ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
aylık wc geçiş raporu paylaşan işveren
-
6698 sayılı kişisel verilerin korunması kanunu kapsamında elektronik gözetleme verilerinin umuma açık olarak paylaşılması kvkk ihlaline girer.
işçinin bilgisinin veya onayının olması bu durumu değiştirmez.
veri sorumlusu bu veriyi umuma açık olarak paylaşamaz, çıktısını alıp duvara asarak işçilerin mahremiyetini ihlal edemez.
2022/797 sayılı karara göre 300.000tl civarında cezası vardır , alo 198 hattına bir ihbara bakar.
20 temmuz 2016 rte'nin açıklayacağı büyük karar
-
(bkz: kendimi başkan ilan ediyorum)
flynn etkisi
-
ortalama insan iq sunun nesilden nesile artması hadisesi.
özellikle sanayi devrimi ve teknolojik gelişmeler sonrasında ivmelenen bu artış araştırmalara göre gelişmiş ülkelerde 1990 dan sonra durmuş. bu demek oluyorki hepimiz limitliyiz, bende torunum jedi power la eşyaları hareket ettirir diyordum.
yazık oldu.
http://en.wikipedia.org/wiki/flynn_effect
berberle samimiyet arttıkça tıraşın kötüye gitmesi
-
başlığı açan arkadaşa ibretlik tespitinden dolayı kocaman bir teşekkür. deneyimlerime dayanarak söylüyorum ki berber sizi devamlı müşterisi olarak belledikten sonra ;
- randevu vaktinize sadık kalmaz.
- saçınızı kafasına göre tıraş eder.
- tıraş esnasında saçma sapan videolar izletir.
- tıraş esnasında sürekli telefonla konuşur.
edit: "tıraş"
ne çektin be esprisinden gına gelmesi
-
turkcell henüz reklamlarında kullanmadığına göre yeterince bıkılmamış demek ki.
porsche'un kullanımının pek rahat olmaması
-
(bkz: halıda sür)
volkan bıçakla çıkmış olamaz mı
-
çok haklı ve anlayış ile karşılanması gereken bir şüphe. ben de tedavi edilmeye başlamadan önce bu tür şüpheler ile insanları gözler ve düşünürdüm. 24 yaşıma kadar fubolcuların döner bıçağı taşımak için konçlarını şortuna kadar çekip sahaya çıktığını, uzun boylu olanların ise konç yetmeyeceği için kilotlu çorap giydiğini sanırdım.
sonra ilaç kullanmaya başladım ve geçti bunlar... oluyor. şefkat ile çözülüyor.
tekstil cenneti olup ünlü marka çıkaramayan ülke
-
gelişmiş hiçbir ülkenin tekstille işi yoktur ama en iyi giyim markaları da onlarındır. tüm enerjilerini sanayi ve teknolojiye ayırıp donlarını sana biçtirip diktirirler.
sana da derler ki "tekstil ülkesisin be koçum."
sırtına gelişmekte olan ülke etiketi de vururlar ki havandan geçilmez!
para kiminse marka da onundur. patron kimse etiketini o vurur. süleyman kimse mühür ondadır.
bu nedenlerle marka çıkmaz bizden.
"türkler taş ve moloz taşımakta çok iyi" diyen kanadalı maden şirketi bile uyandırmadı birçoğumuzu.
adamlar altınımızı çalıp doğamızı bok etti. ameleliğini de bize yaptırdı.
akıl sahiplerine bu örnek yeter de artar.
sol şeritte 120'den sonra yol vermek şart değildir
-
uyarı: hız öldürür
her zaman önünden kaçmazlar, bazen adamın eline verirler. haberin olsun diye dedim. yüksek hızla gitmen gerekiyorsa dörtlü flaşörlerle ve kontrollü bir şekilde gideceksin.
tampona yapışmak aptalca, ahmakça, cahilce bir harekettir.
adana osmaniye otoyolunda yine benzer hareketle, sürücüsünü sonradan gördüğüm bir hatchback araç tın tın sollamaya çıkmış, arkasında birden biten aracı gördüğünde resmen aniden 3 şerit sağa geçti, uçacaktı neredeyse ve sonrasında durdu. ve ben yetiştiğimde duran aracın kadın şoförü ağlıyordu sanırım, elleri yüzündeydi çünkü. bunu yapmaya hiçbir şerefsizin hakkı yok.