ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
romica ile 4 yaşındaki oğlu, karşıdan karşıya geçmeye çalışırken, bir arabanın hızla üzerlerine gelmesi sonucu yaşanan diyalog:
romica: allah kahretsin çocuk bile umurunda değil hayvanın.
ege: horoz bu çocuk!
romica: o ne demek ege?
ege: babam araba kullanırken horoz bu çocuğu diyor ya!
romica:!!!
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"senin dudakların şarap gibi ve ben sarhoş olmak istiyorum"
-william shakespeare (dolaylı anlatım)
"senin ağzını yerim ben"
-sinan özen (dogrudan anlatım)
ali koç'un okan buruk'un oğluna laf atması
-
ali koç'un türk futbolu için ne kadar tehlikeli hale geldiğini gösteren durumdur.
“ötekinin oğluna laf söyleyince hop oturup hop kalkıyorlar. ismail hoca'nın oğlu bütün gece kusmuş. ailesine de haber vermemiş. ismail hoca tek laf etti mi?" şeklinde açıklamaları olmuş.
ötekinin oğlu diye bahsettiği kişi, kanser atlatan 14 yaşındaki bir çocuk. kendini haklı çıkarabilmek için konularla alakasız küçük bir çocuğu bile diline dolayabiliyor.
ali koç'un başkanlığı bırakması hem kendisinin hem de türk futbolunun yararına olacaktır.
ömer hayyam
-
öldükten sonra, ırmaktan şarap içeceği, 72 tane küçük kız çocuğuna sahip olacağı hayalleriyle hayatını ziyan eden ve sürekl, başkalarına da zehir etmeye çalışan sapık mallarla tarihin en güzel taşşaklarından bazılarını geçmiş olan büyük üstad.
internetsiz ev kalmasın diye arayan numaralar
-
engelle engelle bitmeyen numaralardır.
tamam hayır işi yapıyorsunuz anlıyoruz. internetsiz ev kalmasın diye çalışıyorsunuz ama yetmez mi? her gün arıyorlar. birisini engelliyorsun öteki numara arıyor.
bir bitmediler.
amir amgad
-
am(ir + gad) = am ırgadı
edit:
bir umuttur yalamak
30 nisan 2007 ulusa sesleniş konuşması
-
sayın başbakan'ın ulus'u düşünemeyen bireylerden oluşan topluluk olarak düşünerek yaptığı konuşmadır.
1933'de 4000 otomobil vardı, bugün 6 milyon var,
1929'de 15.000 telefon abonesi vardı bugün 19 milyon var...
bu karşılaştırmaların hangi amaçla yapıldığını anlayan varsa lütfen beni aydınlatsın. dünya'da teknolojinin gelişmesini kendi varlığı ile mi açıklamaya çalıştı?
ayrıca bir sonraki konuşması için süper bir istatistik buldum.
1923 yılında türkiye'de hiç bilgisayar yoktu, bugün 22 milyon bilgisayar var. yaa yaa.
ekleme : 1923'de telefon hattımız türkiye cumhuriyeti'ne aitti. bugün lübnanlı'ya ait.
mersin'de iki motorcunun hayatını kaybettiği kaza
-
yola kontrolsüz çıkan tırdan ziyade sürat kurbanı oluyorlar.
edit: başlık başa kalmış.
yetiş ya picasso yetiş ya dali
-
20. yüzyıl sanatının güçlüklerine dikkat çeken bir şarkıdır.
kübisti fauvistten ayırıyorlar
bu sizden bu bizden kayırıyorlar
guernica ne diyor anlamıyorlar
ortalık karıştı modern bozuldu
yetiş ya picasso yetiş ya dali
yolumuz düştü piet mondrian'a
tuvalde olan gelirmiş başa
can düşman olmuş ressam ressama
yetiş ya picasso yetiş ya dali
magritte'e duchamp'a saygı kalmamış
insanlık matisseden nasip almamış
galerisi var ama gözü doymamış
biçare kandinsky abstrakta uymuş
yetiş ya picasso yetiş ya dali
öyle bir dünya ki, pop-art avant-gardea
sürrealistin sırtından vuran vurana
aşkolsun gerçekten pollock bulana
insanlık yaralı postmodern sanatta
yetiş ya picasso, yetiş ya dali
eksisozluk42.com
f/p oranı en yüksek erkek parfümü
bagaja yatırılan bebeğin feci sonu
-
--- spoiler ---
kaza, saat 22.30 sıralarında aksaray-ankara kara yolunun 12’nci kilometresinde meydana geldi.
...
ardından jandarma ve polis ekipleri çağrıldı. ekipler, muhammed melih'in üzerinden geçen araç veya araçların belirlenmesi için çalışma başlattı.
--- spoiler ---
gece karanlığında ailenin kendisinin sebep olduğu cinayet için bebeği o karanlıkta ezenleri bulacaklarmış...
ösym'ye bir soru itirazının 20 tl olması
-
amadan öncesi yalandır kusura bakmayın...
sen anayasa mahkemesi'nin kararına rağmen soruları göstermeyeceksin, itiraz için de ebesinin nikahı kadar para isteyeceksin eleştirince de birkaç zırtapoz çıkıp "ya herkes itiraz ederse?" diyecek...
liseliler bilmez, ösym denen bu gudubet kurum soruları gösterme kararı almadan önce soruları sınavdan sonra bir güzel veriyordu. sonra televizyonlarda sorular uzmanlar tarafından tek tek çözülüyordu. zaten orada anlaşılıyordu ak koyun kara koyun, koca uzmanların çözdüğü soruyu "yanlış bu hucam..." diyerek hakkında itiraz edecek mal varsa da koca ülkede bir belki ikiydi.
kpss'de eğitim bilimleri alanında önceki yılların sorularını çözüyorum, tek sınavda beş altı tane yanlış soru çıkmış lan. bir değil iki değil anasını satayım. koca kurum soru hazırlayamıyor. böyle bir kurum soruları göstermeyecek sonra da itiraz için "ay ama arkadaşların seni görürse onlar da itiraz etmek isterler, o nedenle kazığı sokabildiğim kadar sokacağım..." şiarıyla yola çıkıp önüne engeller koyacak, sonra da biz her haltı düşünmeden eleştiren ekşiciler olacağız, öyle mi?
ekleme: yok önceki entrylerine bakayım da yok bilmem ne... adamın dediği lafa bak "daha önceden böyle bir hizmet var mıydı?" diyor. yoktu la daha önce böyle bir hizmet. valla bak. ösym çıkıp "bir sene boyunca üstünde çalıştığımız ama doğru hazırlamayı bile beceremediğimiz sorulardan şu, şu, şu hatalı. eşeklik ettik, affedin bizi." diye herkesten önce davranıyordu. kendi kendine hiçbir başvuruya gerek kalmadan soruları iptal ediyordu. önceki senelerde çıkmış soruların bulunduğu kitaptçıklarda "ösym tarafından iptal edilmiştir." yazısını görürsen bil ki bu anlama geliyor...
yemin ediyorum malsınız lan.