• zihin felsefesinde bir duruş. inanç, arzu, umut gibi halk psikolojisi kavramlarının ve qualia'nın var olmadığını, zihin hakkındaki konuşmalarımızdan çıkarılması gerektiğini iddia eden insanların takındığı bir tavırdır. ateşli savunucuları churchlandlerdir.
    (bkz: neurophilosophy)
  • halk psikolojisinin aslinda zihni tamamen aciklamak gibi bir iddiasi yok. o, boyle bir aciklamadan ziyade, pragmatik kullanimi esas alir. soz gelimi, bugun eliminativism hakkinda bir seyler yazacagim fikrini 'var' kabul etmemin nedeni onu bizzat tecrube edisimin yani sira onun yasayisimi kurgulamada, dusunusumu anlamada isime yarayisi. bu fikrin kaynagi ve diger fikirlerle/isteklerle vs. iliskisi hakkinda sahip oldugumu dusundugum bilgi, aslinda yanlis yahut eksik olabilir, gunun birinde saglam bir zihin teorisi tarafindan olumsuzlanabilir, ama zihinsel durumlarin varliginin bu tarz bir teori tarafindan tamamen reddedilecegini de pek sanmiyorum. eliminativism'in bu konuda aldigi radikal tavir fazla fevri. sirf bir zamanlar cadilara baglanan hastaliklarin simdi mikroplardan kaynaklandigini anlamamizin cadilarin 'elenmesine' ve benzer sekilde einstein'in gorelilik teorisinin esirin varliginin yadsinmasina neden olmasi orneklerinden yola cikarak, inanc/umut gibi tum zihinsel durumlarin varligini reddetmemiz pek mumkun gozukmuyor; ozellikle de elimizde daha iyi bir zihin teorisi, daha kapsamli bir aciklama yokken. diger yandan, tamamen eleme durumunun her zaman gecerli olmadigini biliyoruz. mesela uzay ve zamana goz atalim. einstein'a kadar, bunlar mutlak olarak ele aliniyordu, filozoflar mutlak uzay ve mutlak zaman'dan bahsediyorlardi. daha sonra, dort boyutlu uzay-zaman anlatimi sayesinde gorduk ki, uzay ve zaman arasindaki iliski sandigimizdan daha karmasik. sonuc olarak, uzay-zaman butunlugunden bahseder olduk ve bunu yaparken ne uzayi ne de zamani tamamen cope attik. zihinsel durumlar hakkindaki gelismeler de kanimca bu tarz bir yolda ilerleyecektir. inanclar/umutlar/fikirler hakkindaki kisitli bilgimiz, zamanla yerini daha detayli iliski aciklamalarina birakacak ve bu olurken ne zihinsel durumlar tamamen kaybolacak ne de zihin hakkindaki bilgimiz halk psikolojisi ile sinirli kalacaktir.

    edit: uzay-zaman benzetmesi biraz zorlama olmus sanki. neyse, daha soyleyeceklerim var.. hayirlisi diyelim.
  • (bkz: #18249902)
  • suphesiz cok "juvenil bir tantana". zira.
  • eliminative materialism'in iddia ettiginin aslinda hali hazirdaki kategorileri tamamen cope atmak olmadigini belirtenleri goz onunde bulundurunca, ona haksizlik ettigimi dusunuyorum bazen. dur lan dur diyorum, kendime ceki duzen veriyorum. iddia soyle ilerliyor: arzu, korku, umut gibi kategorilerin tamamen yanlis oldugunu dusunmuyoruz, bunun yerine, bunlarin 'eksik' oldugunu ve eliminative materialism'in getirdigi elestiriyle beraber, yerlerini daha gelismis kategorilere birakacagini soyluyoruz. yani, itirazimiz yanlis anlasilmasin, arzu yahut korku, tamamen 'yanlis' kategoriler degil ama 'eksik' olmalari kuvvetle muhtemel. jerry fodor, lutfen korkma, guzel gunler bizi bekliyor. bu bir felaket degil, bilakis gerekli bir devrim.
    ("herkes oturdugu evin sahibidir. bundan sonra kira mira yok sana." haha?)

    bu ilimli eleyici bakis acisi haliyle oldukca makul ve mantikli gozukuyor bana, zira halk psikolojisi noronlarin reel sureklilik geregi tevarus ve ihtiva ettigi alef bir sonsuzlugundaki zihinsel durum cesitliligini, gundelik kullanim ugruna alef sifira indirmekte herhangi bir beis gormuyor. o halde hic suphesiz eksik, ya da en azindan 'bir seyleri kaciriyor' ve 'bir seyleri indirgiyor'. gundelik kullanim, dilin lineer sinirlarinda gezinmekten baska yol bulamadigi icin, olasi hakikat anlatimini bu kisitli uzaya haritalamaktan baska care bulamiyor.

    halk psikolojisi tarafindaki argumanlardan biri ise soyle ilerliyor: arkadas, iyi guzel de, devasa bir psikoloji bilgisine sahibiz sirf bunun uzerine kurulu. e bu bilgi de insan davranislarini gayet guzel aciklamiyor mu? acikliyor. o halde neden bikbik ediyorsunuz yetersiz veya yanlis diye? adami cileden cikartmasaniza?

    bir noktada kilitleyici, olumcul bir arguman. gayet guzel aciklayip aciklamadigi tartisilir, ama bir sekilde muhakkak acikliyor. ve fakat, burada, zimni bir ben-yaptim-oldu'culuk da gorulmuyor degil. oncelikle, insan zaten toplum icinde surekli ve surekli bu kategorilerle yetistiriliyor, hatta, resmen kendini, davranislarini, icebakisini bunlarla kuruyor. o halde, icebakis kipinin, anlatiminin, belirisinin yine halk psikolojisi tarafindan kuruluyor olmasi, bunlarin aciklayiciligini da ima eder. vaziyet boyle totolojiklesince savunmanin gardi yari yariya dusmus oluyor. savunmanin nasil devam ettirilecegini dusundugumde, soyle bir tablo cikiyor karsima: ya, o halde salla toplumu moplumu. bebenin tekini dogar dogmaz adanin birine, ormana mormana sal. onun orada yetismesini izle. sonra da, bak iste, yine acikliyor h.p. herifi cata kute? soyle bir bakiyorum, basta teslim olacak gibi olsam da, sonra vazgeciyorum ve diyorum ki: hayir, bu adamin bazi davranislarini, oradan oraya kosturmasini, maymuna das atmasini, el kaldirmasini, tabii ki elindeki siniflandirmalari kullanarak, istegi, korkuyu, umudu kullanarak aciklayabilirsin, ama bir noktada tikanacagini, "eooo" diye kalakalacagini tahmin ediyorum. zira, herif senin aksiyomlarinin sarmaladigi davranis kuresinin otesinde hareket edebilir. isin vahim yani, hareket etmediginde, oyle bezip de "yae baslicam ormanina da maymununa da cayocagina da" diye kenara cekildiginde, kafasindan neler gectigini, hangi halet-i ruhiye ve yonelimde oldugunu h.p. ile aciklayip aciklayamayacagin.
    (edit: bu hipotetik deney tabii ki allahsizca, yapalim gitsin dedigim yok, aman ha. hi-po-te-tik.)

    eliminative materialism'in 'bilimsellik' uzerine titreyen ataklarina ise epistemik ozgurluk bakimindan turlu karsiliklar verilebilir, kuhn ve feyerabend muridlerini sahneye cagiriyorum o halde. bu arada, feyerabend'in bir zamanlar eliminative materialism'i savunup da sonradan yan cizmesinin ardindaki hikaye nedir, merak ederim. bilen varsa beri gelsin, aciklasin. cay icip dinleyelim, seviyeyi yukseltelim.

    son olarak, halk psikolojisine yoneltilen elestiriler kanimca toz-odakli kamplara indirgenmemeli. bergson'dan da gayet iyi biliyoruz ki, dualist dedigin sagduyuya eyvallah cekmeyi sever, pek tabii, ve fakat bu genel egilim, olasi cesitleme vektorlerini tek basina belirleyemez, belirlememeli. materyalistler tarafindan baslatilan atagi, baskalari da sahiplenebilir. osasuna sen bizim her seyimizsin.

    ilave: not dusuyorum ki vebali olmasin. fikirler degisti. h.p. hakli beyler. zihinsel durumlarin reel surekliligi diye ucmusum ama her surekli nicelik, yekunun analizi sonrasi surekli seklinde temsil edilmek zorunda degil.

    ilave 2: insanlar arasi iletisimde 'dil' hakim oldugu surece dil tabanli tasnif de baki kalir.
  • aslında nörofelsefenin kurucuları churchland'ların kendilerinin icat etmediği ve hem de bir şekilde başkaları yüzünden ihalenin kendilerine kaldığı kafa karıştıran ve nörofelsefenin neyi savunduğu konusunda insanların zihnini bulandırmaya katkı koymuş sorunlu adlandırma.
  • elemeci maddecilik.

    zihinsel kavram ve terimler bilimsel fizyolojik kavram ve terimlere indirgenemez.

    (bkz: fizikalizm)
hesabın var mı? giriş yap