ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ocağına incir ağacı dikmek
-
incir suyu çokça seven ve kökleri uzun ve dayanıklı bir ağaç olduğundan özellikle beton kanalizasyon borularının bir numaralı düşmanıdır. kökleri boruları delerek içeri girer, size de epeyce büyük bir masraf çıkarır. bir evin bahçesindeki incir ağacının yan yana 3 evin kanalizasyon borularını tıkadığı ve patlattığı tarafımdan görülmüştür. özetle bu deyim mecazi anlamının yanında gerçek bir anlam da içermektedir ve dolayısıyla evlerin yakınlarına incir ağacı dikmekten kaçınılmalıdır.
8 ocak 2002 istiklal caddesi fotoğrafı
-
akp döneminde çekilmemiştir.
işaretin yeter
-
meali: "işaretin lazım zira benim savunacak peşinden koşacak kendi doğrularım yok"
dekolte bluz giyip göğüs çatalını elle kapatmak
-
ahlâksızca bir hareket; zira karşıdaki insanı rahatsız eden bir tavır bu. böyle bir olayda kendimi çok kötü hissediyorum; durduk yere bir nevi sapıkmışsınızcasına bir karşılık görmüş oluyorsunuz çünkü.
misafirliğe 2.5 litre kola ile gelen misafir
-
misafirlige degil direkt dogum gunune giderek katildigim topluluk.
10 ya da 11 yasindayim. bi arkadasimla yolda yururken, arkadasimin arkadasi gelip onun dogum gunune gelip gelmeyecegini sordu. arkadasim gelecegini soyleyince nezaketen beni de cagirdi. eve geldim ve dusunmeye basladim. 3 bilemedin 4 saatim vardi. ne giyecektim, takim elbisem yoktu, sunnetten kalan bi kiyafetim vardi ama olmazdi ki, hay amk. ne hediye alacaktim? para da yoktu, pederden istesem bi ton dirdir. zaten hediye almayi da bilmem hic. anneme sordum o da hemen babama yetistirmis, agzinda bakla islanmaz. babam da surdan 2.5lt kola alsin diyerek 2.5tl tutusturmus anneme, o da bana verdi. bu ne ya kola mi alacam cocuga diye zirlayinca babam okkali bi kufurle kovdu evden. ben de bi saate baktim bi de elimdeki 2.5tlye ve marketten kolayi alip olay mahalline gittim. cocugun annesi vefat ettigi icin halasi ve babaannesi organizasyonu yapiyorlardi. utana sikila verdim kolayi. biraz sasirdilar tabi ama aldilar. neyse iceri gectik half-life oynadik falan sira geldi pastaya. halasi meyve sularini getirdi masaya. biri itiraz etti kola yok mu diye,
birden herkes tek agizdan "eveeet kola istiyoruz" dedi. patavatsizliga bakar misin bana yapilsa doverim pijleri. kadinin aklina benim kola geldi ve gitti iceriden getirdi ama herkes nasil mutlu anlatamam. ben tabi meyve suyu ictim kendi getirdigi seyi icti demesinler diye. arkada kalorifer petegine yaslanip ailesine mangalda et pisirmis baba gururuyla dikildim orda. sonra hediye kismina geldi is, herkes uzatti hediyesini. ben de benimkini ictiniz zaten dedim, cocuk aynen ya tesekkur ederim iyi oldu dedi, bi de oyle gururlandim. o gun 2.5lt kola goturdum diye orada alay edilmedim ve gunun kahramani oldum ya, ne zaman 2.5lt kola alsam ayni gururu yasarim. bu da boyle bi animdir iste
20 haziran 2017 çocuklara musallat olan cübbeliler
-
çıkalım da oruç tutmayanlara çatalım diyen cübbeliler. lakin burası müslüman bir ülke değil, çünkü ülkelerin dini olmaz.
kpss 2015
-
yarın 3. oturumuna gireceğim sınav. yaklaşık 9 aydır her sabahın 6'sından beni ayağa diken sınav. bugun fark ettim ne kadar cok yorulduğumu. 3. girişim olacak her seferinde 1 ya da 2 puanla kaçırdığım şu sınavdan artik kurtulmak istiyorum. okul zilinin sesi artik orada olamadığım için uzmesin istiyorum lan. olsun bu sefer. yarın sınava girecek arkadaşlara başarılar.
edit: atandım. öğretmenlikte 3. senesine baslayan biri oldum. şu kpss ve sınav derdi en büyük düşmanımın bile başına gelmesin.
türk televizyonlarındaki unutulamayan anlar
-
bir su baskını sonrasında çadırda kalan bir felaketzede:
- çadırlar su geçiriyor, üşüyoruz.. çoluk çocuk perişanız. nerde bu devlet, nerde bu millet, (karısına dönerek) nerde benim pijamalarım?
not: daha sonra "nerde bu devlet, nerde bu millet" kısmı uzun süre show tv ana haber jeneriğinde kullanıldı.
14 yıl sonra gelen edit: böyle bir şey hiç olmamış, zihnimin bir oyunuymuş. "nerde benim pijamalarım" kısmı levent kırca parodisinde varmış. ben de çok üzüldüm bunu öğrenince tabi ama n'apalım. historien'e teşekkürler.
harry kewell
-
galatasaray'da kaptan olsun, gerekirse başkan olsun. hamburg maçında 3 forvete karşı stoper oynadıktan sonra bu adam geceleri kanatlanıp avustralya steplerinde tur atıyormuş deseler inanırım.
ayrıca kız olmasam da veririm, kendisinden mi esirgeyeceğim?
sevgilinin önceden yattığı biriyle tanışmak
-
sevgilinin, sizden sonra yatacağı biriyle tanışmak kadar acıtmaz.
24 mayıs 2022 kokoreç hazırlama videosu
-
yıkadığı bağırsağı tekrar boklu suya daldıran esnaf içeren video.
nakkaş
-
birtakım bilgiler;
nakkaş, resim ve süsleme yapan kişi, ressam mânâlarına gelir.
osmanlı imparatorluğu'nda daha ziyade minyatür çizen kişilere verilen bir isimdir.
osmanlı'da minyatür sanatının etkilendiği yer sanıldığı gibi arap sanatı değil; uygur türklerinin oluşturduğu ekoldür.
uygur türklerinden selçuklulara, buradan da osmanlılara geçmiştir bu tarz.
dünyanın gelmiş geçmiş en yetenekli nakkaşı olarak bihzâd kabul edilir. efsaneye göre çaldıran savaşı öncesinde şah ismail, bihzâd'ı bir mağaraya saklamış; yavuz sultan selim karşısında aldığı yenilgi sonrası savaş meydanından uzaklaşınca ilk olarak tekrar bu mağaraya gelmiş ve bihzâd'ın hayatta olduğunu görünce ağlayarak allah'a şükretmiştir.
yavuz sultan selim dönemine kadar türk - islâm tarzında çizilen minyatürler; yavuz'un fethettiği arap topraklarından getirdiği arap nakkaşlar sebebiyle arap ekolünün ağırlık kazandığı bir döneme girmiştir.
nakkaşların kaldıkları ve çizimlerini yaptıkları yerlere nakkaşhâne denir.
topkapı sarayı'nın birinci avlusu ile arslanhâne binasının bitişiğinde nakkaşhâneler bulunduğu gibi, çarşıdaki çeşitli yerler de nakkaşlar için han şeklinde düzenlenmiştir.
nakkaşlar arasında da usta - kalfa - çırak ayrımı bulunuyordu diğer bütün zanaatkârlar arasında olduğu gibi.
nakkaşların başlarındaki kişiye " sernakkaşân " denirdi.
nakkaşlar, ordu ile birlikte seferlere de çıkar ve çizimlerini buralarda da yaparlardı. üç ayda bir maaş alırlardı.
orhan pamuk'un " benim adım kırmızı " adlı romanında da ismi geçen nakkaş osman, 16. yy.'da gerçekten yaşamış bir başnakkaştır.
nakkaşlar uzun yıllar boyunca minyatür sanatıyla ilgilendiklerinden yaşlandıklarında gözleri neredeyse tamamen bozulmuş olurdu.
evliyâ çelebi'ye göre 17. yy.'da istanbul'da 40 ayrı dükkana sahip olan nakkaşların 4 adet de loncaları bulunmaktadır.
ikinci mahmud'un yeniçeri ocağını ortadan kaldırdığı vak'a-i hayriyye sonrası nakkaşhâneler de topyekün kaldırılmıştır.
bu tarihten sonra avrupa'dan ressamların istanbul'a getirildiği görülür.