• yıllar evvel berlin duvarı yıkıldığında çevrede bulunan vatandaşlar bu anlamlı ve değerli günün bir anısını evlerine götürmek amacıyla yıkılan duvarın küçük parçalarını evlerine götürürler.bu taş parçalarının üzerinde zaman içinde sprey boyayla,yağlı boyayla yazılmış protesto içerikli yazılar yer almaktadır.örnek verelim tam olsun:

    "almanyaya özgürlük!"
    "tek almanya!"

    kırk yaşlarında bir karı koca da bu tarihi günde misyonlarını yerine getirmiş yıkıntılar arasından ilk gördükleri bir parçayı evlerine götürmüşlerdir.evde mutluluk gözyaşları içinde birbirine sarılan ikili,önemli günün anısını daimi olarak yaşatacağına inandıkları duvar parçasını incelemeye başlarlar.fakat o da ne!taşın üstünde bugüne kadar hiç görmedikleri bir lisanda yazılmış bir yazı bulunmaktadır.yaşlı çift yazının manasını çözemeyince hemen telefona sarılır ve yakın bir arkadaşları olan dil bilimcisini ararlar.

    dil bilimcisi arkadaşları kısa bir araştırma sonucu duvar parçasının üstünde yazan yazıyı çözümler.ve yaşlı çifte taşın üstünde yazanları almanca olarak tercüme eder:

    "yetmiş ikiye bir tertip samsunlu nuri bir am sikemeden bu diyarlardan gidiyor..."
  • parçaları oradaki türkler tarafından saklanıp daha sonra açık arttırmayla satılığa çıkarılmıştır.

    (bkz: türk zekası)
  • 1989 yili baslarinda dogu almanya cumhuriyeti hükümeti isteyen dogu almanya vatandaslarinin sovyetler denetiminde diger dogu blogu ülkelerine geçis yapabilmesine izin verdi. bu iznin çikmasiyla binlerce dogu alman vatandasi polonya, çekostlavakya, macaristan, yugostlavya gibi ülkelerin baskentlerine akin etti ve buralarda bulunan amerikan, ingiliz, fransiz v.b. demokratik ülkelerin büyükelçiliklerine sigindi. daha sonra da bu siginmacilar özel trenlerle demir perde'nin gerisinden özgürlüge dogru uzun tren yolculuklarina çiktilar. kaçisin bu kadar yogun oldugu bir durumda dogu almanya hükümeti duruma bir çözüm bulmak için toplandi. burada yasayan insanlar artik bu sekilde zaten dogu almanyadan kaçabildiklerine göre duvarin bir anlami kalmamisti. gece yarisina dogru hükümet ilk olarak brandenburg kapisi'ndan baslayarak barikatlari ve geçis önlemlerini kaldirdi. her iki almanya tarafindan yaklasan insanlar önlerine rus askerlerinin çikip onlara engel olmamasiyla beraber duvarin üzerinde kucaklastilar. bati alman tarafindakiler duvarin üstünde dogudan gelen kardeslerini adeta savastan kaçirir gibi çekiyorlardi. insan seli bir saat içinde yüzbinlere ulasti ve ardindan sinirin kalkmasiyla beraber bati tarafindan gelen dozerlerle duvar tamamen yikildi ve tarih oldu.
  • yapilisi 1961.
    ilk yapildiginda insanin boyunu biraz asan tuglalar konulmus, ustune de 5 sira dikenli tel cekilmis, olmus bir ayirgac. sonra epey bir gecen olunca bati tarafina, guclendirmisler.
    simdi bir bolumu saklaniyor turistik amaclarla, hatta eskiden duvarin gectigi yere taslar koymuslar yol boyunca. ustunden arabayla falan geciliyormus fakat anlasiliyormus duvarin nerde oldugu yikilmadan once.

    eskiden duvarin gectigi yerdeki mahalleler cok ucube yerlermis, fakat simdi sehrin tam ortasinda oldugu icin o bolge, sehrin en kozmopolit yeri olmaya aday.
  • 1961 yilinda berlin duvarinin yerine once tel orgu cekildi. daha sonra bu orgunun yerine bugun bilinen berlin duvari insa edildi ve bu tel orgu duvarin ustune tekrar cekildi. dogu ve bati berlin'in arasindaki bu duvar, aslinda biri 12 digeri 15 feet'lik iki celik parcadan olusuyordu. dogu tarafinda bakan duvar kacmaya yeltenecek insanlarin kolay gorunmesi icin beyaza boyanmisti. buna karsilik bati almanya'ya bakan taraf ise grafiti ve cizimlerle doluydu. dogu kisminda duvar boyunca yerde celik kapanlar ve mayin tarlalari bulunuyordu; her iki tarafa da yuksek gozetleme kuleleri ve lambalar konmustu. dogu tarafinda motorsikletli ve yaya polisler ve kopekler de kontrol halindeydi. tum bu kontrol ve gozetlemelere ragmen, yaklasik 5000 kisi tuneller, evde yaptiklari balonlar ve bunun gibi yollarla, dogudan batiya kacmayi basardi.
  • çocukken, yıkılmadan görüp resim çektirdiğim tarihi yer.
    bir gün bu duvar yıkılacak demişti oraya götüren amca, bir diğeri de hadi cnm diye cevap vermişti.
    şu an ikisi de hayatta değiller.
    nur içinde yatsınlar.
  • gdr'in bati almanya ile olan sinir kapisi. normal bir sinirin aksine sehir disinda degil, bir sehrin, almanya'nin en önemli sehrinin tam ortasindan çizildigi için ortaya bir 'utanç duvari' çikmistir.

    duvarin kendisi 61'de kurulmustur ancak dogu ile bati almanya arasindaki kati sinir 1952'de çizilmistir. amaç sistemin ihtiyaç duydugu ama sisteme ihtiyaç duymayan egitimli ve genç insanlarin kaçmasini engellemektir. duvar dikmeyi akil edenler yeralti gerçegini akil edemedikleri için sirf berlin metrosu yoluyla 1955 yilina kadar 50'lerin basinda inanilmaz bir ekonomik büyüme ve tüketim toplumu yoluna girmis olan bati almanya'ya 270.000 insan kaçmistir. berlin duvari bunun üzerine dönemin sed lideri walter ulbricht'in 'bir seyler yapilmasi gerektigi' konusunda sovyet liderlerine danismasi ve onaylarini almasi sonucu kurulmustur.

    yikilisi ise gerçekten de ilginçtir. birçok insanin belgesellerde görmüs olabilecegi o sahnelere (duvarin üstüne çikmis onlarca insan, asagidan onlara bagiran yüzlerce insan, duvarin üzerinde grafitiler, sloganlar, koskocaman heyecan ve eline ne geçmisse onunla betona vuran insanlar) giden tarihe kisaca bakacak olursak;

    dogu blokunun tümüne bakildiginda glasnost ve perestroyka dönemini en az kaale alan ülkenin gdr oldugu görülür. doguda gorbacov halka inmekten, seffafliktan, yeniden yapilanmadan söz ederken, 'gelin kendimizi kandiralim' yöntemine son verilmesi gerektigi anlasilmisken, macaristan avusturya sinirini açmaya karar vermisken, polonya'da solidarnosc geri gelmisken, çekoslovakya ve romanyada halk kaynarken dogu almanya hiçbir sekilde istifini bozmadan 40. yil kutlamalarini geçirmekteydi; hani su kremlin meydani görüntülerinden bildigimiz tipte kutlamalar. görkemli birlikler, yer gök kirmizi, komünizmin gelecegi piyanerler, gülümseyen yüzler ve mükemmel bir imaj. tek fark bu sefer almanya'da yüzlerin gülmemesi idi. dogu almanya 'gorbacov gorbacov' diye bagiriyordu, her taraf kutlamalar serefine moskova'dan gelen gorbacov'un resimleriyle doluydu; insanlar perestroyka'dan umutluydu.

    kendi yönetimlerinin tinlamadigini gördükçe diger dogu avrupa ülkelerinde olanlardan ve gorbacov'dan deyim yerindeyse (ki gerçekten yerinde) gazi alan insanlar berlin ve diger önemli gdr sehirlerinde sokaga döküldüler. sosyalizmin tarihine bakildiginda bu tip bir protestonun tek ihtimalli bir sonu olurdu: kizil ordunun o ülkeye girmesi, baskaldiriyi sindirmesi, geri gitmesi. ama bu sefer durum farkliydi: gdr liderleri moskova'dan bekledikleri yardimi alamadilar ve geri adim atmak zorunda kaldilar. gorbacov dogu almanya'nin özgürlük sembolü olmustu.

    iste bu olaylarin fonunda, macaristan'in avusturya sinirini açmasinin etkisiyle -cin almanlar açik olan macaristan sinirindan geçip avusturya üzerinden bati almanya'ya ulasma yolunu çoktan kesfetmistiler- dogu almanya hükumeti 90 günlük bir ziyaret izni çikarmaya karar verdi; bir nevi deneme niteliginde.

    9 agustos 1989'da bu karari halka açiklamak üzere bir basin toplantisi düzenlenir. toplanti odasinda sadece almanlar degil birçok ülkenin basin mensuplari vardir. açiklama yapilir ve habercilerin birinden söyle bir soru gelir: peki bu degisiklik ne zaman yürürlüge girecek? alman bakan önce saskinca söyle bir bakar, sonra kagitlarini karistirmaya baslar ve söyle der: 'ee, sanirim, evet sanirim su andan itibaren'.

    tabi kendisi 'su an' derken, o saniye basin odasindan haberi dünyaya geçmek için habercilerin kosarak firlayacagini, televizyonlari basinda toplantiyi izleyenlerin çiglik çigliga sokaklara döküleceklerini, tam o an, belki birkaç dakika sonrasindan itibaren duvarin dibinde sabahliklari içinde askerlere yalvaran kadinlarin olacagini kestirememistir. hiçbir direktif veya uyari almadiklari halde aniden sinirin iki tarafinda biriken her yastan insanin tek ses olmus 'birakin bizi' diye bagirisi karsisinda sinir muhafizlarinin çaresiz kalacagini, 'yeter artik dayanamiyorum' diye bagiran kadinin gögsünü yumruklayisi karsisinda sonradan isinden olacagini bilmesine ragmen o askerin tek çaresinin siniri açmak olacagini, son 30 yilda binlerce insanin asmak ugruna canini verdigi o duvarin o gün insan eliyle yikilacagini öngörememistir.

    gdr da duvardan sonra cok fazla dayanmamis, 13 ekim 1990 da resmen sona ermistir.
  • berlin duvarı hakkında bilmek isteyeceginiz en temel bilgiler harika fotoğraflar eşliğinde:

    http://blogs.denverpost.com/…ll-of-the-berlin-wall/
  • batı berlin'in etrafına örülmüş olsa da psikolojik olarak doğu berlinlileri hapseden duvardır. sosyalist olması gereken ama faşist uygulamaları ile başka herşeye benzeyen devletin, rusların da aynı saçma şekilde yaptığı üzere vatandaşlarını korkuyla sisteme bağlama çabasıdır. kapitalizmin herşeyi parayla ölçen değerlerinin yerine paylaşmayı değil de koşulsuz itaati ve korkuyu koyanların eseridir.
  • bugün almanya'da türkler dahil pek çok göçmenin bulunmasının, zamanında bu kişilerin misafir işçi şeklinde ülkeye gelmesinin sebeplerinden biri olan duvar. duvardan önce sürekli büyüyen çılgın batı almanya ekonomisi işçi ihtiyacını doğu berlin'den batı berlin'e geçen buradan da havayolu ile batı almanya'ya geçen işçilerden sağlamaktaydı. bunun önüne geçmek isteyen doğu almanya tarafından duvar örülmüş doğuluların batıya geçmesi engellenmiştir. hal böyle olunca batı almanya'da çareyi yabancı işçi getirmekte bulmuştur.
hesabın var mı? giriş yap