hesabın var mı? giriş yap

  • bir de demiyorlar mı "karıncalar zeki hayvanlardır" diye. klavyeyi ısırıyorum sinirden. lan nasıl zekâ bu. demin nereye gidiyordun şimdi ne yapıyorsun. diyecek laf bulamıyorum bu geri zekalılara gerçekten. bildiğin ebleh bir hayvan. diğer yönü de kapatsan yine terse yürür ha. ehehehe. lan o taraf kapalı zaten. ahahah. salak ya.

  • var olan ve native speaker olmayanlar arasında en çok hataya sebep olan farktır.

    home: genel olarak yaşam alanı. bu bi tren vagonu falan da olabilir.
    house: müstakil ev.
    apartment: apartman dairesi

    mesela apartman dairesine house diyemezsiniz. ama home diyebilirsiniz.
    aynışekilde house da home 'dur.

    ama home dendiği zaman neyin kastedildiğini anlamak için house mu apartment mı diye sormanız gerekebilir.

    edit:
    yoğunlukla " flat nerde hacı" diye mesaj aldım.
    flat'i de ekleyelim madem.

    flat: yoğunlukla her odası aynı seviyede bulunan mimariye sahip mekanlar için kullanılır.
    house kavramı hem ingiltere'de hem amerika'da genelde dubleks olur ya da bi bodrumu falan bulunur. o yüzden çok fazla flat denmez.
    eğer house 'un bodrumu yoksa ve sadece zemin katı varsa ona flat denilebilir. fakat bu özelliğe sahip bi mekan çoğunlukla apartman dairesi olduğu için apartment 'a da sıklılkla flatdenir.
    adı üstünde; flat. düz. plaka.

  • ekonomik kriz yoksa reis niye "iki aya kalmaz toparlarız" diyor o zaman. neyi toparlıyor bu adam? sen koskoca ülkenin başkanına şizofren mi diyorsun lan yoksa.

    edit: ekleme

    edit:bu entry başlık taşınmadan önce başlığı açan kişinin şu entrysine cevaben yazılmıştır. her ihtimale karşı şunu da
    şuraya koyayım da.

  • 1975 yilinda yapilmis bir filmdir. 18. yy'da gecer. redmond barry'nin sinif atlama calismalarindan yola cikarak donemin ingilteresine goz attirir. genel olarak candide ile büyük benzerlikler taşır. hatta ortam olarak bize patrice leconte'un ridiculesini hatirlatabilir belki de.
    her zamanki kubrick filmleri gibi uzundur*. ama yine canimiz sıkılmaz.
    barry lyndon'u ryan o neal canlandirmistir.

  • 90'lı yıllarda 3 ayda bir hapse düşen bir adam, bana ülkeyi yöneten bıyıklı ve keltoşlardan daha çok güven veriyorsa ben ne yapayım. daha iyi bir seçme şansı verin ona verelim paraları.

  • anneme ne fikirle gitsem, ki ufak çaplı bir mucittim küçükken, "amaaan max saçmalama" diyerek her seferinde beni terslemesiyle her söylediğimin saçma olduğu ve ciddiye alınacak bir insan olmadığım fikrini buna örnek verebilirim. bu yetişkinliğime de yansıdı ve hâlâ tam olarak aşamasam da büyük oranda ilerleme kaydetmek yıllarımı aldı.

    büyüyüp bu sorunu yüksek oranda aşınca konusunu anneme açtım. "napayım çalışıp işten gelmişim bir şey anlatmaya çalışıyorsun, vaktim yoktu seni dinlemeye" cevabını aldım.

    çok net arkadaşlar, zaman ayıramayacaksanız çocuk yapmayın.

  • bana ne be bedir'den uhud'dan hendek'ten diye cevaplanabilecek demeçtir. yeter artık arap bataklığında canları, yiğitleri yitirmemiz.

  • -pudra şekeriydi dimi, pudra şekeriydi??
    +pudra şekeriydi abi
    -şakaydı dimi kardeşim?
    +şakaydı abi
    -şantaj yapıldı dimi sana abisinin gülü?
    +şantaj yapıldı abi

  • başlarda benim de içinde bulunduğum sınıflandırma.

    sonra dayım rica etti onun için de vücut geliştirdim.