• ilk entryde yanlış bilgi yer alıyor. garcia, ortaya koyduğu olumsuz tat koşullanması ile birlikte bitişiklik yasasını tarihe gömmüş oldu. bitişiklik iyidir hoştur ama şart değildir.
  • nötr uyaran ile koşulsuz uyaranın art arda verilmesidir. bitişiklik yasası; klasik koşullanma'nın en temel ilkesidir. bu ilke olmazsa nötr uyaran ile koşulsuz uyaran arasında bap kurulamaz ve anlamlandırma gerçekleşmez.
  • davranışçılık kuramının kurucu olan watson, temel olarak davranışla ve davranışın yaşantı yoluyla nasıl değiştirileceği ile ilgilenmiştir. watson insan davranışını tamamen refleksler, uyarıcı-tepki ilişkisi ve pekiştiricinin etkisi ile açıklamaya çalışmıştır.

    watson yürüme, koşma, konuşma gibi karmaşık becerilerimizin hep uyarıcı tepki arasında bağ kurma yoluyla öğrenilmiş davranışlar olduğunu ve bütün davranışların klasik koşullanma yoluyla öğrenilebileceğini savunmuştur. yani bebekler koşullanma yoluyla suçlu, müzisyen, ressam haline getirilebileceğini savunmuştur. watson'a göre "insan neyi öğrenmişse odur".
  • watson’a göre bir uyarıcıya verilecek tepki, o uyarıcıya karşı en son yapılmış ve en sık tekrarlanmış tepkidir. bu ilkeye “en son ve en sık tepki ilkesi” adı verilmektedir.
    watson öğrenme sürecinde sadece bitişiklik ve sıklık ilkelerini kabul etmiş, pekiştirmenin ya da ödüllendirmenin gerekli olmadığını savunmuştur.
  • (bkz: bitişiklik)
hesabın var mı? giriş yap