hesabın var mı? giriş yap

  • özet geçiyorum:
    thy uçağındaki fransızlar bağırarak bir şeyleri protesto etmişler, başka fransızlar da bu fransızları protesto etmişler, biz türkler bir boku protesto etmemişiz, sonra protestocu fransızlar uçaktan atılmış.

  • evet, hazırsanız size evinizde kolaylıkla yapabileceğiniz ve tadına baktığınızda %100 mutlu olacağınız bir cupcake tarifi vereceğim. ben cupcake'i çikolatalı ve kremasını da vanilyalı yaptım. eğer çikolatayı çok seviyorsanız bu tarif tam size göre. öncelikle malzemelerden başlayalım.

    çikolatalı cupcake için malzemeler

    4-5 avuç bitter damla çikolata
    2 yumurta
    yarım su bardağı toz şeker
    yarım su bardağı sıvı yağ
    yarım su bardağı yoğurt
    1 yemek kaşığı kakao
    1 paket kabartma tozu
    1 su bardağı un

    vanilyalı krema için malzemeler

    2 su bardağı süt
    1 paket vanilya
    3 yumurta
    yarım su bardağı toz şeker
    3 çorba kaşığı mısır nişastası

    size tavsiyem ilk kremayı yapmaya başlayın çünkü soğuması için 1 saat kadar buzdolabında bekletmeniz gerekecek. krema soğurken kekinizi hazırlamaya başlayabilirsiniz.

    ılık sütü kaynama noktasına gelene kadar ısıtıyoruz. süt ısınırken bir tencerenin içerisine toz şekeri, vanilyayı ve mısır nişastasını döküyoruz ve karıştırmaya başlıyoruz. topak kalmayana kadar bu işleme devam ediyoruz. daha sonra yumurtaları ekleyeceğiz ama yumurtanın yalnızca sarısını ekliyoruz. yumurtaları da ekledikten sonra mikserle çırpmaya başlayabilirsiniz. bu işleme devam ederken kaynama noktasına gelen sütü de yavaş yavaş ekliyoruz. sütün tamamını ekledikten sonra tencereyi orta ateşteki ocağa alıyoruz ve mikserle çırpma işlemine orda devam ediyoruz. kaynamaya başladıktan 1-2 dakika sonra ocaktan alabilirsiniz. şimdi sıra kremayı karıştırarak soğutma işleminde. vanilyayı eklemek için kremayı karıştırarak soğutmamız gerekiyor. vanilyayı da ekleyip mikserle çırptıktan sonra buzdolabında 1 saat kadar bekletebilirsiniz. şimdi keke geçebiliriz.

    öncelikle, fırınımızı 180 dereceye ayarlıyoruz. düğmemizi üst ve alt ısıtı+fan olan işarete getiriyoruz ve çikolatamızı eritmeye başlıyoruz. çikolatamızı tabii ki kısık ateşte benmari usulü eritiyoruz. tamamen eridiğinde, yani tamamen sıvı hale geçtiğinde tezgahınızın bir köşesine koyabilirsiniz.

    bundan sonrası kolay. malzemeleri birleştirmeye geliyor sıra. bir kaba ilk önce yumurta ve toz şekeri ekleyip, mikser yardımıyla iyice çırpıyoruz. tek bir renk olduklarında sıvı yağı, yoğurdu ve benmari usulü erittiğimiz çikolatayı da kaba ekliyoruz ve çırpmaya devam ediyoruz. yoğurdu eklediğimiz zaman kokusu biraz garip oluyor ama merak etmeyin fırından çıktığında tadı mükemmel olacak. son olarak da kakao, kabartma tozu ve unu ekleyerek büyük tahta kaşık yardımıyla dıştan içe doğru karıştırıyoruz. karıştırmak için başka bir alet de kullanabilirsiniz. ben tahta kaşıkla daha rahat ettiğim için onu kullanıyorum. karıştırma işlemini tek bir renk olana kadar devam ettiriyoruz ve daha sonra cupcake kaplarına karışımımızı döküp fırına atıyoruz. ben yaptığım kekleri 17-18 dakika içerisinde fırından çıkartıyorum. siz yine de 15-18 dakika arasında pişip pişmediklerini kontrol edin.

    kekler de piştikten ve krema soğuduktan sonra süsleme işlemine başlayabilirsiniz. ben aldığım pasta süslerini de kremanın üzerine döküyorum güzel bir görüntü oluyor. afiyet olsun.

  • normal bir durum.

    herkes müslüman değil ya da dinini yaşamıyor. rahatsız olan arkadaş listesinden çıkartır ya da profiline bakmaz.

    bu yapılan benim ya da bir başkasının 'bu sıcakta aç susuz kalınır mı sağlığını düşünmüyor musun?' demem kadar ahlaksızcadır. herkes kendi tercihlerinden mesuldür.

  • sevgili arkadaşlar, gerekli açıklama ve araştırma yapılacaktır. maalesef hemen beyin fırtınasına başladınız. aklınıza takılan bir kaç soruya cevap olması açısından:

    1. o saatte hava aydınlık (19.50), nasıl görmüyor?

    burası ülkenin en doğusu, güneş batıdan 1 saat daha erken batıyor. o saatte hava karanlık merak ettiğiniz buysa.

    2. bu kadar rütbeli neden aynı helikopterde?

    bölgenin coğrafyası gereği en güvenli ve hızlı ulaşım yolu helikopter faaliyetleridir. üst rütbeliler anlamında buranın "dolmuşu" helikopterdir. bir tümen komutanı da bir yere gidiyorsa helikopterle gider, yanında astları ve emir subayları ile beraber. bu kadar rütbeli için iki helikopter kaldırılmaz. minimum sayıda faaliyetle maksimum personel taşınır. 2 helikopter kaldırmak, riski iki kat artırmaktır. ktm dediğiniz sistem de aynı şekilde çalışır. güvenlik alınır, maksimum asker minimum seferle ulaştırılır. bu kadar üst düzey rütbeliyi kara yoluyla taşımak pkk'ya gel beni vur demektir.

    3. 3 dakikada epey yükselir helikopter, nasıl takılacak tele?

    yine bölgenin coğrafyası ve emniyet gereği dağların arasından gitmeniz gerekebiliyor. bir anda irtifanız 3000'den 800'e düşebiliyor sarp dağlar ve yamaçlar yüzünden. sürekli alçalıp yükselmek yerine de denize göre ortalama irtifanızı sabit tutup ilerlemek en doğrusu.

    4. bölgedeki elektrik telleri sistemde yok mu?

    yok. sivil helikopter kazasında hatırlayın, beylikdüzü'ndeki dana gibi kule bile sistemde yok. her bir yüksek gerilim direği sistemde nasıl olsun? bu yüzden yüksek gerilim tellerine uçak ikazlar takılır. bu konuda bir ihmal var mı, görüş kısıtlandı mı, araştırmalar sonucunda ortaya çıkar. bu konuda 172 adet helikoptere helikopter engel tespit sistemi entegrasyonu projesi var. ancak bürokrasi yüzünden sözleşme aşamasında bekliyor.

    hayat bir bilgisayar oyunu değil. mükemmel bilgisayar sistemleri yok, inanılmaz askeri sistemler falan yok. askeri konular ve doğudaki terör konusunda da doğuyu görmeden, botan'ı, sabır dağı'nı, hakkari'yi, çukurca'yı, doğan'ı, dağlıca'yı görmeden istanbul'dan ahkam kesmeyin. burası farklı bir dünya.

    edit:

    ekşişeyler'de paylaşılmış bu entry ve iyi niyetle ortak olarak sorulan bazı sorulara verdiğim cevaplar yandaşlık olarak algılanmış nedense.

    sevgili dünya, şu anda görevimi belirtilen alanın çok yakınında bir birlikte rütbeli olarak sürdürmekteyim. onlarca helikopter faaliyetine katıldım, onlarca pilotla konuştum. sizin "nasıl olabilir böyle bir şey?" dediğiniz onlarca şey burada rutine bindiği için haberiniz olmuyor. tümen komutanı 3-4 ayda bir gerek denetleme, gerek toplantı ya da yerinde görmek için böyle bir heyetle helikopter faaliyeti yapar. bu güne kadar dikkatinizi çekmedi ve haberiniz yoktu. kaza olunca "ne yani böyle mi gidiyor?" diyorsunuz. evet öyle gidiyor. zira her üst rütbeli sayın cumhurbaşkanı gibi 1000 kişilik güvenlikçi ile korunup, kara yolu ile intikal yapamaz. inanmazsınız cumhurbaşkanı ve bakanlar da bir yere giderken aynı uçakla gidiyor! bu çapta bir kaza tabii ki dikkat çeker ve soru işaretleri uyandırır. amenna. buna bir itirazım yok. itirazım hiç bir veriye, kanıta, açıklamaya dayanmadan "bunu pkk yaptı, amerika yaptı, almanya yaptı!" diyenlere.

    ilgili helikopter ilk belirlemelere göre yüksek gerilim hattıyla temas olduğu için kırıma uğradı ve buradaki genel kanı "tellere mi takılmış? yok artık!"dı. ben de dedim ki, "olabilir." ve bildiğim kadarını, bildiğim şekilde açıkladım. bunu yaparken dayanak noktam şahsi tecrübelerim, gördüğüm iha görüntüleri, askeri personel arasında konuşulan konuşmalardı. çünkü sizin "şehit" deyip geçtiğiniz her insan buradaki bir askerin devresi, arkadaşı, komutanı.

    yine ilgili helikopter taciz ateşi sonucu hızla alçalmak zorunda kalmış ya da saldırı sonucu düşürülmüş olabilir. amerika daha önce defalarca yaptığı gibi bir suikast düzenlemiş olabilir, içlerinde bir hain ya da casus olabilir. bunlar bir ihtimaldir. ancak içinde 1 tümgeneral, 1 yarbay, 2 albay, 1 binbaşı, 3 yüzbaşı, 1 üsteğmen, 2 başçavuş, 2 uzman çavuş bulanan helikopter düşünce henüz kesin bir açıklama olmadan "pkk işi" dediğinizde, bu derece üst rütbeli bulunan bir helikoptere pkk'nın saldırabilme cesareti ve kapasitesi olduğunu da peşinen kabul etmiş ve güçlendirmiş oluyorsunuz. dolayısıyla ilk etaptaki veriler geldiğinde bunlara göre bir değerlendirme yapmak ve direkt sonuca ulaşmak yerine olayın biraz aydınlanmasını beklemek bana göre en doğru hareket.

    tüm bunların yanında bana yandaş demeniz ile vatan haini demeniz arasında benim açımdan bir fark yok. hakaret olarak alırım. yandaş olduğumu düşünenler eski entrylerime bakabilir.

    tekrar tüm milletimizin başı sağolsun.

  • ''gökyüzüne bakan fotoğraflı parti liderlerine sesleniyorum: biz aşağıdayız... ''

  • seyir zevki en düşük futbol ligi yüzünden netflixin ücretinin yükselmesini kimse istemez ve netflix de zaten buna girmez.
    selcuksportsla görüşürlerse birbirilerini tamamlamış olurlar kalite olarak ikisi birbirine denk