi. herkes "başkaları borcam alır ben farklı bir şey alayım" mantığıyla düşünmüş. artık gittim kendime 2 parça daha aldım. öyle boynum bükük.
  • bu ara sözlükte çok fazla geyiği dönen mutfak gereci...bu kadar lafı geçerken borcam ile olan bir anımı paylaşma ihtiyacı hissettim...ilkokulda toplu beslenme diye tabir ettiğimiz, her gün bir annenin pasta börek yapıp getirerek bizi obeziteye teşvik ettiği zamanlarda sınıf arkadaşlarımdan bir tanesinin annesi yaptığı böreği bu borcamın içinde getirmişti...arkadaşım da annesinin eve getirsin diye bıraktığı bu malzemeyi öğlen alıp eve götürürken bu kırılmayan cam diye durduk yere herkesle iddiaya girmişti...tabi ilkokul seviyesindeki zekamızla kırılır kırılmaz diye bir süre iddia ettikten sonra arkadaşım bu borcamı yere attı ve kırılmadı...kim olduğunu hatırlamadığım biri de o an işgüzarlık yapıp '' yavaş attın oğlum ondan kırılmadı'' diye bir laf ettikten sonra arkadaş hızlıca borcamı tekrar yere fırlattı ve tabi ki tuz buz oldu...o ana dair hatırladığım en net şey borcamı kıran arkadaşın ağlamaya başlaması ve iddiaya giren herkesin anında ortamdan arazi olması...
hesabın var mı? giriş yap