hesabın var mı? giriş yap

  • lan hepimizin annesi patates yemeği yapmıyor mu, hepimizin babası sabun azalınca içine azıcık su koymuyor mu? ne kadar bohem ne kadar ıssız adam olabilirsiniz ki?

  • sürükleyici bir kitap.

    kitabı okurken gerçekten sürüklendiğimi hissettim. elimden bırakamasam da kurguyu oturtmakta zorlandım, başı sonu belli bir klişe beklentim olmamasına rağmen, kitabın sonunda okurken edindiğim beğeniyi bulamadım.

    sürükleyici olma nedeni, hikaye, karakterler ya da olaylar değildi kesinlikle. kitabın tamamının içine gizlenmiş tamamen okuyanın şahsi deneyimlerine hitap eden birbirinden uzak cümleleri bulma çabası kuvvetli bir okuma arzusu yaratıyor diyebilirim.

    kitap yazmayı deneyenler, kendi cüretlerine hayret edenler bilirler ki, bir kitabı yazma dürtüsü, bir kıvılcımdır, lakin iyi beslenmediği zamanlar sönmeye mahkumdur. hayal kurmak ile hayallerini başkalarına anlatmak arasındaki fark muazzam olduğu için, kendi sözcüklerinize yabancılaştığınız noktada kurguyu kaybetme riskiyle de karşı karşıya kalırsınız. yazmaya cüret ettiğiniz kitap ipe sapa gelmez bir hal almaya başladığında ise kurgunun değil hayran olduğunuz cümlelerin peşine gidersiniz.

    işte bu kitabın cazibesi ve falsolu kısmı ben deniz labelleye göre tamamen budur.

    yazar, metaforun acıklamasını yaparak okuyucuyunun hikayeyle bağlantısını sürekli koparmıştır. belki bu açıklamalar gerekliliktir. belki de benim gibi önce hayran olunacak cümleler yaratıp, bunları merkez belleyip geri kalan hikayeleri bu cümleleri birleştirmek için kullanan bir yazardır murakami.

  • rus fizikciler yerin 100 metre altinda bakir tel bulduklarini,
    bunun ise atalarinin bundan 1000 yil öncesinde telefon sebekelerinin
    oldugunu kanitladigini duyurdular.

    bu olaydan 1 hafta sonra amerikan gazetelerinde ilginç bir manset.
    amerikan bilim adamlari yerin 200 metre altinda 2000 yil öncesine ait
    fiber optik hatlar bulduklarini, bunun ise, amerikan toplumunun
    ruslardan 1000 yil öncesinde gelismis digital haberlesme sistemleri
    oldugunu söylediler.

    bir hafta geçmeden türk gazetelerinde yeni bir manset.
    türk bilim adamlari yerin 500 metre altina kadar kazdiklarini ve
    hiçbirsey bulamadiklarini, bunun ise atalarinin 5000 yil öncesinde
    mobil telefon ve kablosuz iletisim sistemlerine sahip olduklari
    sonucuna vardilar....

  • ağızlarından sürekli ''halkı böyle aşağıladıkça kaybetmeye devam edeceksiniz'' gibi laflar duyarsınız. asıl kaybeden kendileridir ama farkında bile değildirler. seçim kazanmayı hayatlarının merkezine oturturlar. seçtikleri kişiler gününü gün ederken, bu mallar da onlarla beraber kazandıklarını sanarlar. git bak bakalım sığır kardeşim o milletvekili çocukları, bakan çocukları sana hiç benziyor mu? seçtiğin kişiler kazanmış oluyor, sen değil mal kardeşim. adam makarnaya muhtaç, ''kaybetmeye mahkumsunuz'' diye nutuk atıyor. akıl fikir.

  • mallıktır. vazgeçecekseniz yine vazgeçin de memurluğa bok atmanın lüzumu yok.

    dünya turu yapmak için de everest'e çıkmak için de en iyi meslek memurluk türkiye'de.

    siz başka bir ülkede yaşıyorsanız bilemem.