• türkiyenin başlıca ihraç ürünleri olan kuru incir, fındık, kuru üzüm gibi gıdalar bolca vardır. standardına uyan avrupa ya falan ihraç edilir avrupa kapısından dönen bize yedirilir. tarım bakanlığının gıda güvenliği politikası evvelden beri budur.
  • kurutulmuş gıdalar da (çay, kırmızı biber) kuralına uygun üretilmediğinde bu zehirden barındırır, risklidir. vesselam, pazardaki her sebze kurusunu, bulduğunuz her kaçak çayı ucuz canım, ot çöp işte, bitkisel, n'olacak diye alıp tüketmeyiniz (#6472237).
  • turkiye gıda ihracatının basına bela olan mikotoksin turu. aspergillus flavus adlı kufun urunde toksin olusturması ile ortaya cıkar. tayin onlemesi ve tespiti oldukca zor olup, bu toksinle kontamine olmus urunlerı (pirinc, mısır, ve kjabuklu yemisler) diyetlerinde youn olarak tuketen uzak dogu ulkelerinde karaciger kanserinin bir numaralı sebebidir.
    aflatoksinle kontamine yem kullanılması sonucu toksin once hayvana ordan da sut vasitası ile insana kadar ulasabilir.
  • en çok bilinen 5 çeşidiyle mikotoksin aleminin baştacı toksinidir. 1. derece kanserojen maddeler sınıfındadır. kareciğer kanserinin baş sorumlularındandır. aflatoksin b1, aflatoksin b2, aflatoksin g1, aflatoksin g2 ve aflatoksin m1.
    uv ışık altında (hep uv derler kaç nm olduğunu söylemezler ben de söylemesem?) mavi ışık verenlere blue kısaltması olarak "b", yeşil ışık verenlere de green kısaltması olarak "g" ismini koymuşlar.
    peki bu m1 nedir? milk kelimesinin kısaltmasıdır. içerisinde bir miktar aflatoksin b1 olan yemi yiyen inek aflatoksin b1'i metabolize ediyor ve aflatoksin m1 olarak idrar ve sütü ile vücudundan atıyor. biz de o sütü alıyoruz ve mikotoksin oluşması imkansız bir üründe mikotoksine rastlıyoruz. çok güzel. hem de pastörize de zartturize de etsen parçalanmayan bir madde. peki çözüm? çözüm basit: kötü yemle beslenen hayvanın sütünü direkt kutulayıp satmıyorsun, ondan peynir üretiyorsun. ee peynirde de bunun bir yasal limiti, ne bileyim kontrolü vardır dediğinizi duyar gibiyim. bir zamanlar vardı artık kaldırıldı. bunun bir nedeni peynir üretimi sırasındaki fermentasyonun toksini parçalamasıdır. ancak halen daha geriye kalan toksin var. ayrıca fermentasyonla oluşan parçalanma ürünleri nedir ve toksik midir tam belli değil!
    nerden nereye geldik asıl demek istediğimizi atladık. hani ayçekirdeği çitlersin de içi simsiyah olmuş acı bir tanesi sen farkedemeden ağzında ezilmiş olur ya, işte onu yutma kardeşim karaciğerin için yutma. aynı şey fındık fıstık için de geçerli. bir de organik ayağına satılan ballı çerezler varya böyle cam kavanozun içine sıra sıra yarım fıstık yarım fındık dizerler içi bal (nah bal glikoz) doludur. işte onu da yeme kardeşim.
  • aflatoksin b1, dna sentezi sırasında guanin ile birleşerek guanin'in yapısını bozar ve replikasyon sırasında mutasyonlara sebebiyet vererek kanserojen etki gösterir.
    fareler aflatoksin inhibitörü glutatyon adlı peptidi büyük miktarlarda üretebildikleri için aflatoksinlerin sitotoksik etkisine olmasa da kanserojen etkisine büyük ölçüde bağışıktır. insanlarda ise glutatyon üretimi eser düzeydedir.
  • kuru kayısıda had safhada bulunabilen madde. monokromatik yeşil ışıkla bakıldığında kendini floresan parlama ile belli eder.
  • ülkemizde görülen karaciğer kanserlerinin* büyük bir kısmının nedeni olan..
    (bkz: hepatoselluler karsinom)
  • günümüzde sadece "hiçbir şey yemeyerek" kanserden kaçınabileceğimizin başka bir ispatı. neye tutunsak elimizde kalıyor.
  • aklımda şöyle bir soru var.o da bu tadım peyman gibi paketli ürünlerde bile aflatoksin bulunuyor mu?
    edit: edindiğim bazı bilgilere göre bu ünlü markaların paketli gıdalarında kontroller yapılıyormuş. o yüzden böyle bir telaşa çok gerek yokmuş.
  • üniversite de bi dersten kalmama neden olan bir toksin baş belası ...
hesabın var mı? giriş yap