ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türkiye'de vergi veren esnaf var mı sorunsalı
-
gelir uzmanı olarak cevaplıyorum, bir kuyumcu dahi bir memur kadar vergi ödemiyor. esnafla konuştuğumda ödediği bağ-kuru bile vergiden sayıyor. bir sürü vergi ödediğini iddia ediyor. ancak yılda toplam 1500 tl'yi geçmiyor verdiği vergi. benim bir memur olarak yılda yaklaşık 10.000 tl civarı, beyaz yakalı eşimin de yaklaşık 15.000 tl civarı vergi verdiğini duyunca şok geçiriyorlar. siz vergi mi veriyorsunuz? diye soran bile var. adam sıfır matrah gösteriyor, 50 tl'lik damga vergisi veriyor diye vergi verdiğini falan zannediyor. sonra da bize gelip senin maaşını ben veriyorum diyor. ancak görünen o ki benim maaşımı diğer memur arkadaşlar veriyor gibi.
edit: aldığım mesajlar ve yazılanlar sonucu ulaştığım sonuç şu ki esnaf ciddi ciddi vergi verdiğini zannediyor arkadaşlar. olay da şu kaynakta kesilen vergiler. şimdi kaynakta kesilen vergiye yapılacak pek bir şey yok. adam işçi çalıştırıyor. o işçinin devlete ödemesi gereken vergiyi sorumlu olarak kendisi veriyor diye onu vergi verdim zannediyor. ya da adam yüzde 18 kdv kesiyor. aldığı o kdv'yi devlete ödemek üzere alıyor. sonra gidiyor devlete ödüyor diyor ki ben vergi verdim. kardeş sen zaten o parayı tüketiciden aldın. millet araba falan diyor da ya arkadaşlar size yemin ediyorum sturbucks'da 10 liraya kahve içip hiç üşenmeyip onun fişini saklayıp 1 lira dahi etmeyen kdv'yi düşen var.
kerimcan durmaz
-
süleyman soylunun “erkek erkekle evlenecek” dediği kişiler, kerimcan durmaz ve erkam yıldırım sanırım.
kitap
-
naçizane bir okur, koleksiyoner ve sahaf olarak yıllardır "kitap", "kitapçılık" , "kütüphane", "yazı" ve "okuma" hakkında kitaplar topluyorum. elimde olanların bir kısmını aşağıya liste olarak atayım da belki bu konularda merakı olanlar ilgilenebilir:
1-"okumanın tarihi", alberto manguel, yapı kredi yayınları
2-"okuma günlüğü", alberto manguel, yapı kredi yayınları
3-"gezgin, kule ve kitapkurdu", alberto manguel, yapı kredi yayınları
4-"kitaplardan kurtulabileceğinizi sanmayın", umberto eco - j.c. carriere
5- "yazar ve cenneti - kütüphaneci 30 büyük yazar", angel esteban, alakarga yayınları
6- "`kitaplığımı yerleştirirken kitap koleksiyonculuğuna dair bir konuşma`", walter benjamin, sub yayınları
7 - "entelektüelin kütüphanesi", hermann hesse, era yayınevi
8- "okuma uğraşı", akşit göktürk, inkilap kitabevi
9- "kitap", necip asım yazıksız, iletişim yayınları
10- "yasak kitaplar", bülent habora, habora yayınları
11- "yazının hikayesi", hasan ali ediz, doğan kardeş yayınları
12- "yazı kitabı", carl farulmann, iş bankası yayınları
13- "eskiçağda yazı malzemeleri ve kitabın oluşumu", prof. dr. nuray yıldız, türk tarih kurumu
14 -"medeniyet tarihinde kütüphaneler", tahir harimi balcığlu, büyüyen ay yayınları
15- "bir nadir kitap destanı", hans peter kraus, müteferrika yayınları
16 - "türkiye'de yayın hayatı", istanbul ticaret odası
17- "sahafname", emin nedret işli, kırmızı kedi yayınları
18- "türklerde kütüphanecilik", mustafa yazıcı, milli eğitim bakanlığı yayınları
19 - "kitaplar, kütüphaneler", muharrem mercanlıgil, doğuş matbaacılık,
20- "kitapla ilgili fıkralar", şefika mercanlıgil, doğuş matbaacılık
21- "kitapla ilgili özlü sözler", çiğdem mercanlıgil, doğuş matbaacılık
22- "türkiye'de kitap koleksiyonerleri ve sahaflar ", rifat bali, libra kitap
23- "yayıncının el kitabı", datus c. smith, türkiye yayıncılar birliği
24 - "book finds - how to find, buy and sell used and rare books", ian c. ellis, berkley publishing
25 - "türk kitap tarihi", alpay kabacalı, cem yayınevi
26 - "kitaplık" , lydia pyne, ithaki yayınları
27 - "yazı - insanlığın belleği", georges jean, yapı kredi yayınları
28 - "kitap kıyımının evrensel tarihi", fernando baez, can yayınları
29 - "kitabın evrimi", orhan öcal, iş bankası yayınları
30 - "kitap yayıncılığının evrensel tarihi", ışıl çobanlı - erdönmez doğu kitabevi
de da ki mi eklerini bilmeyeni ciddiye alamamak
-
başıma sıkça gelen bir durumdur. oldukça ilginizi çeken bir konu üzerinde okuma yapmaya başlamışsınızdır. bak ben hiç bu açıdan düşünmemiştim, hay allah ya, çok doğru yerlere değinmiş dersiniz ve birden olan olur. dahi anlamındaki da ayrı yazılmamış, soru eki olan "misin" kelime gövdesinden ayrılmamıştır. işte o zaman size değişik gelen şeyleri dile getiren yazar, sizin için sümüğünü balon yapan bir bebeye dönüşmüştür. bunu sık yaşıyorum. içimde uyanan merak, okumamı heyecanla istese de bir nevi hastalık olan diğer imlacı taraf; yeter lan daha de nerede birleşik ya da ayrı yazılır bilmiyor diyen taraf galip gelip merakımı öldürür. üzücü bir durum, bunu harflerin yerleri karıştığında veya yanlışlıkla eksik yazıldığında hissetmem ama o "da" ayrı olmalı, soru eki gövdeden ayrılmalı, yalnış diye yazılmamalı arkadaş. ayıp oluyor ama.
ankara'daki dev kardan kadın
dersten atılırken oluşan ilginç diyaloglar
-
ziraat fakultesinden bi arkadasimin anlattigi olay:
-cocuklar bakin bu bocegin adi blatica germanica
-hocam nerden anliyosunuz ya..
-cocuklar ayagindan tabiki, ayaklar cok onemlidir. sen soyle bakim bu bocegin cinsi ne?
-hocam ben ne bilim, boyle sacma seymi olur nerden anlayim ben? ne alakasiz ders almisiz bilsek secmezdik, ne bocegi, ne ayagi?
-cik disari sakin bi dahada dersime gelme!!
cocuk tam disari cikarken hoca sorar:
-senin adin ne?
cocuk kapinin disindan ayagini sallar
-ayagimdan tanisana pezevenk!
seri yerli otomobil üretimi
-
bugun hurriyet te yayinlanmis prototip resimleri cadillac bls e aittir. benziyor felan degil bildigimiz bls lerin uzerindeki cadillac armalari siyah bantla kapatilmis, sagina soluna siyah batlar cekilmis. hatta yeni bls olmadigindan araclarin icindeki yipranmayi dikkatli bakarsaniz farkedersiniz. sahteciligin de kalitesi iyice dustu ya...
internetten film indirip kaçak elektriğe kızmak
-
kaçak windows kullanmakla başlar. doguda kacak elektrigin parasi bizden cikarken internetten indirdigimiz filmin parasi sizden cikmiyor. haksiz onerme.
tarihin arka odası
-
aradan dört sene geçmiş, bu gece bir bakayım dedim muhabbet aynı..
murat bardakçı: ıhmhmmo ııhmmmsmamsf ımfmmfms namhımmhmfffssmmıhm
erhan afyoncu: şimdi öyle diyusun da, unu da bir başka kaynakta incelerken çok enteresan bişiye denk geldim yalnız şu var
murat bardakçı: şimdi bi mail gelmiş. okuyorum ıhmhmmıhmhmhm.. sensin o, terbiyesiz!
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
aslında ne tam anlamıyla bir dialog ne de komik.
aslında daha cok trajikomik.
arkadaşımın üstün zekalı kuzeniyle tanıştım bundan 4-5 sene önce. çocuk o zamanlar 8-9 yaşında.
arkadaşımla çocukla tanıştığım günün akşamında telefonda konuşuyoruz, velet de yanında:
ben: kuzenin beni sevmiş mi?
arkadaş: sevdin mi diye soruyor lan
velet: bu yaşta bir insanın böyle bir soru sorduğuna inanamıyorum. kendisini sevecek ya da sevmeyecek kadar tanımıyorum. sadece bir kaç saat beraberdik. ne duymak istiyor benden?
salak çocuk.