• kendini ingiltere kraliçesi sanan versiyonları sıkça görülür.

    kurban bayramı'nın resmi değil, idari tatil olmasının ardından, ofisteki bir çalışanla aramda geçen diyalog;

    -kurban bayramı'nda yine idari tatil çıktı. hoff.
    +(iç sesim: ne bekliyordun ki amk). evet, memurlara yaradı yine.
    - yha sanki çok tatile çıkıyorlarmış gibi hep onlara veriyorlar. 10 kişi bir kamyona doluşup, memleketlerine gidip, yatıyorlar.
    +(iç sesim: allah'ım sabır ver yarabbim) öyle düşünmemek lazım, herkesin tatile ihtiyacı var.
    -onlarınki tatil değil ama, karpuz kesip yatıyorlar.

    bahsedilen beyaz yakalı arkadaşımıza göre tatil yapmak, yunan adalarına gitmek veya güneye inmek anlamına geliyor. bunların dışında bir yerlere giden insanlar nefes almasın, hatta ölsünler. onlar yaşamayı bile hak etmiyorlar.

    senin aldığın oksijeni üreten ağaca sıçayım ben.
  • zengin görünümlü fakirdir
  • her öğleden sonra meyve dağıtılan şirketinde kayısı verildiği gün (muhtemelen) diyetisyenini arayıp "yanımda muz yok, şirkette kayısı verildi. muz yerine kayısı olur mu?" diye sorabilecek insanları da bünyesinde bulundurabilen çalışan türü. az önce şahit oldum, hemen sözlüğe yetiştirdim. ünlü bir türk düşünmezin sözüyle: "bunlara üç koyun versen güdemezler."
  • bir insanin hayatinda bulunabilecegi 4 ceyrek vardir.

    bu ceyrekler sirasiyla;
    1. iscilik
    2. serbest meslek sahipligi
    3. girisimcilik
    4. yatirimcilik

    bir beyaz yakali, genel anlamiyla isci sinifina dahildir. doktor bile kendi muayenehanesini acmadigi surece herhangi bir iscidir. herhangi bir iscinin cok buyuk hatalar yapmadigi surece uzerindeki sorumluluk asagi yukari bellidir. sorumluluk az oldugu icin kazanc da azdir. beyaz yakalilarin diger iscilerden tek farki bir tik daha kalifiye olmalarindan gelir ve bunun karsiliginda bir tik daha fazla maas alirlar ama hicbir zaman zengin/varlikli olamazlar.

    orta/iyi denilebilecek seviyede para kazanmak isteyenlerin serbest meslek sahibi olmasi gerekir. serbest meslek sahipleri yaptiklari isin sorumluluguna %100 sahip olmakla beraber, musteri bulmak, reklam yapmak, kendini ve verdigi hizmeti pazarlamaktan da sorumludur. yani serbest meslek sahibi biri kendi isinin “patronudur”. haliyle patron yuksek olasilikla isciden daha cok para kazanir.

    iyi denilebilecek seviyede para kazanmak isteyenlerin ise girisimci olmasi gerekir. bir girisimci baslattigi girisimde basarili olursa multi milyoner olur ve zenginler grubuna dahil olur.

    ister isci, ister serbest meslek sahibi, ister girimsci yani her kim olursan ol; bulunman gereken diger ceyrek ise “yatirimciliktir”. gelir akisini dogru yonlendirmeyi bilmedigin surece, yani parayi yonetemedigin surece mutlaka geri gideceksindir ve asla bir servet sahibi olamayacaksindir.

    demek istedigim; beyaz yakalilar sadece bir iscidir. iyi bir takim elbise, iyi bir araba, öğle arasindaki kahve molalari sizin “aydan-aya yasamakta olan ve gideri gelirinden yuksek” bir kisi oldugunuz gercegini degistirmez.

    beyaz yakali biri; gelir akisini yonetmeyi bilmiyorsa herhangi bir isci gibi ekonomi basamaklarinin en dibinde yasamaya devam edecektir.
  • beyaz yakalı guruhun en önemli sorunu fazla moda girmesidir. ulan senin öğle arası yemek yemeğe gittiğin kebapçı totalde senden daha zengindir. bu tripler kime? görende wall street'de çalışıyor sanır pezevengi.
  • bazen en büyük derdi, baştan başa 100 metre olan otoparkın giriş kapısına en yakın yerden yer kapmaktır. 100 m yürümek ölümdür onun için. zaten göt kadar otoparkta,gerekirse başka arabaların geçişini engelleyecek şekilde arabasını da park etmekten çekinmez.

    yine bazıları baya köylü oluyor. ingilizce desen google translate ingilizcesi, vizyon desen sıfır. çakallık ve kurnazlık peşinde koşanları; küçük hesaplar peşinde koşmaktan işini doğru düzgün yapmayanları...

    bunların hasbelkader yöneticilik elde etmiş olan bazıları daha da çekilmez. aynı şirkette aynı kültürle seneler boyunca çalışmayı bir bokmuş gibi övünerek anlatanları, dunning kruger sendromluları...

    odtü, itü klasmanındaki üniversitelerden mezun olanlarında bile çürükler çıkabiliyor, taşra üniversitelerinden gelenler maalesef genellikle çok acınası oluyorlar. adı konulmaz bir eziklik ve görmemişlik oluyor çoğunda. elbette ki istisnaları var.
  • icra üretmeyenler iktidar milletvekili gibi politika ile kendi koltuğunu korumaya çalışıyor
  • son zamanlarda türemiş sakal modasıyla ortalığı concon kaynar hale getirmiş er kişiler.
    adamın kıyafet jilet, suratta bir karış sakal var, sakal serbestliği olsa bile hoş bir görüntü değil. kirli sakal hadi neyse de son zamanlarda danışman tiplerin bile bir karış sakal ile gezmesi görüntü kirliliği. tabii ki kimsenin ne yaptığı kendisini ilgilendirir ancak nacizane bir hemcinsleri olarak bokunu çıkarmamalarını tavsiye ediyorum. zira ağızlara pelesenk olmuş bizzzznıssss keyjual tipinden uzaklaşıyorlar farketmeden.
  • plaza kölesi
  • tarihte köleliğiyle böyle kibirlenen bir başka güruh var mıdır merak ettirirler.
    erdemleri dışarıdan verili, kültürleri ithal edilmiş, eğreti sistemin ayağının altına kıvrılıp konmuş kağıt parçası.
hesabın var mı? giriş yap