• baş boyun tümörlerinde radyoterapinin etkisini arttırmak için kullanılan kemoterapötik ajan. potansiyel letal hasarın tamirini inhibe ederek, radyoterapiye dna cevabını arttırmakta olduğu ve radyasyona duyarsız hipoksik hücreleri duyarlı hale getirdiği ispatlanmıştır.
    (bkz: radyoterapi)
    (bkz: kemoterapi)
  • nefrotoksisite, bulantı, kusma, kemik iliği depresyonu, ototoksisite ve periferal sensoryal nöropati yapabilir.
  • sitostatik bir ilaçtır ve kemoseptif trigger zon aracılığıyla kusmaya da sebep olur.
  • böbrekte toksisisite de yapabilen bir kematerapötik ajandır.en sık akut tubuler nekroz yapar ama kronik interstisyel nefrit yapma olasılığı da bulunmaktadır.
  • hemşire argosuna göre ismi kusplatindir. aralıksız ve eşi benzeri görülmemiş güçte mide bulantılarına yol açan bu ilacı alan ortalama bir hasta günde ortalama 12 kez kusmakta. (neyseki kusma önleyici [antiemetik] ilaçlar var)

    merkezi bir platin atomundan dışarıya uzanmış dört kol. ancak kimyacılar bu güzel ve simetrik yapıdaki molekülün ne işe yarayacağını bulamamışlardı ilk keşfedildiğinde.

    michigan eyalet üniversitesi'nde bir biyofizikçi olan barnett rosenberg 1965 yılında , elektrik akımlarının bakterilerde hücre çoğalmasını tetikleyip tetiklemedeğini konusunda araştırma yaptığı sırada, iki platin elektrot aracılığıyla içine akım verilebilen bir bakteriyel kap tasarlamıştı. kaba elektrik verdiğinde cidden bakteriler çoğalmayı durdurmuştu. ancak daha sonra gördü ki bakterilerin çoğalmasını engelleyen elektrik değil, platin elektrot idi. platin çözeltideki tuzla tepkimeye girerek büyüme çoğalma engelleyici yeni bir molekül oluşturmuştu. viva sisplatin !

    bütün hücreler gibi bakteriler de bölünmek için dna kopyalar. sisplatin ise o güçlü reaktif kollarıyla dna'ya saldırır, saldırdığı dna ağır hasar alıp kopyalanamaz hale gelir, böylece hücre de bölünemez çoğalamaz.
  • bu ve akrabası karboplatin hücre dna'sına kovalent bağla bağlanan ama alkilleyici olmayan ilaçlardır.

    karboplatin'in sisplatin'den farkı: karboplatin sisplatin'e göre daha az renal ve gis yan etkiler yapar. ama sisplatin'den daha fazla karaciğer yetmezliği yapma riski vardır. ve kemik iliği depresyonunu daha belirgin yapar.

    bunlarda alkilleyiciler gibi döneme özgü mitoz inhibitörü değillerdir.

    beyin omurilik sıvısına geçemezler.

    sisplatin en fazla kusturan antineoplastik ilaçtır. bu kusmalarda da aprepitant, ondansetron + deksametazon verilir.

    sisplatin bir metal olduğu için vücutta metabolize olmaz ve nefrotoksiktir. bu nedenle sisplatin vermeden önce bol sıvı veririz. ve böbrek yan tesiri çıkmasın diye birlikte amifostin de verilir.

    bu ilaç aynı zamanda ototoksiktir.( tıpkı aminoglikozidler gibi.)

    kemik iliği depresyonunu az yapmaları bir avantajdır.

    edit: bilgi ekleme ve baştan yazma.
  • toksisitesini azaltmak için işlem öncesi hasta iyi hidrasyon uygulanmalı ve diüretik verilmelidir.
  • seminom, disgerminom, koryokarsinom gibi solid germ hücreli tümörlerin tedavisinde çoğu protokol kendisini barındırır.
  • yol açtığı dna hasarının tamirinin, aziz sancar'ın 2015 nobel kimya ödülü'nü almasını sağlayan çalışmalardan biri olan nükleotid kesip çıkarmalı onarım * ile mümkün olduğu kanser ilacı.

    normal ve kanserli insan hücre dna'sında bu ilacın yol açtığı hasarın onarım haritasının çıkarılması, sancar ve ekibinin halen üzerinde çalışmakta olduğu ve kanser tedavisinde yeni kapılar açacağı düşünülen konulardandır.

    umarım tuttukları ışık insanlığın yolunu aydınlatmaya devam eder.
hesabın var mı? giriş yap