hesabın var mı? giriş yap

  • magicsound42; cinsiyet: kadın; yaş: 33; il:konya
    anneannem köpeğimi zehirlemişti. ben köpeğimin başında ağlarken, "iyi oldu. eve melekler girmiyordu, namaz kabul olmuyordu" demişti. nur içinde yat anneanneciğim!

    meali : `anneannem kopegimi zehirlemisti ben de onu zehirledim`

  • ali emre bukağılı'nın avukatlarının bana dava açmaya karar vermeleri ile sonuçlanmış zirve.

    avasas: efendim bu beyanımın özellikle tutanağa geçmesini istiyorum. çünkü buna da dava açabilirler. "müvekkilim felsefecidir, müvekkilimin yazdıklarını anlayacak entelektüel birikime ve donanıma sahip olmayanlar tarafından söyledikleri yanlış anlaşılarak hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.

    ali emre bukağılı'nın avukatı: tutanağa geçsinnn!!!! tutanağa geçsinnn!!!!

    avasas: ben de zaten tutanağa geçmesini istiyorum:)

    artık ceza davası mı açarlar, tazminat davası mı açarlar bilemem. lakin müvekkilin akademisyen bir felsefeci olduğunu özellikle vurguluyorum. akademik felsefi bir makale niteliğinde olan ve islam hakkındaki şiddet dini algısını eleştirip islam'ın aksine barış yoluyla yayıldığını anlatan, batı dünyasında islam aleyhindeki oryantalist algıyı francis bacon'dan da örnek vererek eleştiren bir yazıda dini değerlere hakaret edildiğini sanan kişi o yaziyi anlamamiştir. demek ki o yaziyi anlayacak entelektüel birikime sahip değildir. örneğin ben de kuantum fiziğini anlayacak entelektüel birikime sahip değilim.

  • bold pilot gibi efsane bir atın vefatına rağmen işini icra etmek üzere sahaya çıkan profesyonel teknik direktör.

  • 1* aslında tam olarak "the dollar is our currency, but it is your problem" olarak da söylendiği ileri sürülen, abd'nin 61'inci hazine sekreteri john connally'ye ait söz.

    2* tesadüf bu ya, 1971-1972 yıllarında sekreterlik yapan bu delikanlı, sonrasında yine bu yıllarda (71-73) bretton woods sisteminin çökmesi ve başkan nixon'ın artık doların altına karşı dalgalanacağını ilan etmesinin ardından kim bilir neler düşünüyordu.

    niye?

    3* çünkü dolar dünya parası. tamam bu abd'nin para birimi olabilir ancak bugün küresel ticaretin %60-70'i amerikan doları üzerinden yürüyor. dünyada her şey, altın bile, dolar üzerinden fiyatlanıyor.

    4* o zaman kimse de çıkıp, "dolar bizim paramız ama sizin probleminiz" diyemez, dememeli. bugün fiat para denen itibari paralar eskiden itibari değil, altına endeksliydi. her bir banknot karşılığı kasalarda kıymetli maden tutulurdu (bkz: goldsmith note). bu nedenle bir kıymetli madene doğrudan endekslenebilen kağıt paraların dünyasında bir bütün halinde yaşıyor olsaydık, o zaman connally'nin bu sözü geçerli olabilirdi. ama abd zaten altın standardını en son tasfiye eden bir global ekonomiydi.

    5* ancak bugün küresel dünyanın tüm baba paraları "serbest dalgalı kur" sisteminde ve altına endeksli değil (bkz: free floating exchange rate). en son doların altından koparılması, zaten bretton woods'un çöpe atılması hadisesiyle oldu. nitekim doların 70'lerin başından itibaren ons altına karşı kaybettiği değere bakılınca, olay sarih bir hal alıyor.

    6* o nedenle bugün dolar amerika'nın parası, ama dünyanın problemi. ben bernanke'nin 2013'teki taper tantrum konuşması, nasıl benim satın alım gücümü her sene eritebiliyor? doların dünyanın hem parası, hem de aynı zamanda problemi olması yüzünden. ve bugün yine bir benzer taper talk'u konuşuyoruz, özellikle 2022'ye yaklaştıkça bunun yapılacağı yönünde kuvvetli haber akışı var. daha dün, eski fed başkanı, günümüzde ise abd'nin ilk kadın hazine sekreteri olan janet yellen, ağzından "aşırı ısınma olmaması için faizlerin artması gerek" sözünü kaçırdı, ortalık toz duman oldu. dünyanın öbür tarafındaki bir kadının ağzından çıkan bir cümle, türk lirası'nın değer kaybetmesine nasıl sebebiyet veriyor kardeşim?

    7* bu problemli durumun iki sebebi var.

    8* birincisi amerika devasa açık veren bir ekonomi. ancak işin onlar için lehe olan kısmı, başta çin olmak üzere dünyanın herhangi bir ülkesine karşı verilen bu açık, yine kendi yerel para birimiyle finanse edilebiliyor. böyle olunca abd'nin "rezerv tutma" gibi bir olayı olmuyor. yani türkiye gibi "128 milyar dolar nerede kardeşim?" diye sorulması mümkün değil. ancak bir gün bu açık da patlayacak. sistem bir balon gibi şişiyor ama bu sürdürülebilir değil. belki 10 yıl, belki 50 yıl, belki 100 yıl sonra bu balon patlayacak. burada keynes'in bancor'unu hatırlayalım.

    9* işin ikinci boyutu ise, bu doların dünya parası olmasına rağmen, abd çıkarları için kafaya göre basılabiliyor oluşu. hatırlayın, trump zamanında stimulus adı altında paketler dağıtılıyordu. biden geldi, o da 1,9 trilyon dolar ilk paketi geçirdi. şimdi ise yeni bir 4 trilyon dolarlık paketle karşı karşıyayız. bunun yarısı altyapı harcamalarına, diğer yarısı ise eğitim, çocuk gelişimi (kreş) vb. gibi sektörlere gidecek. bu devasa bir dünya parası, ama kullanım tekeli abd'nin elinde. sizce de adaletsiz değil mi? belki de kripto paranın arkasındaki felsefe budur? (bkz: senyoraj)(bkz: sana puanım 9 kanka)

    10* peki basılan bu kadar paranın tokadını kim yiyor? tüm dünya. bloomberg'in bu konudaki emtia endeksi efsane ve ben de bunu "commodity boom" olarak paylaşmıştım.

    11* burada olay şu, tüm dünyada, başta emtia olmak üzere deli gibi bir fiyat artışı yaşanıyor. bakır, nikel, aluminyum, paladyum, demir, kalaydan tutun; pamuk, yün, kahve, buğday, şeker, mısır gibi emtiaya, hatta aşılama sebebiyle ekonomilerin açılmasından mütevellit başta ham petrol, brent petrol, elektrik, doğalgaz gibi enerji emtiasında da aşırı bir fiyat artışı bloomberg endeksinde çoğunlukla görülüyor.

    12* bunlara ilaveten, insanların 1 seneden fazladır herhangi bir mal veya hizmet satın alamadığı, bu nedenle paralarının biriktiği, aşılamayla açılan ekonomilerde bu nedenle mal ve hizmetlerde acayip bir talep patlaması yaşanacağı, arzın yani üretimin de bunu karşılayamayacağı ileri sürülüyor.

    demem o ki acayip bir fiyat artışı söz konusu ve korkulan, küresel pazarda dolar bazında acayip bir enflasyonun geldiği. durum ciddi.

    dikkat, bütün bu artışlar, dolar üzerindendir. işin türk lirası kısmını okuyucuya bırakıyorum. gerçekten allah sonumuzu hayretsin.

    *

    bütün bunlar niye oluyor?

    çünkü abd kendi totosunu kurtarmak için para basıyor. sürdürülemeyen küresel sistem zorla sürdürülmeye çalışılıyor, balon şiştikçe şişiyor.

    ey connally efendi! ey batı!

    demek ki neymiş, "dolar bizim paramız ama sizin probleminiz" sözü tam anlamıyla saçmalıkmış. (bkz: bullshit)

    dolar dünyanın parası ve dünyanın problemiymiş.

    *

    (bkz: türkiye'de yoksullaşmanın devamlı artması/@dragonlady)

    (bkz: kripto borsalarının teker teker çökmesi/@dragonlady)

    (bkz: 15 nisan 2021 para politikası kurulu toplantısı/@dragonlady)

    (bkz: tarih tekerrür/@dragonlady)

    (bkz: robinhood/@dragonlady)

  • sanırım abim.
    kendisi akademisyen.
    billur tuz gibi, çocukluğundan beri okur, okur, okur..

    tamamı ücretsiz ve burslu olmak üzere eğitim ve sonrasında çalışma hayatı:
    şehrin en iyi lisesi
    şehrin en iyi dersanesi
    hacettepe
    bilkent
    tekrar bilkent
    koç
    isviçre
    amerika
    şu an norveç

    şimdi beni sorarsınız, sormayın.
    ben kendisinin anti maddesiyim, ona tepki olarak doğdum.
    kurban olduğum bir yerden verip bir yerden alıyor işte.*

    not: bu arada bugün kendisinin doğum günü. bu entry'm kendisine armağanım olsun. varlığın ve başarılarında bir katkım olmadığından seninle gurur duyamıyorum ama orada burada övüyorum işte :)

    edit: bu entry ile ilgili çok sayıda ve güzel mesaj aldım. favlayan okuyan herkese teşekkür ederim, sayenizde hoş bir şey yapmış oldum onun için. (o bile favlamış, beğenmiş demek ki :) ondan bu kadar söz ediyorum diye rahatsız olmazsa şayet, kendisi hakkında konuşulurken hep anlattığım ve bence çok hoş bir anektodu burada da paylaşmak isterim.

    annem abime hamile iken, şehrin tıp fakültesi hastanesinde, daha önce düşüğü de olduğundan titizlikle takip edilmektedir. bazı şüpheler ve bir dizi tarama sonrasında, bebeğin kesinlikle sakat olacağı, kürtaj gerektiği söylenir bizimkilere. annem kürtaj için hemşire tarafından hazırlanırken, babam hastanedeki tanıdık doktorları bulup durumu danışır ve sağlıklı olması için ufak da olsa bir ihtimal olup olmadığını sorar. doktorlardan biri, en fazla %10 ihtimal olduğunu söyleyince babam, "%10 bana yeter, gerisi allah'ın takdiri" der ve annemi kürtajda ısrarcı ve kesin kararlı olan doktora görünmeden hastane odasından -tabiri caizse- kaçırır. daha sonra alanında çok iyi olan ve yakınen tanıdıkları bir profesörün takibine girerek annem abimi doğurur. tahmin edeceğiniz üzere tamamen sağlıklıdır.

    tüm bunları düşününce bence abim, bizimkilerin, sağlıklı olma ihtimalini eleyemeyecek kadar inançlı, gözüpek ve etik kaygılara sahip, aynı zamanda sakat doğsa dahi 'keşke aldırsaydık' demeyecek kadar inançlarında samimi insanlar olmaları karşılığında allah'ın cömert bir hediyesidir.