hesabın var mı? giriş yap

  • bugünlerde iyiden iyiye kafama takmaya başladığım mesele. bu başlığın karşıma çıkması da bir başka mesaj olsa gerek.

    öyle çok derin bir adam değilimdir ama çocukluğumdan beridir uzaya, evrene, galaksilere, gezegenlere filan amatör bir ilgim var.

    geçenlerde de ayıptır söylemesi 500 m2'lik bir arsa aldık. (buton filan aramayın şimdi. az bi durun lütfen.)

    eşim "oh ne güzel yatırım yaptık" modunda, bende ise biraz burukluk var. "n'oldu?" diye sorunca:

    "ne olacak yahu. şu sonsuz denilen evrende sayısız galaksiler içinde sayısız gezegen var. bunların bir tanesinde hayatın sürebileceği koşullar oluşmuş. ve bu durum milyarlarca yıl sürmüş.
    öte yandan bir sürü yumurtanın içinden bir tanesi milyon sayıdaki spermlerin biri tarafından döllenmiş ve biz bu dünyada yaşama şansı bulmuşuz.
    böyle bakınca milli piyangodan yılbaşı ikramiyesi çıkma ihtimalinden binlerce kez daha az olan bir ihtimal gerçekleşmiş.
    bu imkan bize milyarlarca yıl yaşı olan bir evrende sadece ve sadece 80-85 yıl için sunulmuş.
    biz ise bu yılların yarısından fazlasını 500 m2 arsa almak için harcamışız.
    ve buna sevinmemi bekliyorsun."

    dedim.

    "haklısın ama ne yapsaydık" dedi.

    "arabayı değiştirseydik" dedim.

  • oruçlunun açlıktan akli melekeleri kaybetmesi sonucunda iskender satılan bir mekana gitmesi sonrası karşısındaki müşterilerin yaptığı eylem.
    oruçluyken ne işin var kardeşim iskender satılan,yenen yerde.

  • attila ilhan'ın hangi sol kitabında idi sanırsam, şöyle bir olay vardı:

    fransız sosyalist partisi lideri jean jaures, metro beklemektedir. biraz ötesinde de işçiler. metro geldiğinde, işçiler haliyle 3. mevkiye yol alır, jean jaures 1. mevkiye. bunu gören işçiler "oldu mu yoldaş. biz seni de buraya, aramıza, 3. mevkiye beklerdik" derler. jean jaures'in cevabı müthiştir: "bizim kavgamız, ben de 3. mevkide yolculuk edeyim diye değil, sen de burada, 1. mevkide seyahat edesin diyedir yoldaş. bunu sakın unutma!"

    olayla ilgisine gelince..tekel işçilerinin ne kadar maaş aldığını bilmiyorum. çok da ilgilenmiyorum zaten aldıkları maaş miktarıyla. olay tekel işçilerinin aldığı maaş değil çünkü. ancak illaki maaş söz konusu yapılacaksa, tekel işçisi çok maaş alıyordu diyene kadar, biz neden az maaş alıyoruz denmeli bence. bizim kavgamız herkes az maaş alsın diye değil, herkes daha çok kazansın, daha insanca yaşasın, kazanılmış hakları gasp edilmesin diyedir.

    bu da sakın unutulmasın.

  • 454tl hasılat elde etmiş. hepsini oyuncular paylaşsa 16tl eder. filmden kazandıkları parayla filme gidemezler. ya da belki promosyon ile hafta içi gidebilirler.

  • gıda üreticileri şeker yediğinizi size doğrudan söylemeden şeker tüketmenizi amaçlar ve gıda ambalajlarına şeker yerine farklı isimler yazarlar. şeker, içine konduğu yiyeceğin tadının daha tüketilebilir hale gelmesini sağlayan, bağımlılığı kokain ile ilişkilendiren, yoksunluğunda beynin, tıpkı kokain yoksunluğunda verdiği tepkileri vermesine neden olan bir üründür.

    şeker tüketiminin aşırı arttığı ve birçok kişinin diyet yapıyorum adı altında fark etmeden her gün onlarca gram şeker tükettiği günümüzde listelenmesini fayda var.

    hepsini akılda tutmanın tabii ki imkanı yok, sadece şekersiz ürünleri içeren bir market alışverişi yapabilmek için saatler harcamak gerekir.

    devletin bu işe sınırlama getirip ürün paketlerinin üzerine "şeker içerir" ibaresi koymayı ve içerik kısmında kullanılan bu farklı isimlerin yanına parantez içerisinde "şeker" yazılmasını zorunlu hale getirmesi gerekir.

    akçaağaç şurubu
    altın şeker
    altın şurubu
    amazake
    arpa maltı
    bal
    dekstran
    dekstroz
    diastatik
    diatase
    esmer şeker
    etil maltol
    fruktoz
    galaktoz
    glasaj şekeri
    glikoz
    glikoz şurubu
    ham şeker
    invert şeker
    karamel
    katı glikoz
    katı mısır şurubu
    keçiboynuzu pekmezi
    laktoz
    malt şurubu
    maltodekstrin
    maltoz
    mannitol
    melas
    meyve suyu
    meyve suyu konsantresi
    mısır şurubu
    muscovado
    nişasta bazlı sıvı şeker
    pancar şekeri
    panocha
    pirinç şurubu
    pudra şekeri
    sakaroz
    sarı şeker
    sorbitol
    sorgum şurubu
    şeker şurubu
    şeker kamışı
    şeker kamışı suyu kristalleri
    şeker pekmezi
    tereyağ şurubu
    turbinado şekeri
    üzüm şekeri
    dextrose
    xylitol

  • 17. yüzyılda (1638-175) fransa'da hüküm süren kral.
    1643'te 5 yaşındayken fransız tahtına çıktı. bundan önce yönetimde, kral naibi kardinal nazarin vardı.
    14. louis 1661'de 23 yaşında iken ülkenin yönetimini ele aldı ve 1715'te ölene kadar tam 72 yıl iktidarda kaldı. çağdaş tarihin iktidarda en uzun süreyle iktidarda kalan monarkıdır.
    kendi döneminde, yönetimde mutlakiyet hakimdi. 16. yüzyılda yaşanan din savaşları ve westphalia barışı sırasında 1648 ayaklanmaları, almanya'yı küçük devletlere bölmüş, fransa'ya da dünya üstünlüğünü ele geçirmesini sağlamıştır. 14. louis, sınıflara bölünmüş bir fransa'nın bütünleştirilmesinde tek gücün ulusal monarşi olduğuna inanmıştır.
    merkeziyetçi otoritesini kurduktan sonra, orduya çekidüzen verdi. çünkü askerler önceden istedikleri ülkeye hizmet ediyorlardı. bunlara sürekli oturacak barakalar kurdu, emir komuta zinciri kurdu ve tek bir üniforma giydirdi. 14. louis bunları içerde yaparken, dış politikada da çeşitli stratejiler uyguladı. bu stratejinin temelinde genişleme yatıyordu. doğuya ve ren bölgesine doğru genişlemek ve ispanya hollandası* kendi ülkesine ilhak etmek istedi.
    bir de ispanya kralı ll. charles'in kızkardeşi ile evlenmişti. bu konudaki amacı, avrupa'nın öteki devletlerinin bağımsızlıklarına son verecek olan, "evrensel monarşi"yi kurmaktı.

    arkasında büyük bir miras bırakacak olan ispanya kralı ll. charles'in ölmesi ile 1700 yılında avrupa savaş ile karşı karşıya gelmişti. miras üzerinde en büyük hak sahibi, ll. charles'in iki kızkardeşi ile evli bulunan habsburg imparatoru ve fransa kralı'ydı. ll. charles ölmeden önce mirasın kime kalacağı konusunda vasiyet bırakmıştı. vasiyete göre ispanya toprakları parçalanmadan bir bütün olarak 14. louis'in torununa kalacak ama taht hiç bir zaman birleştirilmeyecek; 14. louis kabul etmezse, habsburg imparator'unun oğluna verilecekti. 14. louis bu mirası kabul etti ve savaş başladı. savaş sonunda utrecht barışı imzalanacak ve ispanya tahtına 14. louis'in torunu ll. philippe geçecekti.*