hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: gargamel)

    üstü başı yama içinde, üflesen yıkılacak bir şatosu var ve büyücü meslektaşlarının tümü tarafından dışlanıyor. azman gibi bir kediyi bile sahiplenmiş adam ki içindeki iyi burdan belli. mutluluk kumkuması şirinler yüzünden de iyice kafayı yemiş. iyiye dair hiçbir şey yok hayatında, kötü olmayı bile adamakıllı beceremiyor garibim. miskin de olmasa çok yalnız.

  • saçmalamayın sokak köpecikleri asla durduk yere saldırmaz. muhtemelen kadının beynindeki kötü düşünceleri görüp kadına saldırmışlardır. gördüğünüz gibi kadın yolda dümdüz yürüyor ve aklından çok kötü düşünceler geçiyor.

    t: sadece 5. dünya ülke simülasyonlarında görülebilen başka bir deneyim.

  • edit: ingilizce karşılığı olan "physicalism"'den, bazı hocalarımın da tavsiyesi doğrultusunda böyle çevirdim. bu entrydeki ingilizce terimleri de türkçelerini öğrendikçe düzelteceğim inşallah.

    genel olarak metafiziksel, daha özelde zihin felsefesinde zihinsel durumlar hakkında bir pozisyondur.

    genel anlamıyla başlayalım. bir fizikaliste göre evrendeki herşey fizikseldir veya fiziksel nesnelere ve özelliklere dayanır. evrende var olan şeyler, fizikçilerin var olduğunu iddia ettiği ya da ilerde var olduğunu iddia edecekleri şeylerdir. gerçek dünyada fiziksel dünyanın ötesinde olan birşey yoktur. buna ek olarak evren hakkında söylenebilecek her şeyin fiziğin dili ile söylenebileceği iddiasını içerebilir, içermeyebilir.

    fizikalizm, soyut nesneleri, sayıları, kümeleri, ihtimalleri, tümelleri, zihinsel durumları ve olayları içeren ontolojileri, bunlar fiziksel durumlar, olaylar ve nesnelerden bağımsız düşünüldüğü sürece reddeder.

    kimi felsefeciler fizikalizmin sağlam bir metafiziksel pozisyon olduğunu düşünse de çok sayıda problemi olan bir doktrindir. tam olarak neyin fiziksel olarak kabul edileceğinin belirsizliğinden başlayarak binbir karşı argümana yelken açılır.

    zihin felsefesi özelinde fizikalizm, kabaca zihnin maddeden bağımsız var olamayacağını ve her tözün tamamen fiziksel olduğunu iddia eden doktrindir. en katısından en yumuşağına doğru farklı fizikalist pozisyonlara bakmak gerekirse:

    1) eliminative materialism: sadece beyindeki nörokimyasal olaylar vardır. öznel deneyim, zihinsel durumlar ve bilinç bir illüzyondur.

    2) reductive materialism: zihinsel durumlar vardır. her zihinsel durum türü, bir fiziksel durum türü ile denktir.

    3) supervenience: bir özellik türü f, g olması sebebiyle f ise, f’ler g’lere ”supervene” ederler (!). zihinsel durumlar, fiziksel durumlar olmaları sebebiyle zihinsel durumlardır: zihinsel durumlar fiziksel durumlara “supervene” ederler. biyolojik özellikler kimyasal özelliklere, kimyasal özellikler de fiziksel özelliklere “supervene” ederler (bu saçma sapan cümleler için üzgünüm ancak türkçesinin ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yok, önerim bile yok). indirgemecilikten farkı yok gibi gözükse de indirgemeciliğin bazı sinsi problemlerini aşmak için ortaya sürülmüş kuramlardır. işlevselciler (bkz: işlevselcilik/@bane) genelde “supervenience” kavramını severler.

    4) property dualism: zihinsel özellikler hiç bir şekilde fiziksel özellikler değillerdir. evrende sadece madde olabilir, ancak bu maddenin bir kısmının zihinsel özellikleri vardır.

    1 ve 2 kesinlikle fizikalist pozisyonlardır. 3 ve 4'ün fizikalist olmadığı iddia edilebilir; yine de bu başlıkta incelemenin iyi olacağını düşündüm.

    not 1: fizikalizmi savunan birinin çeşitli nedenlerden ötürü ateizmi de savunması beklenir.

    not 2: tarihteki bazı fizikalistler: thomas hobbes, david armstrong, paul & patricia churchland, willard van orman quine (quine fizikalist olduğunu söylemekle birlikte bazı soyut nesnelerin (küme gibi) var olduğuna inandığını da belirtmiştir).

  • üst edit:konuyu gerçekten merak edenler için evrim ağacı'nın hazırladığı bu özel videoyu buraya bırakıyorum. iyi seyirler

    telsiz konuşmaları: titanic gemisi, yolculuk sırasında diğer gemilerle telsiz iletişim kurabildi. ancak, gemi mürettebatının telsiz konuşmalarını dinlemesi ve değerlendirmesi yetersizdi. bu nedenle, diğer gemilerin uyardıkları buzdağının varlığını tespit etmediler ve önlem alamadılar.

    malzemelerin kötü olması : titanic gemisi yapımı sırasında kullanılan malzemeler yetersiz kaliteliydi. örneğin, gemi vücudu suya girerken parçalanabildi ve bu da batmayı hızlandırdı. gemi çelikleri birçok ölçüde daha kalın ve dayanıklı olmalıydı.

    yolculuk sırasında alınan tedbirsizlikler: gemi yöneticileri ve mürettebatı buzdağının varlığını tespit etmelerine rağmen, hızlarını arttırmak için çaba gösterdiler. bu yüzden, buzdağına çarpmadan kurtulmak için yeterli zamanın olmamasına neden oldu.

    yetersiz ekipman: gemide yeterli sayıda hayatta kalma botları yoktu ve bu botlar da yeterince insan taşıyamayacak kapasitedeydi.

    insan faktörü: gemi yönetimi ve mürettebatının hatalı kararlarının ve yetersiz eğitimlerinin olması.

    bu hatalar ve eksiklikler, titanic gemisinin batmasına, gemi batarken çok sayıda yolcu ve mürettebatın hayatını kaybetmesine sebep oldu. gemideki 2,224 yolcudan sadece 706'sı hayatta kaldı.

  • misvak dergisinin referandumda hayır oyu verenleri şeytanla özdeşleştirdiği, efes şişesiyle de ayrıca mesaj vermeye çalıştığı karikatürdür.
    bu, açık açık hedef gösterme değil de nedir?
    komiklik yaptığını zannetmek bir yana bu kafa, bu anlayış nasıl bir kin, nasıl bir merhametsizlik örneğidir?
    eğer bu ülkede bir gram adalet varsa, yeminine sadık tek bir savcı varsa bu karikatürün hesabı sorulmalıdır.