• az önce adını bilmediğim bir belgeselde söylendiğine göre ayçiçeğinin bildiğin penisidir bu. herifçioğlu resmen ağzımıza veriyormuş yıllardır. allah bin belasını versin. daha da yemem.
  • kuruyemişler arasında belki de vücuda faydası en alt seviyede olmasına rağmen, hayatımıza kattığı sosyal ve psikolojik etkiden dolayı diğerlerinden ayrı tutulması gerekenidir. hatta sırf bu kuruyemişimiz için, tdk özel bir fiil bile türetmiştir(bkz: çitlemek). ileri derecede bağımlılık yaratan ve çene kaslarının gelişiminde büyük etkisi olan bu güzide besin maddemizin, insanlar tarafından bilinçli olarak değil de, çekirdeğin kendi doğasından mütevellit bazı kanunları vardır. şöyle ki;

    boş paket kanunu:
    bir çekirdek paketinin dibinde asla az miktarda çekirdek kalmaz. zira açılmış çekirdek paketi bitmiş çekirdek paketi demektir.

    son çekirdek kanunu:
    paketin dibinde kalan üç beş tane çekirdek, başka yiyeceklerde olduğu gibi (örneğin bisküvi) asla nezaketen diğerlerine bırakılmaz, hatta sigarada olduğu gibi “tiryakinin son sigarası alınmaz” kanunu çekirdek için geçerli değildir. çekirdek nerede görülürse alınır ve tüketilir.

    reddedilememe kanunu:
    çekirdek her ne koşul altında olursa olsun reddedilemez. hatta bir gaflet anında çekirdeği reddeden ademoğlu, birkaç dakika sonra çekirdeğin büyüsüne kapılıp, el avuç açacaktır. yada “daha yemeyeceğim” diyen bir gafil, aradan saniye geçmeden bilinçsiz bir şekilde elini pakete uzatacaktır. bu bağlamda, çekirdekten kurtulmak için, paketi hunharca fırlatan insanların hemen hatalarından dönüp, paketi üç kere öpüp başlarına koyduktan ve tövbe istiğfarda bulunduktan sonra çitlemeye devam ettiklerinin sıkça görülen bir vaka olduğunu da belirtelim.

    kıskançlık kanunu:
    çekirdek tuzlu ve susatıcı bir besin olduğundan genelde bir içecekle tüketilir, ancak bu içeceklerin çekirdek yanında hiçbir şansı yoktur. zira çekirdeğe bir yudumluk bir ara vermek bile büyük irade ister. bu yüzden çekirdeğin yanında sunulan çaylar soğumaya ve kolalar asidi kaçana kadar beklemeye mahkumdur.

    sessizlik kanunu:
    bilindiği gibi çekirdek, film ve maç seyirlerinin de önemli elemanlarındandır. ancak burada da özel bir konuma sahiptir. bu tür seyirlerde sessizlik esasken ve hatta ufacık bir gürültü kavga sebebiyken, çekirdeğin o eşsiz tınısına kimse itiraz etmez, edemez.

    her tipe uygunluk kanunu:
    bu konu, çekirdeğin gayri ciddi olduğunu düşünen insanların bile, sol elleri göğüs hizasında ve çekirdekle dolu ve dudakları hafif bordomsu renkte yakalandıkları düşünülürse daha iyi anlaşılabilir.

    tüm bu kanunların dışında, çekirdeğin yalnız gecelerimizde ay ışığına karşı yada arkadaş ortamında muhabbetimizin içerisinde ve daha pek çok sosyal alanda hayatımızın içerisinde önemli bir rolü olduğu yadsınamaz.

    hatta tüm bunların bir adım ötesinde, çekirdek gurmelerinin, kişinin çekirdeği kaç çitlemede yediği yada attığı kabukların oluşturduğu şekillerden yararlanarak karakter tahlili ve hatta gelecek okumaları yaptıkları da bir şehir efsanesi olarak kulaktan kulağa dolaşmaktadır.

    not: ekşi sözlük vasıtasıyla bizlere bu güzide kuruyemişimizi hijyenik şartlarda sunan tadım’a teşekkürlerimizi sunarız.

    çekirdek seveler derneği
  • trakya marihuannasi.
  • sivilce yapan, bagimlilik yapan papagan yemi
  • ingilizcesi sunflower iken çiçek de sürekli yüzüyle güneşi takip ederken bizde nasıl oldu da ayla muhattap kılınıp ayçiçeği ismini aldığını bilemediğim çiçek türünün çekirdeği.

    (seneler sonra gelen edit:) trakyalı bir arkaşımla konuşurken farkettim o bölgede de bu çekirdeğin çıktığı çiçeğe "günebakan" diyorlar.
  • anlamadığım bir şekilde, bunu yiyince, sanki böyle nasıl desem.. kültürsüz, hoş gözükmeyen bir imaj çiziyorsun gibi bir hava yaratılıyor. hani herkesin kafasında, televizyon karşısında çayını demlemiş, boş boş oturan ev hanımı profili geliyor heralde. lan evde paketi elimden alan, biri varken, yakınından geçmiyor amk. niye ki lan, bence çok güzel bir şey, kolayla da güzel gidiyor, ben buldukça yemekten geri durmuyorum hani. hafif durduğumu da sanmıyorum. ilginç tabi..
  • koltukta otururken bir elde içecek/sigara , kucakta bilgisayar, diğer elde mouse bulunurken yenmek istediğinde bünyede gerilim yaratan zımbırtı. keyif çatabilmek için dört kollu hindu tanrısı olmak gerektiğini düşündürtüyor.
  • ertesi günü birden çok sivilceye neden olacagi bilindii halde yenilen (çam kuruyemişten yüzbinlik) eglencelik
  • besin değeri açısından kapsamlı bir kuruyemiş çeşidi.
    aynı zamanda vücudun formda kalması bakımından önemli olan alkali* bir gıdadır.
    ----------------------------------------------------------
    ayçekirdeğinin besin değeri: (100 gr)faydaları :

    enerji kcal/100 gr 660

    karbonhidratlar %10

    protein %28.50

    kalsiyum mg/100 gr 138.00

    doymuş yağ %7.61

    magnezyum mg/100 gr 240.00

    doymamış yağ %51

    demir mg/100 gr 4

    ayçekirdeğinde c vitamini dışında bütün vitaminleri içerir. çok iyi bir d vitamini kaynağıdır ve kemikler için çok önemlidir. ayçiçeği a, k ve b vitaminlerinden zengindir. kansızlık için folik asit, nikotinik asit ve pantotenik asit ve demir vardır.

    vücudun ihtiyacı 8 aminoasiti dengeli bir şekilde yapısında bulundurduğu için harika bir protein kaynağıdır.

    ayçekirdeği besinlere, ekmeğe katılarak tüketilirse eklendiği besinin besin değerini ve kalitesini artırır.

    ayçekirdeği kuru yemişler arasında yağ ve protein açısından en yüksek kalitede olanıdır

    vejeteryan bireylerin protein ihtiyacının bir kısmını karşılayabilir ve tüm bunlara ilave olarak, ayçekirdeği zengin bir lif kaynağıdır; ayçekirdeğindeki lif, sindirim sistemine yardımcı olmaktadır. dolayısıyla, bir daha salata yaparken ya da iyi ve besleyici bir atıştırmalık aradığınızda, bir-iki avuç ayçekirdeğini seçin – bedeniniz kesinlikle size teşekkür edecek.
    kaynak
    ----------------------------------------------------
  • ayran, yoghurt, şiş kebab falan diyorlar ya, bence esas türkiye'ye özgü yiyeceklerin en başında geliyor bu çekirdek mereti..

    hele bir turistlerin falan olduğu yerde yiyin de görün. hani seriye alırsınız ya bunu.. yerken çat çat tüü diye hızlanırsın bir ara, hah işte onu görsünler; ulan manyaklar naabıyor bunlar? diyerekten hepsi bakıyor allahıma..

    dışarıda tutulmamasının nedenini bilemiyorum. yani çerez kültürü 100 derecede preslenmiş glutamatlı, baharatlı cipslere göre bunun ne eksiği var anlamadım.
hesabın var mı? giriş yap