hesabın var mı? giriş yap

  • dedesinin babası da osmanlı paşası çıkar yakında. ulan ne kolpa adamsın oytun.

    edit: ben espri yapmıştım ama gerçekten komutanmış adamın dedesi veya dedesinin babası, oytun koparma bizi oytun! :)

    görsel

    edit 2: tehlikenin farkında mısınız? covid-19 olmasa bu adam muteber, yeni nesil, sıradışı, uber, süper tıpçı diye ortalıkta dolanmaya devam edecekti :)

  • de niro'nun 80 yaşında baba olması ne derece sağlıklı? ahan da cevaplar.

    80 yaşındaki bir erkeğin çocuk sahibi olması biyolojik olarak mümkün olsa da, son derece nadirdir ve tipik olarak yardımcı üreme teknolojisi (art) gibi tıbbi yardım gerektirir. ileri baba yaşı, sperm kalitesi ve miktarındaki düşüşün yanı sıra yavrularda genetik anormallik riskinin artması nedeniyle doğurganlığı etkileyebilir.

    erkekler yaşlandıkça spermlerinin kalitesi ve miktarı giderek azalır. sperm sayısı azalır ve spermdeki dna hasarı olasılığı artar. bu faktörler doğurganlığı azaltabilir ve bir erkeğin çocuk sahibi olması için geçen süreyi artırabilir. ek olarak, ileri baba yaşı, otozomal dominant bozukluklar, otizm ve şizofreni gibi durumlar dahil olmak üzere belirli genetik bozuklukların riskinde artış ile ilişkilendirilmiştir.

    in vitro fertilizasyon (ivf) veya intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (icsi) gibi doğurganlık tedavileri ileri baba yaşıyla ilişkili bazı zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olsa da, potansiyel riskleri ve hem babanın hem de çocuğun sağlığını göz önünde bulundurmak önemlidir.

    ebeveynlik yaşını tartışırken toplumsal ve etik kaygıların da devreye girdiğini belirtmekte fayda var. ebeveynlerin çocuğun yaşamı boyunca yeterli bakım ve desteği sağlayıp sağlamadığı konusunda endişeler olduğundan, ileri yaştaki birinin ebeveyn olmasının uygun olup olmadığı konusunda insanlar farklı görüşlere sahip olabilir.

    nihayetinde, herhangi bir yaşta ebeveyn olma kararı, hem müstakbel ebeveynin hem de potansiyel çocuğun fiziksel ve duygusal iyiliği dahil olmak üzere çeşitli faktörlerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesini içermelidir. bu gibi durumlarda tıp uzmanlarına danışmak ve uzun vadeli sonuçları göz önünde bulundurmak tavsiye edilir.

    kaynak
    kaynak 2

  • kesinlikle dogru zamanda dogru yerde olan bir adam, ve muhtemelen milyonlarin kurtaricisi, ancak yaptiginin buyuklugunun aksine neredeyse hic taninmayan bir kahraman. tam adi stanislav evgrafovich petrov'dur.

    soz konusu olay 25 eylul 1983'te gercekle$mi$, o zamanlar yarbay olan petrov'un biraz da $ansinin yardimiyla verdigi dogru karar sayesinde dunya nukleer bir facianin e$iginden donmu$tur.

    olayin oncesine donmek gerekirse, 1983 yili abd - sovyetler arasindaki gerilimin en yuksek noktaya tirmandigi zamanlardandir. abd 1982'den itibaren sovyetleri acik acik "kotuluk imparatorlugu" diye tanimlamaya ba$lami$ (bkz: evil empire), iki taraf da digerinin bir nukleer saldiriyi ilk once ba$latacagini du$unerek surekli diken ustunde durmu$, ba$kan reagan* 23 mart 1983'te yaptigi konu$mada (star wars adiyla da bilinen) sdi sisteminden bahsetmi$, sovyetler de boyle bir sistemin varliginin abd'nin ilk saldiriyi yapma cesaretini artirdigini du$unmeye ba$lami$, sonuc olarak sovyetler yonetimi de yapilacak en akillica $eyin boyle bir durumda en hizli $ekilde kar$i saldiriyi ba$latmak olduguna karar vermi$tir.

    iki tarafta da ya$anan bu buyuk parayonanin uzerine bir de 1 eylul 1983'te sovyetlerin cogu abd vatanda$i olan 269 ki$iyi ta$iyan bir kore yolcu ucagini* du$urmesi ortami iyice germi$, bu yedikleri bokun uzerine kgb de tuy diker gibi "bu durum bir nukleer saldiri ba$langici olabilir" tarzinda gizli raporlar hazirlami$tir.

    asil olaya, yani yakla$ik 3.5 hafta sonraki 25 eylul'e donersek, stanislav petrov'un ba$inda bulundugu uydu sisteminin gorevi yakla$an olasi bir nukleer ba$ligi tespit etmek, dolayisiyla petrov vasitasiyla sscb hukumetinin olaydan haberdar olmasiydi.

    boyle bir durumda bunun anlami kesin ve net olarak (belgelere dayanacak $ekilde) sscb'nin bir kar$i saldiri ba$latmasiydi ve bu durumda kilit noktada (yani tespit sistemi ile hukumet arasindaki birim) yarbay petrov bulunuyordu.

    moskova'ya yakin konu$lanmi$ sistemin ba$inda olan petrov, yerel saate gore 00:40 civarinda bir uyariyla kar$ila$ti, erken uyari sisteminee gore sovyetler'e dogru gelmekte olan bir nukleer fuze ate$lenmi$ti. petrov bunun yanli$ bir alarm oldugunu du$undu, basitce bir mantikla; boyle bir durumda abd'nin tek bir nukleer fuzeyle degil, bir coguyla saldiracagini du$unuyordu.

    ama tam bu alarmin arkasindan muhtemelen hayatinin en zor kararini vermek zorunda kaldi, cunku cok kisa sure araliklarla uyari sistemi ikinci, ucuncu, dorduncu ve be$inci fuzenin de sscb uzerine dogru gelmekte oldugu yonunde bir uyari verdi. daha onceden sistemin guvenilirligi uzerine bazi endi$eler dile getirildiyse de durum cok ciddiydi, emin olmayan petrov hukumete haber vermek icin yalnizca bir kac dakikasi oldugunu biliyordu. standart radarlar ufuk otesi mesafeyi tarayamadigi icin onlardan bilgi alinamiyordu ve alabilmek icin muhtemel nukleer fuzelerin yakla$masini beklemek sscb'nin kar$i bile koyamadan mahvolacagi anlamina geliyordu.

    o anda aklindan neler geciyordu bilinmez, petrov hicbir $ey yapmadan beklemeyi ve bunun yanli$ bir uyari oldugunu du$unmeyi tercih etti. yanilmasi durumunda kisa bir sure sonra sovyetler cok ciddi bir felaketle yuzyuze gelecekti.

    dakikalarin ardindan, hicbir $ey olmadi ve petrov bunun bir yanli$ alarm oldugu konusundaki sezgisine guvenerek belki de dunyayi yanli$ bir uyari sistemi yuzunden ba$layacak salakca bir nukleer felaketten korumu$tu (sscb'nin dagilmasindan sonra ortaya cikan belgelere gore de boyle bir durumda sscb'nin izlemeyi kararla$tirdigi strateji kesindi: elindeki tum nukleer gucle bir kar$i saldiri ba$latmak), o gun gorevi oldugu $ekilde hukumet ile temasa gecseydi yuksek ihtimalle dunyanin ba$ina gelecek olan da buydu.

    bu olayin ardindan petrov defalarca sorguya cekildi, askeri uygulamalara kar$i geldigi ve guvenilir bir asker olmadigi icin i$ini kaybetti, once daha kucuk bir mevkiye du$uruldu, daha sonra da emekli edildi. sovyetler tarafindan bundan ba$ka bir odul ya da ceza kendisine verilmedi.

    askeri guvenlik dogrultusunda petrov'un yaptiklari 1998'e kadar gizli kaldi, alarmin da bir hata sonucunda ortaya ciktigi aciklandi (burada hadi ya diyoruz). dunya da ancak yillar sonra kahramanini taniyabildi. bu tur durumlarda da ali$ildigi uzere petrov $u an nispeten fakir bir durumda emekliligini geciriyor. kendisine sscb/rusya tarafindan herhangi bir pozitif yaptirim uygulanmasa da 21 mayis 2004'te association of world citizens tarafindan "world citizenship award"* verildi.

    ironik bir not olarak aslinda stanislav petrov'un gorev cizelgesine gore o gun izinli oldugunu da ekleyelim. yerinde ba$ka bir subay olmasi durumunda da muhtemelen dunya bunun tam tersi bir senaryoyla kar$i kar$iya kalacakti.

  • şöyle bir diyalogları da olan harika ikili...

    haber = tayland'da bir sirkte 15 metrelik ipte yürüyen fil, görenleri hayrete düşürdü..

    erdem = cenk bey burada bahsedilen ipin uzunluğumu yoksa ipin yerden yüksekliği mi?
    cenk = bence filin uzunluğu
    erdem = anlıyorum... uzun metrajlı fil diyorsunuz

  • seni şu laflarından ötürü alıp hapse tıkmayan adalet sistemine ne demek lazım bilmiyorum. adam resmen kendi ağzıyla terör/darbe çağrısı yapıyor ve buna rağmen halen dışarıda duruyorsa yazıklar olsun.

  • kahvaltı. bizim ev.

    ben: baba, günaşırı ne demek?
    babam: bir gün arayla demek.
    ben: bunu bana ne zaman söyleyecektiniz baba?
    babam: neyi?
    ben: günaşırının anlamını. ben günaşırıyı yanlış biliyormuşum.
    babam: ne sanıyordun?
    ben: akşam üstü şöyle 5-6 gibi felan sanıyordum. :/

    annem: haha. nasıl öğrendin?
    ben: herkesin içinde!! arkadaş saçına besleyci bi karışım uyguluyormuş. hangi sıklıkla uyguluyorsun dedim, günaşırı dedi. her gün her gün zor olmuyor mu dedim. her gün değil, günaşırı dedi. ben de tamam işte, her akşam her akşam zor olmuyor mu dedim. her akşam değil, günaşırı dedi....

    annem: hahaha ilahi keyfekeder...
    ben: niye öğretmediniz anne?

    kardeşim: aslında söyleyecektik de, senin biraz daha büyümeni bekliyorduk.
    ben: :/

  • futbol takımı bu sezon şampiyonlar ligini eksi 15 averajla kapattı. 1 puanı son dakkada qral'ın attıığı gol ile anderlehe karşı buldular (isminin nasıl yazıldığına bakmaya üşendim)

    taraftarının dalga geçtiği fenerhbahçe sıfır çektiği sezonda bile eksi 9'da kalmıştı.

    ve bir arkadaş daha uyardı, o sene gruptaki diğer takımlar fransa'nın iplendiği zamanlardan lyon, o senenin finalisti bayer leverkusen ve son olarak yarı final oynayan barcelona. açıkçası bunların arasına 2014 gs'sini koysan cibili cibili şak şak şak.

    yazar arkadaşların uyarısı ile ekliyorum; lyon da o sene lig şampiyonu olmuş. şans olacak gerçekten...

  • sadece nuri bilge ceylan filmlerini sikistirmaya yarayan bir codec cesidi. algoritmasi cok basittir sadece key frame'ler birakilir delta frame'lere gerek kalmaz. key frame'ler de jpeg olarak sikistirilsa olur. mesela bir nuri bilge ceylan filmi dort sahneden olusuyor diyelim. sikistirdigimizda elimizdeki veri su olacaktir:

    sahne 1 - 35dakika
    sahne 2 - 25 dakika
    sahne 3 - 45 dakika
    sahne 4 - 15 dakika

    boylece tum filmi toplam 4 tane jpeg + sure bilgisine indirebiliyoruz. sesleri de dusuk bitrate'le kaydetsen olur, 680mb'lik divx oluyor sana 30mb'lik nbm. (nuri bilge movie).

    en buyuk ozelligi kayipsiz bir sikistirma algoritmasi olmasidir.

  • yazarlığa meslek muamelsi yapanda, anca bizim ülkede olur.
    sen fikir adamısın ,düşünce insanısın,hayatta eksik ve yanlış gördüğün ne varsa bi şeyler yazmakla mükellefsin.
    aydınların sustuğu yerde ,cahiller bağırırmış.
    iki yıl sonra ülke çok farklı olacak sanki, yine gençler ölecek , yine zalım zülmüne devam edecek,ama bu arada senin paran bittiği için yazman gerekecek.

  • 2015 haziran ayının ortalarından itibaren otomobil severlerin yüzleştiği acı gerçek.

    http://i.imgur.com/ygovpqo.png

    95.100 liraya dayanan fiyatı ile premium olmayan bir markanın c segmenti aracı neredeyse 100 bin lira bandına oturmuş durumda. 2 bin lira maaş alan bir insanın tam 48 ayına tekabül ediyor. 48 ay fotosentez yapan bir insan, bu 4 yıllık süre sonucunda 1200 kg dolaylarında bir metal yığını elde ediyor. daha iyi ihtimalle düşünürseniz 4 bin lira maaş alan bir insan 24 ayda fotosentez ile bu aracı satın alabiliyor. fotosentez yerine yemek falan yemeyi tercih ederse bu süre 3000 yıla kadar çıkabilir.

    insan gerçekten hayret ediyor.