hesabın var mı? giriş yap

  • dişi dondurma yerken yanına gidilir
    -yalayabilirmiyim
    -hayır
    - o zaman dondurmandan yaliyim.ehehe
    -çat*

    [başarı yüzdesi : %0]

  • bu ülkenin genelkurmay başkanını terörist ilan edilip, hapse atılmasını sağladılar. sizce öldürmelerine gerek var mı? ama yaparlar mı? sorusuna en iyi cevap, başka bir iddiada yatıyor.(bkz: esref bitlis suikasti)

  • siyah ciltli ülkeler ansiklopedisi vardı. bizdeki 1.cildiydi, ve garip bi şekilde alfabetik sıra baz alınmamıştı. son ülke lichtenstein'dı. sayfa sayfa okumuştum. sanırım 7-8 yaşlarındaydım. fazla oyuncağım olmadığı için olan üretilen oyuncakları da beğenmediğim için, defterlerime bu kitapta gördüğüm birbirinden farklı insanları çiziyordum. sonra makasla kesip çıkarıyor ve oynuyordum. gine-bissau, botswana, ekvador, bhutan, yunanistan...

    bir ülkeden çizdiğim insanlara o ülkenin nehirlerinden, dağlarından, para birimlerinden isimler veriyordum. hatta futbol takımları bile oluşturmaya başlamıştım. formaları bayrak renklerinden yapıyordum ve benim dizaynımdı. bu takımları halıya* seriyor, küçük bir kağıt parçasını top haline getirerek maçlar düzenliyordum.* kaleler o zamanın dikdörtgen kasetleriydi. gol olunca "çıtt" sesi çıkardı. ülkeleri, ansiklopedideki sıraya göre salona koltukların üzerine, halılara yayıyordum. bazen oyun gereği cezalandırdıklarım, helak ettiklerim de oluyordu. mesela üzerlerine su döküyordum, kağıt kuruyunca formu değişiyordu. yırtılanları ya bantlıyor ya da yapıştırıyordum; bunlar engelli insanlardı.

    ev, benim bu durumumdan çok rahatsızdı. endişelendiler doğal olarak. hiç kimsenin çocuğunda görmedikleri tuhaf bir bağımlılığım vardı. insanları sakladılar, ama ben her gün senatoya gelip "kartaca yanmalıdır" diyen romalı cato misali, her gün "insanlarım nerde?!" diyordum.* sonunda dayanamadılar verdiler. hepsini bir çuvala doldurup kömürlüğe saklamışlar. hepsi birbirine girmiş. yeniden düzenledim. nuh tufanı gibi bir şeydi.

    sonra dünyam daha da gelişti. ama çizmek çok fazla vaktimi alıyordu. gazetelerden insan figürleri kesmeye başladım. daha sonra evdeki ansiklopedilere, dergilere, gazetelere dadandım. binlerce insanım olmuştu. coğrafi isimler bittiğinde bu isimleri bozup yeni isimler türetmeye başladım. bordo ciltli kuran vardı. orada anlatılan olaylar, kavimlerin isimleri, yaradılış bana esin veriyordu. gece yarıları mum ışığında mealini okuyordum, ezberlemeye başlamıştım. spor ansiklopedisinde o zamana kadar şampiyon olmuş tüm olimpiyat sporcularının listesini buldum. bir olaya o günkü kadar sevindiğimi hatırlamıyorum.

    bir akşam, insanlarım için kıyamet koptu. işten eve yorgun bitap geldiği halde, yıllarca evin içindeki o korkunç dağınıklığa tahammül eden babam, ansiklopedilerin içinde resimli sayfa bırakmadığımı görünce oğlunun balataları sıyırmak üzre olduğunu düşündü, çok korktu. onlara "can verdiğimi" söylemiştim. tezgaha çıkıp bakmak isterken mutfaktaki aynayı kırmış olmam, evvelki gün evin avizesini düşürmemin (orta katta zıpladığım için alt kattaki avize düşmüştü) etkisi de vardı. aşırı yaramazdım. hem evde hem dışarıda raydan çıkmıştım iyice. en nihayetinde ayakkabı kutularında özenle istiflenmiş insanlarımı sobaya attı. o günden sonra dışarı çıkmadığım zamanlarda, canım çektiğinde resim çizip insanlar yapmaya devam ettim ama nadirdi.

    sonra taşındık; balat'taki 3 katlı ahşap evden bahçelievler'de bir apartmanın en üst dairesine. betonda yaşamamıştım daha önce. sürgün gibi geldi bana bu yeni ev, yeni tipler. üzerinde maç yaptırdığım büyük halının tam ortasında bir figür vardı. kabe'nin çevresinde tavaf eden hacılar gibi ben de bu figürün çevresinde dönüyor, her dönüşte dilek diliyordum: "balat'a dönelim"

    balat'a geri dönmedik. büyüdüğümü hissettim, kısa sürede çizmeyi bıraktım. son insanlarıma ne oldu, hatırlamıyorum. isimleri hala hafızamdadır. bir dünya ansiklopedisindeki geçen yer isimlerinin neredeyse hepsini, kuran'daki pek çok sureyi ve tüm dallardaki olimpiyat şampiyonlarını ezbere bilirim. bir kez gördüğüm birini, duyduğum ismi unutmam.

    hala sarı dore renkte metal bir makas ya da siyah ciltli bir kalın kitap görsem o kağıttan insanlarım gözümün önüne gelir. sobada yanan. belki ben onlara birer ruh üflemiştim, çocukça saflıkla. yaşıyorlardır cennette. keşke öyle bi ihtimal olsa. onları tekrar görmekten daha fazla istediğim bir şey yok. şimdi o lanetli insanlarımdan bana anı olarak şehir, dağ, nehir, göl isimleri, para birimleri, yok olmuş kavimler, olimpiyat şampiyonları kaldı.

    içimde çizik bir dünya haritası oldular.

  • bu konuyla alakalı literatürde sonsuz bir kargaşa var ve sözlüğe yansıması da çok doğal. ama bana göre, bizzat bu konuyu çalışan bir neuroscience uzmanının başına gelen bir olayla tartışmaya nokta konmuştur.

    sinir-bilimci jim fallon, psikopat katillerin beyin taraması sonuçlarına bakarken orbital kortekslerinde bir hareketsizlik tespit ediyor. bir süre sonra kişisel bir proje sebebiyle kendi ailesinin alzheimer durumunu kontrol etmek için ailesinin ve kendisinin beyin taramaları sonuçlarını alıyor.

    tarama sonuçlarına bakarken jim, ailesinin ok'sinin aktivitesini normal olarak tespit ediyor. ama kendisininkini ile psikopatlar arasında aynı aktivite eksikliği var. sonra annesi jim'e aile geçmişini araştırmasını tavsiye ediyor. ve jim, ilki 1673 yılına uzanan ve anne katili olarak üzere ailesinde tam 7 tane katil buluyor!

    jim bütün kan testlerinde "katil adayı" olarak çıkıyor, öyle ki o zamanki genetikçiler bu durumu peşpeşe 15 düşeş atmaya benzetiyorlar, jim'in şimdiye kadar katil olmaması garipsenmeye bile başlanıyor. düşünsenize bütün gen haritanız sizi "katil" gösterirken siz şaşkın şaşkın etrafa bakıyor durumunda gibisiniz.

    sonuç olarak jim, katil olmuyor ama korkudan kimseyle güçlü duygusal bir bağ da kuramıyor. ileride bir gün şiddetli bir duygusal sarsılma yaşayacağından ürküyor bir yandan.

    bu konu için çok fazla haber yazıldı, şu ayrıca isteyenler için okunabilir: http://www.wsj.com/articles/sb125745788725531839

    defalarca söylendiği üzere, gen size bir "eğilim" verebilir, ancak hiçbir gen sizi tek başına katil yapmaz (xyy bile olsa), suç davranışı çevreden de doğrudan etkilenir.

    her zaman söyleniyor ama biz bunu bir türlü yerleştiremedik, yine ve yeniden: (bkz: nature vs. nurture)

  • bel fıtığından ameliyat olmuş ,üç ay rapor verdiklerinden evde yatıyordum. eşim, akşam işten dönerken mukavva bir kutu getirip açtığında , daha bir haftalık yavru kedi, avucuma oturdu. adını kaşmir koyduk.
    o tarihten bu yana 20 yıl kadar geçti. birlikte yaşlandık. çok şey gördü . 1999 depreminde ataköy semtinde korkudan üç gün gizlendi. 6 aylıkken yatağımıza işedi. kastrasyon yaptırdık. siyam kedileri yün yemeği severlermiş. 2002 yılında yün iplik yuttu,veteriner zor kurtardı.
    evimizin bu küçük bireyi ,doğası gereği biraz vahşi ve huysuzdu. “ kırık kuyruk” denilen bir kısa kuyruğu vardı. bu yüzden görenler biraz şaşırıyordu. yabancı biri ile bağırarak konuşursak o da bizimle birlikte muhatabımıza bağırarak miyavlardı. nankör değil sadıktı.
    son bir yıldır ,diş taşı yüzünden zor günler geçirdi. taşları temizlemek için narkoz verilmesi gerekiyormuş, uyanamaz dendi-biz de öyle düşündük- taşlar temizlenemedi. kuru mamadan konserve mamaya geçildi. yaşlanma nedeniyle kemikler gücünü kaybetti,kaslar eridi. atlamayı bırakın zor yürür hale geldi. inatla çişini kumuna yaptı. temizliğine özen gösterdi.

    son üç gün yemedi,içmedi. enjektörle verilen sıvıyı bile tükürdü. sonra dünyayı terketti.

    50 yıl sigara içip bıraktığımda ne haldeysem, şimdi de aynı haldeyim. 20 yıl ,dile kolay…

    tanım : dün ölen kedimizin adı.

  • **aa sormuş lan sormuş vallahide sormuş billahide sormuş**

    (cevabı yaz 10 saniyede kağıdı ver sınıftan gururla çık)
    - arkadaşlar sınavları okudum hepiniz değişik şeyler yazmışsınız çok ilginç gerçekten
    - hocam ben kaç almışım ben eheheh
    - 45 verdim sana fikret
    - haydaaa neden ?
    - "risk burdur" yazmışsın ama gidiş yoluna verdim puan işte ahahahahahaha
    - ühühühüh
    - ulan fikret aahahahahaha

  • iran'da olan taarruf kültürü ilk gittiğiniz zaman küçük bir şok yaşatır.
    mağazaya girip alışveriş yapıyorsunuz, parayı uzatınca almak istemiyorlar, illaki ısrar edeceksiniz.
    "gabele şoma ru nedare" diyorlar hep. yani aldığınız ürün size layık değil, para vermeyin gibisinden. tabii bunu nezaketen söylüyorlar, sizin parayı almaları için ısrar etmeniz gerekiyor.
    her seferinde bunu yapmak çok yorucu oluyor.
    sarraf bile para bozarken bu cümleyi kuruyor.
    sürekli maruz kalınca insan, içinden "tamam bana layık değil madem ver paramı" demek istiyor.
    bu taaruf kültürü her alanda çok yaygın. birbirini abartılı övmeler, yemek için ısrar etmeler.

  • benzer formatta 3 adet reklam entry yazılmış, 15-23 tane fav almış üçü de, favlayanlar da aynı yazarlar. reklam olduğu baştan belli .

  • bir apartman dairesi satın alırken yapılması gereken kontrollerdir.

    su-elektrik-gaz kontrol
    • su, elektrik ve gaz saatleri kontrol edildi mi?
    • sayaçlarda yüklü miktarda harcama var mı?
    • vanaları sorunsuz kapanıp açılıyor mu?
    • dairede ağır bir koku var mı?

    daire dış kapısı ve oda kapıları
    • kasa duvarla boşluksuz birleşmiş mi?
    • mekanik aksam sorunsuz çalışıyor mu?
    • kapı kapatıldığında kasaya tam olarak oturuyor mu?
    • zorlanmadan hareket edebiliyor mu?
    • kapı kapalı iken hafifçe itip çekildiğinde boşluk oluşuyor mu?
    • kapı sorunsuz kilitleniyor mu?
    • kapının kenar saçları yamulmuş ve deforme olmuş mu?
    • kapının altında çok fazla boşluk var mı?
    • kapı yerine sağlam monte edilmiş mi?
    • kapı anahtarları eksik mi?
    • gözetleme bölümünde sorun var mı?
    • kapılarının kilitleri takılı mı?
    • kapıda sallanma oynama var mı?
    • kapı yüzeyinde çizik ezik var mı?
    • kapı camı iki taraftan hafif ittirilince boşluk oluşuyor mu?
    • kapı camında kırık çizik çatlak var mı? özellikle ısıcamların kenarlara yakın yerlerine dikkat edilmeli.

    mutfak dolabı - tezgâhı
    • mutfak dolapları duvara sağlam tutturulmuş mu?
    • köşelerde ufak sıyrıklar veya çizikler var mı?
    • dolap kapakları açılıp kapatıldığında, oturmaları dengeli mi?
    • kaplamalarda kırık çökük çizik/camlarında kırılma var mı?
    • aspiratör var mı? baca bağlantısı yapılmış mı?
    • evyenin montajı düzgün mü? su akınca sorunsuz gidiyor mu?
    • evye tezgâh altı boyalı mı?
    • mutfaktaki evye paslanmış mı?
    • tezgâhta kırık çizik leke var mı?
    • tezgâh kenarlarından su sızmaları oluyor mu? olmuş mu?
    • alt dolaplar sağlam şekilde monte edilmiş mi?
    • mutfak köşelerde rutubet ve su almış mı?
    • şişme ve kabarmalar var mı?
    • çekmece ve dolaplar sorunsuz çalışıyor mu?
    • raflarda eksiklik var mı?
    • metre ile ölçüldüğünde, bulaşık makinası, fırın ve buzdolabının yerlerinin ölçüleri düzgün mü?

    kalorifer tesisatı
    • petekler yerine tam oturtulmuş mu?
    • tesisat dolu ise bağlantılarda sızıntı var mı?
    • zeminden çıkan bağlantılar kontrol edildi mi?
    • mutfaktaki dağıtım merkezinde sızıntı var mı?
    • bu merkez dolapla kapatılmış mı?
    • ana düşey borular açıkta mı?

    su tesisatı
    • akma, damlama, kırık, çatlak var mı?
    • sızıntı var mı?
    • açıktaki borularda çatlama, çürüme, su sızıntısı, yalıtımla ilgili vb. sorunlar var mı?
    • sıcak su akıyor mu?
    • açılıp kapanmada sorun, aşırı sertlik/yumuşaklık var mı?
    • armatürün takıldığı yerlerdeki seramikler düzgün kesilmiş mi?
    • yerinden oynama var mı?

    mutfak-seramik
    • kırık, çizik var mı?
    • çökme, kabarma var mı?
    • döşemede eğrilik, paralelliğin bozulması, renk farkı var mı?
    • derzlerin boşlukları düzgün doldurulmuş mu?
    • darbe vurarak gevşeklik kontrolü yapıldı mı?

    gaz tesisatı ve dedektör
    • fırın için gaz bağlantıları döşenmiş mi?
    • detektör takılmış mı?
    • gaz boruları boyasız mı? (boyasız olmalı)

    balkon ve kapısı - duvar
    • duvarda çatlak var mı?
    • tünel kalıp binalarda duvarların birleşme yerlerinde açılmalar olur. kontrol edildi mi?
    • boyada açılma var mı?
    • akıntı izi kirlenme (dışa bakan pencere kapı kenarlarında)
    • boyada leke var mı?
    • duvarlar arasında renk farklılığı var mı?
    • kötü boyamadan dolayı fırça izleri var mı?
    • boyanmaması gereken kapı pencere pervazı, elektrik düğmesi gibi aksamlar boyanmış mı?
    • tavan ve zemin geçişlerinde taşma var mı?
    • balkon aydınlatması çalışıyor mu?
    • balkonlarda birer adet kapaklı priz var mı?
    • atık suyun sorunsuz/hızla gidip gitmediği kontrol edildi mi?

    salon-telefon tv tesisatı
    • salonda tv ve telefon prizi var mı?

    pencereler
    • pvc malzemede ezik, kırık, var mı?
    • mekanik aksamları zorlanıyor mu?
    • açılıp kapandığında parçalar, çerçevelerle arada boşluk bırakıyor mu?
    • kasa, çerçeve ve pencerelerde bombelenme eğilme var mı?
    • tüm pvc kasalara hafifçe kuvvet uygulayarak duvarlara tutturulmasının sağlamlığı kontrol edildi mi?
    • tüm çerçeveleri açıp kapayarak kontrol edildiğinde, kapanmayan ve zor kapananlar var mı?
    • pencerelerde hava ve su sızıntısı var mı?
    • conta ve menteşeler sağlam mı?
    • kapılarda, pencerelerde, eşik ve denizliklerde su ve rutubet kaynaklı bozulmalar var mı?
    • pencere ve denizliklerin birleşim yerlerinde kırılma / ayrılma vb. sorunlar var mı?
    • camında montaj hatası var mı?
    • camı iki taraftan hafif ittirilince boşluk oluşuyor mu?
    • camında kırık çizik çatlak var mı? özellikle ısıcamların kenarlara yakın yerlerine dikkat edilmeli.

    lavabo –su tesisatı
    • akma, damlama, kırık, çatlak var mı?
    • sızıntı var mı?
    • açıktaki borularda çatlama, çürüme, su sızıntısı, yalıtımla ilgili vb. sorunlar var mı?
    • açılıp kapanmada sorun, aşırı sertlik/yumuşaklık var mı?
    • armatürün takıldığı yerlerdeki seramiklerin düzgün kesilmiş mi?
    • yerinden oynama var mı?
    • tuvalet taşı iç kısmındaki gider de harç döküntüsü var mı?
    • sifonun içini suyla doldurun çalıştırın. sorun var mı?

    banyo-seramik
    • kırık, çizik var mı?
    • çökme, kabarma var mı?
    • döşemede eğrilik, paralelliğin bozulması var mı?
    • renk farkı var mı?
    • derzlerin boşluklarının düzgün doldurulmuş mu?
    • darbe vurarak gevşeklik kontrolü yapıldı mı?
    • banyo zeminin eğimi su akışı için uygun mu?

    asma tavan
    • elemanlar eşit boyutlarda mı?
    • taşıyıcı sistem sağlam monte edilmiş mi?

    parkeler
    • yüzeyi çizilmiş ya da bozulmuş parke var mı?
    • parkeler arası renk farkı var mı? (çok hafif ton farkı olabilir özellikle salonda dikkat edilmeli)
    • döşeme işçiliği nasıl?
    • kabarma, aralanma, ayrılma, üzerine basılınca oynama var mı?
    • süpürgeliklerin duvara ve zemine birleşme yerlerinde ayrılma veya tam temasta olmama hali var mı?

    havalandırma kafesleri
    • tuvalet deki havalandırma kafesi düzgün monte edilmiş mi?
    • rahat açılıp kapatılıyor mu?

    duvarlar
    • boyada açılma var mı?
    • boyada leke var mı?
    • akıntı izi kirlenme var mı? (dışa bakan pencere kapı kenarlarında)
    • aynı odada duvarlar arasında renk farklılığı var mı?
    • kötü boyamadan dolayı fırça izleri var mı?
    • boyanmaması gereken kapı pencere pervazı, elektrik düğmesi gibi aksamlar boyanmış mı?
    • tavan ve zemin geçişlerinde taşma var mı?

    pencereler
    • pvc malzemede ezik, kırık, var mı?
    • mekanik aksamları zorlanıyor mu?

    elektrik
    • armatürlerde kırık ve çizik var mı?
    • yuvalarına oturmalarında sorun var mı?
    • yerlerinden oynama oluyor mu?
    • açılıp kapatma da sorun var mı?
    • tavan ve duvar aydınlatmaları için kablo uçları yeterince uzun mu?
    • elektrik prizleri ve salon avize elektrik kabloları
    •kontrol kalemi ile kontrol edildi mi?
    • ampuller çalışıyor mu?
    • intercom çalışıyor mu?

    antre-duvarlar
    • boyada açılma var mı?
    • akıntı izi kirlenme var mı? (dışa bakan pencere kapı kenarlarında),
    • boyada leke var mı?
    • aynı odada duvarlar arasında renk farklılığı var mı?
    • kötü boyamadan dolayı fırça izleri var mı?
    • boyanmaması gereken kapı pencere pervazı, elektrik düğmesi gibi aksamlar boyanmış mı?
    • tavan ve zemin geçişlerinde taşma var mı?

    yatak odası-pencereler
    • pvc malzemede ezik, kırık, var mı?
    • mekanik aksamları zorlanıyor mu?
    • açılıp kapandığında parçalar, çerçevelerle arada boşluk bırakıyor mu?
    • kasa, çerçeve ve pencerelerde bombelenme eğilme var mı?
    • tüm pvc kasalara hafifçe kuvvet uygulayarak duvarlara tutturulmasının sağlamlığı kontrol edildi mi?
    • tüm çerçeveleri açıp kapayarak kontorol edildiğinde, kapanmayan ve zor kapananlar var mı?
    • pencerelerde hava ve su sızıntısı var mı?
    • conta ve menteşeler sağlam mı?
    • kapılarda, pencerelerde, eşik ve denizliklerde su ve rutubet kaynaklı bozulmalar var mı?
    • pencere ve denizliklerin birleşim yerlerinde kırılma / ayrılma vb. sorunlar var mı?
    • camında montaj hatası var mı?
    • camı iki taraftan hafif ittirilince boşluk oluşuyor mu?
    • camında kırık çizik çatlak var mı?

    kaynak: erdinç kurt

    _______________
    1 sene sonra edit: sağlamlığına bakın. zemin etütlerine bakın. yapı raporlarına ve testlerine bakın. yapı müteahhidinin diğer işlerine bakın. yukarıda sayılanların hepsi boş.