hesabın var mı? giriş yap

  • 1) rake dizisinin 5 sezonu varken 1 , 4 , 5. sezonları koyup, 2. ve 3. sezonları koymamak tam olarak nasıl bir kafa?

    2) sanırım imdb 7 altı hollywood filmlerini almak daha ucuz. sırf içerik dolu gözüksün diye ne kadar çöp film varsa doldurmuşsunuz. birde bunları kullanıcıya gönül rahatlığıyla ittirebilmek için yanına imdb ,rotten tomatoes, metascore gibi sitelerin puanlarını da getirmiyorsunuz

    netflix’te iyi film bulacağım diye bir elimde telefon sürekli her filmin puanını kontrol ediyorum resmen çöp karşıtırmak ile aynı his netflix’te iyi film aramak

  • tsubasa'yla benjamin birbirinin kopyasi çizgi filmler olsa da aralarinda pek çok fark vardir. buna ragmen çogunlukla ikisinin özellikleri birlestirilerek tsubasa adi altinda anlatilir. bunun sebebi tsubasa'nin daha uzun sürmüs olmasi, böylece isminin daha çok akilda kalmis olmasidir. benjamin mantikli bir konusu olan yasamdan kesitler sunan bir çizgi film olmasina ragmen içinde bulundurdugu abuk sabuk sut çesitleri yüzünden biraz çeliskilidir. bu çeliskiden olsa gerek bu sutlarin hepsi tsubasa'ya aktarilmistir bilinç altinda. ayrica tsubasa demek saçma hareketlerle oynanan futbol demektir. nerde direkten dönen topa vole vuran adam görülse "aha tsubasa" diye bagirilir, "kaleci de direkten sekip kurtarsa manyak olurdu laaan.." diye geyige girisilir. 100 türk gencini bi araya toplayip tsubasa desen bunlarin 99'u "akula vurusu!" ya da "wakabayashi manyak adamdi.." der. kalan bir kisi de televizyon izlememistir zaten. ayni gençlere benjamin dendiginde tas çatlasa 15 kisi tanir ki onlarin da 10 tanesi "eric'in kiz kardesi ne güzeldi di mi?" diye cevap verecektir.

  • işte bunlar hep tasarruf... saat neredeyse sabah 8, ama sokak lambaları yanıyor. evlerde lambalar yanıyor. işyerinde kambalar yanıyor. hep tasarruf.
    bu suudi saatine eşitleme fantazisine, tasarruf kılıfı uyduran itü yıkılsın, yerine 15 temmuz şehitler lunaparkı yapılsın.

  • mevzu bahis havuz bir yuzme havuzu degil, sus havuzudur. dekorasyon amaci ile yapilmistir. (icinde sandal sefasi yapmak da pek tabii mumkundur)
    yuzmek icin ideal olan asil havuz sarayin icindedir ve hemen basucunda sultan abdulaziz'in heykeli bulunmaktadir. (arkadas umarim ona da goz dikmez)

    ekleme: kopruden gecerken oyle bakip, derin dusuncelere daldiginiz yerleri ziyaret edin. beylerbeyi sarayi gercekten cok guzeldir. sonra belki iskeleye kadar yuruyup caminin yaninda bir bardak cay icersiniz. ama lutfen orda da 'simdi bu adam gunde bilmemkac bardak cay satsa' diye dusunmeyin, manzaranin keyfini cikarin.

  • --- spoiler ---
    zamanında “bu aşının hazırlıkları tam olarak yapılmadı” fikrimle “aşı şimdilik kalsın ben bünyemi güçlendireyim” diyordum ve herkes suratıma cahil diyordu. şimdi yan etkileri ortaya çıktıkça kimse “sen haklıymışsın” demiyor ama. insanlar böyle işte…
    --- spoiler ---

    demiyorlar, çünkü hâlâ cahilsin... dünya ölçeğinde 13,5 milyar aşı uygulandı ve aşı olanların sayesinde covid salgın grip gibi sıradan bir hastalığa dönüştü, senin gibiler de salgının uzamasına katkıda bulundunuz, topluma, insanlığa yük oldunuz.. bir de utanmadan "sen haklıymışsın” demelerini bekliyorsun... "bünyeni güçlendirmişsin"... supermen olmuşsundur artık... : )

  • antropomorfik aklın ürettiği bir masal. bunun olumlu tarafı empati yapabilmeyi sağlaması elbette de, malesef böyle zırvalamalara da yol açabiliyor.

    bir kuş tarafından yenmekte olan ağaç tohumunun hikayesini yazacağım ben de. yanyana iyi giderler.

    hayır, şu çakma vicdanınızı;
    - zor maddi koşullarda çocuğunu yaşatmaya çalışan aile,
    - istemediği bir çocuğu büyütmek zorunda kalan anne,
    - korunmaktan aciz bir yaşta çocuk sahibi olmak zorunda kalıp bütün hayalleri yıkılan genç insanlar,
    gibi,

    gerçekten karşılığı olan konularda da kullanmayı deneseniz diyorum. he gülüm?

    (bkz: körü körüne inanç)

    edit:
    (bkz: başlığın başa kalması)

  • önce şaka sandım, baktım baktım anlamadım.

    sonra gittim derinlerden fularımı çıkardım ve taktım. inanamıyordum, fularlı halimle bile sadece selda bağcan ve frodo'yu tanıyabiliyordum. beynim almıyordu, o harf cümbüşünü ve selda bağcan & frodo birlikteliğini algılayamıyordu beynim.

    bu kadar marjinalliği yakalayamıyordu aciz, yobaz, anadolu çomarı bedenim.

  • elinde altı adet plastik sandalyeyle halk otobüsüne binen adamın bunları ayaktaki ihtiyaç sahibi yolculara dağıtması, ve böylece otobüs içinde çay bahçesi ambiyansının yakalanması. hayır merak ediyorum acaba adam kendine böyle bir misyon mu yükledi. ayakta yolcu kalmayacak!