• yalnız, kimsesiz, anlamlarıyla muteber, genelde "zavallı" göstermek amacıyla kullanılan bir deyimsin sen.
  • (bkz: tek basina).
  • "bir başına yaşamak, yaşamak değildir
    bilsek nehirler bizden habersiz yaşarlar" (bkz: ilhan berk)
  • "bir başına olmadığını da biliyordu, çünkü her şey ve herkes -göklerdeki babası, annesi, kardeşleri, doktor, kedi, şu akasya ağaçları, şu çamurlu yol, şu gökyüzü, burası, aşağıdaki gece- ona bağlıydı, tıpkı kendisinin* de neredeyse her şeye bağlı olduğu gibi."laslo krasznahorkai - satantango

    "çok güçsüzdü; elini bile kaldıramıyordu. üstelik şimdi ölmek üzere olan biri gibi yalnız, lanetlenmiş, bir başına bırakılmış olmasında inanmışların tadamayacağı bir özgürlük, bir lüks, görkem dolu bir ıssızlık buluyordu." virginia woolf - mrs. dalloway

    (ilk giri tarihi: 12.11.2017)

    (bkz: başlak başına), tek başına
  • izlediğim bir tiyatro oyunu. duyurdukları haliyle doğru yazılışı b' başına şeklinde. kendisi hakkındaki naçizane yorumum ise şu şekilde.

    allah korusun bu durumu yaşamış olsaydım son anlarımda herhalde sadece sevdiklerimi düşünürdüm. en kötü ihtimalle kendimle hesaplaşırdım ne yaptım ne yapmadım diye. ülkenin siyasi durumu, politik konular aklımın ucundan bile geçmezdi. 2 saat sonra öleceğim, ölümcül yaram da var, acı çekiyorum, bir de son anlarımda bu konulara zaman harcayacağım öyle mi? bence sen de harcamazdın. bir düşün.

    ama işte çok çektik, çok çekti bu kesimdeki insanlar diyebilirsin. tabii ki diyebilirsin. bir okul ortamında, bir kafede, evde vs otururken tabii ki diyebilirsin. ölürken değil. işte sahnede bu dürüst olmama hatta zorlama durumu gördüğüm zaman savunulan düşünceyi desteklesem bile soğumama sebep oluyor. eminim birçok insanda da farkında olmasalar bile aynı etkiyi bırakıyor. halk arasında bilinçli olmak dediğimiz şey, düşüncemizin güzel tarafını göstermek için neyi nerede konuşup neyi nerede söyleyeceğimizi bilmek demek belki de. hele sanatçıların bunu daha çok bilmesi gerek.
  • "insanlar orada bir başlarına kaldılar."
    bir arkadaşımın 6 şubat kahramanmaraş depremleri'nin sonrası için yaptığı bu yorum zihnimde yankılanıp duruyor.
    yardımın ulaşmadığı o ilk pazartesi gecesi, karanlık, soğuk, çaresizlik, korku, şaşkınlık, yalnızlık...
    toplu bir birbaşına kalmışlık hali.
    acı ve öfke bırakan bir hal.
hesabın var mı? giriş yap